DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, İstanbul'da düzenlenen Halkların Demokratik Kongresi (HDK) 13. Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin barışa giden yolda Kürt meselesini çözmek zorunda olduğunu vurguladı. Bakırhan, “Demokratik müzakere ve diyalogla çözülmeyen her mesele, daha büyük sorunlara yol açabilir,” diyerek sürecin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi gerektiğini ifade etti.

"EGEMENLERİN TEHDİTKÂR DİLİ SONA ERMELİ"

Tuncer Bakırhan, hükümetin çözüm sürecine yönelik dile getirdiği söylemlerin üstenci ve tehdit edici bir tonda olduğunu savunarak, "Bu dil, toplumu zehirliyor ve barış sürecine katkı sağlamıyor," dedi. Barış sürecinin yalnızca tek taraflı söylemlerle ilerleyemeyeceğini belirten Bakırhan, sürecin sağlıklı ilerlemesi için hükümetin kapsayıcı ve uzlaşmacı bir dil benimsemesi gerektiğini söyledi.

"ORTA DOĞU’DAKİ KRİZLER TÜRKİYE İÇİN HEM FIRSAT HEM TEHDİT"

Bakırhan, Orta Doğu’da süregelen krizlerin Türkiye için önemli riskler içerdiğini ifade ederek, bölgedeki savaş ve şiddet ortamının sona erdirilmesi için tüm tarafların sorumluluk alması gerektiğini belirtti. Türkiye'nin bu krizlerden etkilenmemesi için iç barışını sağlamasının elzem olduğunu kaydeden Bakırhan, toplumsal barışa yönelik çabaların artırılmasının önemini vurguladı.

"ÖCALAN’A TECRİTİ KALDIRIYORLAR, ÖZER’E TECRİT UYGULANIYOR"

Bakırhan, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanması ve yerine kayyum atanmasına da değindi. “Bir yandan barış süreci diyorlar, diğer yandan baskı uygulamaya devam ediyorlar. Bu nasıl bir çelişkidir?” diyerek hükümetin bu tavrını eleştirdi.

"Öcalan'a tecrit kaldırılıyor, ancak Ahmet Özer’e tecrit uygulanıyor," diyen Bakırhan, bu çelişkili yaklaşımın barış süreci tartışmalarını anlamsız hale getirdiğini belirtti.

Erdoğan: İsrail ile ticari işlemleri tamamen durdurduk Erdoğan: İsrail ile ticari işlemleri tamamen durdurduk

"SÜREÇ TEK TARAFLI KONUŞMALARLA YÜRÜTÜLEMEZ"

Barış sürecinin sürdürülebilir olması için iki tarafın da masada olması gerektiğini vurgulayan Bakırhan, iktidarın süreci tek taraflı yönlendirme çabalarının başarılı olamayacağını söyledi. "Bir süreç yürütülecekse, tüm taraflar masada olmalı ve görüşlerini toplumla paylaşmalı," diyerek çözümün kapsamlı bir diyalog gerektirdiğine dikkat çekti.

"ESENYURT’A KAYYUM ATANARAK BARIŞ SAĞLANAMAZ"

Bakırhan, Ahmet Özer’in yerine kayyum atanmasının da bu süreçte ciddi bir çelişki yarattığını belirtti. Halkın iradesine saygı göstermeyen bu yaklaşımın barış ortamını zedelediğini ifade eden Bakırhan, "Halkın seçilmiş temsilcilerini cezaevine atarak barış sağlanamaz," dedi.

Bakırhan, iktidarın bu baskıcı politikalarını terk etmesi gerektiğini belirterek, “Bu toplum artık sözlere kanmayacak kadar bilinçli ve kararlı. Halkın iradesine yönelik bu müdahaleler, çözüm sürecini baltalar,” dedi.

"HALKIN BEKLENTİSİ SÖZ DEĞİL, GERÇEK ADIMLAR"

Tuncer Bakırhan, konuşmasını barış süreci tartışmalarının siyasi polemiklere malzeme edilmemesi gerektiğini söyleyerek tamamladı. “Toplum, barış için somut adımlar bekliyor, sadece sözlere inanmıyor,” diyen Bakırhan, iktidara bu konuda daha ciddi bir yaklaşım geliştirmesi çağrısında bulundu.

Kaynak: HABER MERKEZİ