Gültepe, yaptığı açıklamada, "Kur 35 TL olsa bile bugünkü koşullarda 500 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşmak zor. Öncelikle sektörel bazda üretimleri artırmamız lazım. Bugün kapasite kullanımları yüzde 60'larda" dedi.
Asgari Ücret Desteğinin Uzatılması ve Elektrik ile Doğal Gaz İndirimi Talepleri
Gültepe, ayrıca asgari ücret desteğinin uzatılması ve elektrik ile doğal gaz indirimi taleplerini dile getirdi. Şartların yerine getirilmesi durumunda 300 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaşılabileceğini belirten Gültepe, bu yılın ilk 6 ayında 100 ticari heyet yaptıklarını ve 450 fuara katıldıklarını söyleyerek ödenek sorunu olmadığını ifade etti.
"Fark Yüzde 10'a İnerse Temmuzda Siparişler Geri Gelir"
Pandemi döneminde Türkiye'ye yoğunlaşan siparişlerin tekrar Uzakdoğu ülkelerine kaydığını söyleyen Gültepe, "Uzakdoğu pazarları yeniden açıldı. Bugün fiyatlarımız Uzakdoğu ülkelerine göre yüzde 20-40 arasında daha pahalı. Fiyat rekabeti yapalım demiyorum, ama fiyatta yüzde 5-10 pahalı olsak bile Avrupa bizi tercih eder, temmuz ayından itibaren siparişler geri gelir" şeklinde konuştu.
Gültepe, uluslararası yatırımlar ve sıcak para konusunda ise "bekleme" dönemi yaşandığını belirtti ve global ölçekte sıkıntılı bir dönemden geçildiğini ifade etti.
Faiz Beklentisi: Rasyonel Politikalar Doğrultusunda Artış Olabilir
Yeni ekonomi politikalarına ilişkin beklentilerini aktaran Gültepe, faizlerde sert bir artış beklenmediğini belirtti. Ancak TİM Başkanı Gültepe, rasyonel politikalara dönülmesi mesajının verilmesi için faiz oranının yüzde 15 civarına çıkarılabileceğini ifade etti.
Asgari Ücret Beklentisi: 10 bin 500 TL ile 11 bin 500 TL Arasında
Gültepe, ayrıca asgari ücretle ilgili beklentisinin 10 bin 500 TL ile 11 bin 500 TL arasında olduğunu açıkladı.
TİM Başkanı Mustafa Gültepe'nin ihracat hedeflerinin gerçekleşebilmesi için döviz kurunun yanı sıra üretim ve kapasite artışının da önemli olduğunu vurgulaması, Türkiye'nin ihracatta sürdürülebilir bir büyüme sağlayabilmesi için sektörel bazda üretimlerin artırılması gerektiğini ortaya koyuyor. Ayrıca, pandemi döneminde Uzakdoğu pazarlarına yönelen siparişlerin tekrar Türkiye'ye çekilebilmesi için fiyat rekabetinin önemli olduğu ve uluslararası yatırımların beklemeye geçtiği bir dönemde bulunulduğu belirtiliyor.