Levent ÖZEN/Aydın’ın Didim ilçesinde yer alan binlerce yıllık Apollon Tapınağı’nda Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yürütülen çevre düzenleme çalışmaları tartışmaları beraberinde getirdi. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde bulunan tapınağın restorasyon sürecinde, arkeolojik denetim olmaksızın beton duvar örülmesi ve modern aydınlatma sistemlerinin döşenmesi, uzmanlar ve yerel halk tarafından eleştiriliyor.

APARTMAN İNŞAATI GİBİ ÇALIŞMA

UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde bulunan tapınağın restorasyon sürecinde, arkeolojik denetim olmaksızın beton duvar örülmesi ve modern aydınlatma sistemlerinin döşenmesi, uzmanlar ve yerel halk tarafından eleştiriliyor. Üç aydır kapalı olan tapınağa gelen turistler, herhangi bir bilgilendirme yapılmadığı için büyük hayal kırıklığı ile geri dönüyor.

GERİ DÖNÜLMEZ ZARAR OLACAK

Arkeolog Cafer Öztürk tapınağın İonia mimarisi özelikleri ile günümüze kadar ulaşan dünyanın en büyük 3. İon tapınağı olduğunu belirtti. Öztürk, “Yapılan restorasyon tapınağın arkeolojik, tarihsel ve de mimari önemini göz ardı edilerek gerçekleşiyor. Sadece tapınak değil, o alanın mimari planlaması çok önemli. Böyle büyük bir restorasyon alanında uzman arkeolog ve sanat tarihçileri ile yapılmalıdır” dedi.

KİMİN YAPTIĞI BİLİNEMİYOR

İzmir Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü denetimindeki projenin 240 gün sürmesi ve maliyetinin ise 25 milyon 100 bin TL olduğu öğrenildi. Özel bir firma tarafından yürüttüğü projede müellif ismi açıklanmazken, inşaat sürecinin, bilimsel denetim olmaksızın ilerlemesi endişeleri artırıyor. Uzmanlar, sürecin şeffaf şekilde yürütülmesi, yerel yönetimlerin ve akademik camianın da sürece dahil edilmesine işaret ediyor.

Ziyarete kapalı

Restorasyon nedeniyle üç aydır kapalı olan tapınağa gelen turistler, herhangi bir bilgilendirme yapılmadığı için büyük hayal kırıklığı yaşıyor. Çalışmaların Mayıs 2025’te tamamlanarak tapınağın tekrar açılması planlanırken, süreçle ilgili resmi duyuruların yetersiz olması turizm ofisleri ve esnafı da zor durumda bıraktı.

Beton duvar

Tapınağın çevresine inşa edilen yüksek beton duvar, tarihi dokunun bozulduğu endişesini gündeme getirirken, arkeolojik denetim olmaksızın elektrik tesisatı döşenmesi de uzmanlar tarafından eleştiriliyor. Arkeologlar, bu tür müdahalelerin geri dönülemez tahribata yol açabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.

Ziyaretçilerin azalması, bölgedeki işletmeleri olumsuz etkiledi. Çoğu esnaf, müşteri kaybı nedeniyle kepenk kapatma noktasına geldiğini belirtiyor. Öte yandan, restorasyon sürecindeki eksiklikler sosyal medyada büyük yankı uyandırırken, vatandaşlar yetkilileri daha şeffaf olmaya çağırıyor.

Bilimsel denetimsiz bilim olur mu

 Arkeologlar ve sanat tarihçileri, Apollon Tapınağı’ndaki çalışmaların bilimsel kriterlere uygun yürütülmesi gerektiğini vurguluyor. Bilimsel denetim olmadan yapılan restorasyonların, tarihi yapıya kalıcı zarar verebileceğini belirten uzmanlar, sürecin şeffaf bir şekilde yürütülmesi için yerel yönetimlerin ve akademik camianın da sürece dahil edilmesi gerektiğini ifade ediyor.

