Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Dokuz Eylül Üniversitesi Genel Jeoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve AFAD Bilimsel Destek Kurulu Üyesi, depremin Ölü Deniz Fay Zonu’nun Hama’ya yakın bir bölgesinde meydana geldiğini belirtti. Bu fay zonunun, Kızıl Deniz’e kadar uzanan ve büyük ölçekli depremler üretebilen bir levha sınır fay sistemi olduğunu vurguladı.
Sözbilir, 6 Şubat 2023’te meydana gelen Maraş-Antakya depremleri sonrasında fayın güney kesimlerine doğru bir enerji transferi gerçekleştiğini ve bu durumun, bölgedeki diğer fay segmentlerini tetikleyebileceğini ifade etti. Türkiye’nin güney komşularında büyük depremler yaşanabileceği konusunda uyarıda bulundu.
TÜRKİYE'Yİ ETKİLEYECEK Mİ?
Prof. Dr. Sedat Türkmen, Çukurova Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi, depremin Türkiye'ye yakın zamanda ciddi bir etkisi olmayacağını belirtti. Depremin, Ölü Deniz Fay Zonu’nun 35-40 kilometre uzunluğundaki bir parçasında meydana geldiğini ve Türkiye’deki faylarla direkt bir bağlantısı olmadığını söyledi.
Prof. Dr. Sedat Türkmen, Çukurova Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi
Türkmen, depremin Anadolu’ya doğru uzanan Missyaf fayı üzerinde olmadığını, bu fayın uzun bir periyoda sahip olduğunu ve bu nedenle yakın zamanda büyük bir deprem beklenmediğini de sözlerine ekledi. Ancak, yetkililere ve vatandaşlara, yapıların depreme dayanıklı olması konusunda uyarıda bulunarak, yerleşim yerlerinin dikkatli seçilmesi gerektiğini hatırlattı.
