Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, cezaevinden gönderdiği bir mektupta, hakkındaki suçlamaların asılsız olduğunu belirtti. Özdağ, mektubunda 2020, 2021 ve 2022 yıllarında attığı tweetlerin Kayseri olaylarıyla ilişkilendirilmesini eleştirerek, bu durumun bir “hukuk cinayeti” olduğunu söyledi.
“Ergenekon ve Balyoz davalarına benzer bir kumpas”
Özdağ, mektubunda yaşadıklarını detaylı bir şekilde anlattı. Uğur Dündar ile Arena programında Zafer Partisi Genel Başkanvekili Mehmet Ali Şehirlioğlu’nun okuduğu mektupta şu ifadelere yer verildi:
“Sayın Uğur Dündar, Ergenekon ve Balyoz kumpas davalarında yapılan kumpaslara benzer bir durumla tutuklandım. Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla Ankara’da gözaltına alındım ve gece İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde 30 santimetre genişliğindeki bir bank üzerinde uyumak zorunda kaldım. Genç polis kardeşlerim bana battaniye verdi, onların nezaketine rağmen bu süreç yukarıdan gelen talimatlarla yönlendirildi.”
“Kayseri olaylarıyla bağlantı kurulması bir hukuk faciası”
Mektubun devamında, Özdağ hakkındaki tutuklama kararının dayandırıldığı delillerin gerçek dışı olduğunu vurguladı:
“2020, 2021 ve 2022 yıllarında attığım tweetlerin hiçbirisi Kayseri olaylarıyla ilgili olmamasına rağmen, bu tweetler gerekçe gösterilerek bir tutuklama kararı verildi. Bu durum, inanılmaz bir hukuk cinayetidir. Amaçları, Ümit Özdağ ve Zafer Partisi’ni susturmak.”
“Zafer Partisi susturulursa amaçlarına ulaşacaklar”
Özdağ, kendisine ve partisine yönelik baskıların temel hedefinin, Öcalan’ın serbest bırakılmasına zemin hazırlamak olduğunu iddia etti:
“Ümit Özdağ ve Zafer Partisi susturulduğunda, Öcalan’ı serbest bırakmak daha kolay olacaktır diye düşünüyorlar.”
Zafer Partisi’nden tepki
Zafer Partisi Genel Başkanvekili Mehmet Ali Şehirlioğlu, mektubu okurken Özdağ’ın hukuki haklarının ihlal edildiğini ve sürecin siyasi bir baskı aracı olarak kullanıldığını ifade etti. Şehirlioğlu, Özdağ’ın en kısa sürede serbest bırakılması gerektiğini belirterek kamuoyunu dayanışmaya çağırdı.