Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Eryurt, Türkiye'nin nüfus projeksiyonlarına dair önemli açıklamalarda bulundu. Eryurt, Türkiye nüfusunun 2040'larda 88 milyona ulaştıktan sonra yatay bir azalma eğilimine gireceğini ve 2070'lerde 70 milyonun altına düşmesinin beklendiğini ifade etti.
Cumhuriyet Tarihinin En Düşük Nüfus Artış Hızı
Eryurt, son açıklanan nüfus istatistiklerine göre Türkiye nüfusunun 85 milyonun biraz üzerinde olduğunu ancak yıllık artışın sadece 93 bin kişi olduğunu belirtti. "Cumhuriyet tarihinin en düşük nüfus artış hızına tanık olduk," diyen Eryurt, doğum oranlarının 1,51 çocuğa düştüğünü kaydetti. Özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerde doğum oranlarının 1,2 çocuğa kadar gerilediğini vurguladı.
Nüfus Yatay Azalan Eğilime Girecek
Eryurt, İspanya ve İtalya gibi ülkelerde doğum oranlarının 1,5 çocuktan 1,2 çocuğa düştüğünü hatırlatarak, benzer bir durumun Türkiye'de de yaşanacağını öngördü. Eryurt'un projeksiyonuna göre, Türkiye'de doğum oranları 1,2 çocuğa düşecek ve bu seviyede sabit kalacak.
Çalışma Çağı Nüfusu Yüzde 60'larda Kalacak
Eryurt, çalışma çağı nüfusunun 2050'lere kadar yüzde 60 civarında kalacağını belirtti. 2075 itibarıyla bu oranın yüzde 60'ın altına düşmeye başlayacağını ve 2100'de yüzde 50'ler seviyesine ineceğini ifade etti. Bu süreçte en hızlı artış gösteren nüfusun yaşlı nüfus olacağına dikkat çekti. 2050'lerin ilk yarısında her 4 kişiden biri, 2070'lerin ortasında her 3 kişiden biri, 2100'de ise her 10 kişiden 4'ü 65 yaş ve üzeri olacak.
Nüfus Piramidinin Tersine Dönüşü
Eryurt, 2100 yılında nüfus piramidinin tersine döneceğini ve en kalabalık grubun yaşlı nüfus olacağını belirtti. TÜİK'in her 5 yılda bir nüfus piramitlerini revize ettiğini ve bu ay sonuna doğru yeni projeksiyonların paylaşılacağını söyledi.
Doğurganlığın Arttırılması İçin Öneriler
Eryurt, doğurganlığın arttırılması için çiftlerin istedikleri sayıda çocuğa sahip olmasını engelleyen faktörlerin ortadan kaldırılması gerektiğini vurguladı. Bakım yükünü kadınların üzerinden almanın en kalıcı politika olacağını belirtti. Kreş uygulamalarının yaygınlaştırılması, doğum izni sürelerinin uzatılması ve bebek ikramiyesi gibi teşviklerin önemli olduğunu ifade etti.
