Gezegenimizin en büyük çevresel tehditlerinden biri haline gelen plastik kirliliği, okyanuslardan ve denizlerden sonra şimdi de en temel yaşam kaynağımız olan topraklarda alarm veriyor. Bu sessiz ve sinsi tehlikenin insan sağlığı üzerindeki potansiyel etkilerini araştırmak üzere İzmir'deki Ege Üniversitesi'nde (EÜ) kritik bir bilimsel çalışma başlatıldı. TÜBİTAK tarafından da desteklenmeye layık görülen proje, yediğimiz meyve ve sebzelerin yetiştiği topraklardaki plastik parçacıkların besin zincirimize nasıl dahil olduğunu ortaya koymayı hedefliyor.
Bilim insanları 'nanoplastik' peşinde
EÜ Nükleer Bilimler Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Banu Yoho'nun yürütücülüğünü üstlendiği "Topraktan Bitkiye Nanoplastik Alınımı: Py-GC-MS ile Kantifikasyonu ve PET Görüntüleme ile Görselleştirilmesi" başlıklı proje, modern bilimin en ileri tekniklerini kullanarak bu gizli tehlikenin izini sürecek. Çalışmanın odak noktasında, plastik atıkların zamanla parçalanarak dönüştüğü ve gözle görülemeyecek kadar küçülen "nanoplastik" parçacıkları bulunuyor. Proje, bu mikro düzeydeki kirleticilerin bitkilerin kökleri tarafından emilip emilmediğini ve bitkinin yenilebilir kısımlarına ulaşıp ulaşmadığını tespit edecek.
Korkutan rakamlar: Her yıl 4,4 milyon ton tarımsal plastik toprağa karışıyor
Projenin önemini ortaya koyan en çarpıcı verilerden birini paylaşan Doç. Dr. Banu Yoho, sadece tarımsal faaliyetler nedeniyle her yıl yaklaşık 4,4 milyon ton plastik malç filmi (tarımda kullanılan plastik örtü) atığının tarım topraklarına karıştığını belirtti. Bu rakam, sorunun ne kadar büyük olduğunu gözler önüne seriyor. Küresel ölçekte üretilen tüm plastik atıkların yaklaşık yüzde 32'sinin bir şekilde toprağa veya karasal ekosistemlere sızdığını ifade eden Yoho, daha da endişe verici bir öngörüde bulundu: "Bu kirlilik oranının 2050 yılına kadar yüzde 400 artması bekleniyor." Bu durum, gelecekte gıda güvenliği ve insan sağlığı açısından çok daha büyük risklerle karşı karşıya kalabileceğimiz anlamına geliyor.
Soframızdaki gizli tehlike aydınlatılacak
Ege Üniversitesi'nde yürütülecek bu proje, laboratuvar ortamının ötesine geçerek, gerçekçi bitki yetiştirme koşullarında deneyler yapacak. Bu sayede, topraktan bitkilere nanoplastik geçişinin olup olmadığına dair somut ve güvenilir veriler elde edilecek. Araştırmada, nanoplastiklerin bitkilerdeki varlığını ve miktarını ölçmek için "Py-GC-MS" gibi ileri analitik teknikler kullanılacak. Ayrıca, "PET Görüntüleme" yöntemiyle de plastik parçacıkların bitki içindeki yolculuğu adeta bir harita gibi görselleştirilecek. Bu projenin sonuçları, dünya genelinde topraktaki plastik kirliliğinin gelecekte insan sağlığı üzerindeki etkilerini değerlendirmek, riskleri yönetmek ve önleyici politikalar geliştirmek için kritik bir temel oluşturacak.