Dipleri çamurla kaplı olan akarsu ve göllerin yüzmek için tehlikeli olduğunu belirten Yılmaz, "Suya giren kişi girdiği su boyunu aşınca hemen panikliyor ve çırpınarak suyla dövüşmeye başlıyor. Tavsiyemiz suya girildiğinde ayağınız dibe değmiyorsa paniklemeden, suyla dövüşmeden kıyıya doğru kulaç atılması" dedi.
Sağanakların ardından hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyrettiği Doğu Anadolu'da suda boğulma vakalarında artış yaşanıyor. Başta Erzurum olmak üzere bölge illerinde akarsu, nehir ve göletlerde meydana gelen boğulma olaylarında arama kurtarma çalışması yapan Erzurum Afet ve Acil Durum Müdürlüğü dalgıçları halkı uyardı. Akarsu, göl ve göletlerde görev yapmaları sebebiyle kendilerine 'kurbağa adam' da denilen AFAD Erzurum Müdürlüğü dalgıcı Metin Yılmaz, meydana gelebilecek vakalar için eğitim yaptıkları Tekederesi Göleti'nde, yapılması gerekenler konusunda tavsiyelerde bulundu. Bölgedeki akarsu ve göl diplerinin çakıl yerine çamurla kaplı olduğunu belirten Yılmaz, bu tür sulara girilmemesi gerektiğini bildirdi. Bilinmeyen sulara dair dikkat edilmesini tavsiye eden Yılmaz, "Bölgemizde özellikle çocuk ve gençler serinlemek için dere, akarsu, göl ve göletlere giriyor. Ancak, bölgemizdeki akarsu, göl ve göletlerin zeminleri genellikle çamur ve bataklıktır. Bu gibi yerlerde mümkünse suya girmeyin. Bataklık sizi dibe doğru çekerek, boğulmanıza zemin hazırlayacaktır. Anne ve babaların çocuklarına sahip çıkmalarını rica ediyoruz. Çocuklar suyu çok seviyor. Anne babalardan isteğimiz çocuklarına sahip çıkarak bu gibi yerlerde suya girmelerine izin vermemeleri yönündedir" diye konuştu.
SU BOYUNU AŞINCA
Boğulmalarda en önemli etkenin panik ve suyla dövüş olduğunu ifade eden Yılmaz, şu tavsiyelerde bulundu:
"Bölgedeki akarsu ve göllerimizin dibi taşlık değil, tamamen çamur. Yüzme bilen bir kişi bile girdiği suyun boyuna aşması halinde hemen panikliyor, çırpınmaya başlıyor. Bizim tabirimizle suyla dövüşüyor. Böyle olunca su onu içine çekip alabiliyor. Belki bir iki kulaç atsa kurtulacak ama panikleyip suyla dövüşünce kendini bir anda dipte buluyor. Maalesef üzücü sonuçlarla karşılaşabiliyoruz. Halbuki panik yapmadan, suyla dövüşmeden sakin kalabilse, su üzerinde küçük küçük hareketler yaparak 1-2 kulaç atabilseler kurtulacak. Bizim tavsiyemiz öncelikle bilinmeyen sulara girilmemesi. Eğer girildiyse paniklemeden suyla dövüşmeden kıyıya varmak için kulak atmaya çalışması faydalı olur. Ayrıca ister yetişkin isterse çocuk olsun, çok su tutan giysilerle suya girilmemelidir."
'TUTUNABİLECEĞİ SOPA VEYA İP ATIN'
Kurtarma amacıyla suya girenlerin hayatlarını kaybettiği vakalarla da karşılaştıklarını ifade eden Yılmaz, şunları söyledi:
"Kurtarma teknikleri bilmeyen kişilerin, boğulan kişilere yardım etmesi tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Bu durum, her iki kişinin de boğulmasına neden olabilir. Boğulan kişiyi herkes kurtaramaz. Onun da bir tekniği var. Eğer boğulan bir kişiye önden yaklaşırsanız panik ve kurtulma çabası sizi de boğulmaya götürebilir. Ama arkadan yaklaşarak koltuk altından uzanıp çenesinden tutarak kıyıya kadar yüzüp o kişiyi kurtarabilirsiniz. Bu kurtarma işini çok iyi bilen varsa müdahale etsin. Boğulan bir kişiye tutunabileceği sopa, ip veya buna benzer şeyler atılması en doğru olanı." (DHA)