DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin aday tanıtım toplantısı için geldiği Çorum’da gazetecilerle bir araya geldi. Toplantıda konuşan Babacan, “Bugün sizlere Çorum’dan sesleniyorum. Çorum’dan Ankara’ya, Sayın Erdoğan’a sesleniyorum, sizler de duyun istiyorum. Sayın Erdoğan, Allah aşkına söyleyin; Bu ülkeyi yönetmek için ne bekliyorsunuz? Bu ülkenin sorunlarını çözmek için neyi bekliyorsunuz? Daha ne istiyorsunuz? Her seçim bir mazeret. Her seçim bir bahane. Hatırlayın; kurumları, kuruluşları doladı diline. Ülkenin Merkez Bankası’na bile savaş açtı. Hatırlayın, 'Anayasa engel oluyor' dedi. 'Anayasayı değiştirmek lazım' dedi. 'Bürokrasi engel oluyor, istediğimi yapamıyorum, yolumu tıkıyor' dedi. 'Kararları tek başıma almam lazım' dedi. Milletimizin çoğunluğu 'tamam' dedi, 2017 referandumunda 'al sana yetki, yeter ki işini yap' dedi. Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçildi.

Tek yetkili o oldu. Ama yok, olmadı. Yönetemedi. Mazeretler çoğaldı. Herkes iç düşman oldu. Yedi düvel dış düşman oldu. Düşman bitmedi. Depremler oldu, insanlar öldü. Ekonomi çöktü, insanlar mahkemelik oldu. Mazeretler bitmedi. Bu kez ne yaptı? 'Helallik' istedi, 'toparlayacağız' dedi. 'Son bir seçim daha' dedi. Ama yok. Yine olmuyor, yine yönetemiyor. Yine mazeretleri sıralıyor. Şimdi de ne diyor? 'Bir son seçim daha' diyor. Ordu’ya doğal gaz götürmesi için, bu seçimleri de kazanması lazım. Hatay’a hizmet etmesi için bu seçimleri de kazanması lazım. Yıllardır dilinden düşürmediği Filistin’e, Gazze’ye yardım etmek için, bu seçimleri de kazanması lazım. Buradan soruyorum. Sayın Erdoğan, tek yetkili sizsiniz. İmza sizde, ferman sizin elinizde. Bu ülkeye hizmet etmek, ekonomiyi düzeltmek için size kaç seçim lazım? İstanbul’a, Ankara’ya, Çorum’a hizmet etmek için size kaç seçim lazım? Gazze’ye yardım etmek için size kaç seçim lazım? Mazeret üretmemeniz için size kaç seçim lazım? Söyleyin, insanlar da bilsin, biz de bilelim" diye konuştu.

AYRIMCILIĞA VE KARŞILIKLI NEFRET SİYASETİNE SON VERECEĞİZ

Siyasetin öfke kültüründen arındırılması gerektiğini vurgulayan Babacan, “Hizmet üretemeyen, mazeret üretiyor. Sanmayın ki muhalefet farksız. İktidarı da muhalefeti de aynı. Muhalefet olmaktan memnun olanlar var. Muhalefeti profesyonel bir iş alanı olarak görenler var. 'Ben muhalefet olayım, az biraz oy alayım, hazine yardımı da geliyor, işime gücüme bakayım' diyenler var. Bu iktidar yirmi yıldır iş başındaysa, bunda sanmayın ki muhalefetin payı yok. Şiddet kültürünü besleyen, büyüten sadece bu iktidar mı? Muhalefete bakın; onlar da nefret saçıyor. Biri seçmenle kavga halinde. Bir diğeri neredeyse atılan yumruğu alkışlıyor. Avukatlarını, vekillerini vekaleten şiddeti savunmak için gönderdi. Dedik ya; yok birbirinden farkları. Sözüm ona ülkenin yarınlarına siyaset vadediyorlarmış. Sözüm ona bu iktidarın alternatifi onlarmış. Sözüm ona ülkeye barış getireceklermiş, demokrasi getireceklermiş. Kendi ülkesinin insanına düşmanlık yapan zihniyet, demokrasi getirebilir mi? Kendi içinde kavga eden, ülkeye barış getirebilir mi? Arkadaşlar; siyaseti bu öfke kültüründen arındırmalıyız. Her gün yeni düşman üreten iktidardan da muhalefetten de arındırmalıyız" ifadelerini kullandı. 

Kaynak: DHA