Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Temmuz ayı Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında politika faizini 300 baz puan düşürerek %43’e çekmişti. Bu kararın ardından kredi kartı faiz oranlarını belirlemede kullanılan referans oranlar da aşağı yönlü güncellendi. Yapılan yeni düzenleme kapsamında, kredi kartı işlemlerine uygulanan azami faiz oranları 25 baz puanlık bir indirimle revize edildi.
Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Kredi Kartı İşlemlerinde Uygulanacak Azami Faiz Oranları Hakkında Tebliğ'de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ” ile birlikte, 1 Ağustos 2025 tarihi itibarıyla geçerli olmak üzere bireysel ve kurumsal tüm kredi kartı kullanıcıları için yeni faiz oranları uygulanmaya başlayacak.
Yapılan değişikliğe göre, dönem borcu 25 bin TL’nin altında olan bireysel kredi kartları için uygulanan %3,5 faiz oranı sabit tutuldu. Bu kullanıcı grubunda herhangi bir değişiklik yapılmadı. Ancak borç tutarı bu seviyenin üzerine çıkanlar için dikkat çekici düşüşler söz konusu.
Özellikle dönem borcu 25 bin TL ile 150 bin TL arasında olan bireysel kullanıcılar için faiz oranı %4,25’ten %4’e düşürüldü. Bu segment, orta gelir grubuna denk gelen geniş bir kullanıcı kitlesini kapsıyor ve faiz oranındaki bu değişiklik, ödemelerin toplam maliyetinde anlamlı bir düşüş yaratacak. Aynı şekilde dönem borcu 150 bin TL’nin üzerinde olan bireysel kart kullanıcıları ile dönem borcuna bakılmaksızın tüm kurumsal kredi kartları için uygulanan faiz oranı ise %4,75’ten %4,50’ye indirildi.
Yeni düzenleme yalnızca kredi kartı harcamalarını değil, nakit avans ve kredi mevduat hesabı (KMH) işlemlerini de kapsıyor. Bu tür işlemler için uygulanan azami faiz oranı %5 seviyesinden %4,75’e çekildi. Bu güncelleme, kısa vadeli nakit ihtiyacını kredi kartıyla karşılayan kullanıcılar açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
Bu indirimlerle birlikte, bankaların kredi kartı üzerinden sağladığı finansman maliyetleri de yeniden şekillenmiş oldu. TCMB'nin politika faizinde yaptığı indirimin ardından bu adımın gelmesi, piyasa faizlerinin genel yönüne paralel bir politika değişimi olarak değerlendiriliyor. Özellikle son dönemde yüksek faiz ortamında artan kredi kartı borçlanması, hanehalkı üzerindeki finansal yükü ağırlaştırmıştı. Bu nedenle, faiz oranlarının düşürülmesi hem kullanıcılar hem de finansal sistem açısından dengeleyici bir adım olarak görülüyor.
Kim ne kadar faiz ödeyecek, kimleri nasıl etkileyecek?
Yeni düzenleme sonrası faiz oranları, kart sahibinin dönem borcu miktarına ve kartın türüne göre değişiyor. Örneğin, dönem borcu 25 bin TL’nin altında kalan kullanıcılar için herhangi bir değişiklik yok; bu kişiler kredi kartı borçlarına %3,5 oranında faiz ödemeye devam edecek. Ancak borç tutarı 25 bin TL’yi geçtiğinde, faiz oranı %4’e düşürüldü. Bu oran daha önce %4,25 seviyesindeydi.
Borcunu daha yüksek seviyelerde taşıyan, yani 150 bin TL’nin üzerinde kredi kartı borcu olan kullanıcılar için faiz oranı %4,75’ten %4,50’ye geriledi. Ayrıca şirketlerin kullandığı kurumsal kredi kartlarında da bu yeni oran geçerli olacak. İşletmelerin finansal planlamalarında bu 25 baz puanlık düşüş, hem nakit akışı hem de ödeme disiplini açısından önemli bir avantaj sağlayabilir.
Nakit avans ve KMH faizlerindeki düşüş ise acil nakit ihtiyacı duyan bireysel kullanıcıları doğrudan ilgilendiriyor. Daha önce %5 olarak uygulanan faiz oranı, %4,75 seviyesine çekildi. Bu düzenleme ile birlikte kullanıcılar, kartlarından çekilecek nakit paralar için daha az faiz ödeyecek. Ancak uzmanlar, nakit avans kullanımının hâlâ yüksek maliyetli bir yöntem olduğunu ve mecbur kalınmadıkça tercih edilmemesi gerektiğini hatırlatıyor.
Değişikliğin yürürlüğe giriş tarihi ise oldukça önemli. Tüm bu yeni oranlar 1 Ağustos 2025 tarihi itibarıyla uygulanmaya başlanacak. Bu tarihten önce yapılan işlemlerde ise mevcut faiz oranları geçerli olacak. Dolayısıyla, kart kullanıcılarının ekstre kesim tarihlerini dikkate alarak borç yapılarını gözden geçirmeleri ve ödemelerini bu takvime göre planlamaları öneriliyor.
Öte yandan bu güncellemenin yalnızca faiz oranlarıyla sınırlı olduğunu da vurgulamak gerekiyor. Yapılan değişiklikle birlikte taksit sayısı, asgari ödeme oranı ya da kart limiti belirleme kriterleri gibi uygulamalarda herhangi bir düzenleme yapılmadı. Dolayısıyla kullanıcıların, yeni faiz oranlarıyla birlikte sorumlu harcama alışkanlıklarını sürdürmeleri önem arz ediyor.