Altın Fiyatları Yükselişte: Gram Altın 3.700 Lirayı Aştı Altın Fiyatları Yükselişte: Gram Altın 3.700 Lirayı Aştı

Arkeolog Cafer Öztürk tapınağın tarihsel önemine vurgu yaparak, restorasyon sürecine dair şunları söyledi: “Bu tapınak İonia mimarisi özeliklerini taşıyan ve günümüze kadar ulaşmış, mimari özellikleri korunmuş ve dünyanın en büyük 3. İon tapınağı. Bu tapınağın tanınmasının en önemli nedeni ion mimarisinde bu kadar korunaklı bir şekilde günümüze ulaşmış tek örnek olması. Diğerleri büyük oranda hasar almış mimari özellikleri kaybolmuş/tahrip olmuş yapılar. Bir yerde bu plansız, inşaat şantiyesi mantığıyla yapılan restorasyon tapınağın arkeolojik, tarihsel ve de mimari önemini göz ardı edilerek herhangi bir önlem almadan yapılıyor. Sadece tapınak önemli değil, içinde bulunduğu alan, o alanın mimari planlaması da önemli fotoğraflardan görülen beton dökülerek kaldırım yapılarak o alanda tahrip ediliyor.

Böyle büyük bir restorasyon sürecinde alanında uzman arkeologların ve sanat tarihçilerinin yer alması gerek. Restorasyonun, yapının tarihsel bağlamına uygun şekilde gerçekleştirilmesi, tarihi eserin rastgele ve gelişi güzel bir şekilde restore edilmemesi açısından büyük önem taşıyor. Sonuçta burada var olan yapılar tarihi eser; bu yapıları yıkıp yerine yeni bir yapı inşa etmiyorsunuz. Aksine, tarihsel bağlamı ve mimari özellikleri korunarak, orijinal yapı malzemeleri tespit edilmeli ve bunlar kullanılarak tarihi yapı yeniden ayağa kaldırılmalıdır. Böylesine büyük ölçekli bir restorasyon sürecinde sanat tarihçisinin de çalışması zorunludur. Fotoğraflara bakarak kesin bir yargıya varmak doğru olmasa da, ilk izlenim olarak tarihi yapıya ait malzemelerin rastgele sağa sola yerleştirildiği görülüyor. Bu durum, tarihi bir yapının restore edilmesinden çok, tarihi yapı malzemeleriyle yeni bir yapı inşa ediliyormuş izlenimi vermektedir.”

Tarihi hayata döndürme bedeli 25 milyon

 

İzmir Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü denetiminde yürütülen çalışmalar, 10 Aralık 2024’te başladı. Toplamda 240 gün sürmesi planlanan projenin maliyetinin 25 milyon 100 bin TL olduğu öğrenildi. Özel bir firma tarafından yürütülen inşaat sürecinin, bilimsel denetim olmaksızın ilerlemesi ise endişeleri artırıyor. Apollon Tapınağı çevresinde devam eden çevre düzenleme çalışmalarının 8 Mayıs 2025’te tamamlanması planlanıyor. Özellikle tapınağın önünden geçen yol hattında çalışmalar hız kazanırken, zaman zaman yolun trafiğe kapatıldığı öğrenildi.

Drenaj şart

Didim Milet Müze Müdürü Baran Aydın düzenlemeyle ilgili " Bu süreçte temel kısmına demir döşemeli beton konusunda özel bir keçe sistemiyle antik yapılara zarar vermeden bunun organizasyonu yapılıyor. Mandıra duvarı dediğimiz kısım ise eskiden olduğu gibi yine örülecek ve ona göre yapılacak. Bunun dışında Tapınağı etrafında su basma durumlarının yaşanmaması için drenaj döşendi. Çevre düzenlemesi konusu ise Bakanlığımızın takibinde bir konu ve bizlerde her gün burada müzeden bir arkadaşımızı görevlendiriyoruz." dedi.

Kaynak: HABER MERKEZİ