Türkiye Spor Yazarları Derneği'nin (TSYD) İstanbul'daki merkezinde düzenlenen basın toplantısında konuşan İsmail Nazlı, "Yanlışı savunamayacağım için severek yaptığım görevimden emekli olarak ayrıldım. Sayın başkan Eyüp Gözgeç tarafından yapılan hatalar, boks camiasına ve sporcusuna zarar verir hale geldi" dedi.
Türkiye Boks Federasyonu'nda başkan Eyüp Gözgeç hakkında usulsüzlük yaptığı gerekçesiyle eski asbaşkanlardan Yılmaz İlkay Arı, eylül ayında suç duyurusunda bulunmuş, Gençlik ve Spor Bakanlığı da olayla ilgili soruşturma başlatmıştı. Sürecin ardından genel koordinatör İsmail Nazlı, yönetim kurulu üyesi Yavuz Can ve asbaşkan Recep Çınar, federasyonlardaki görevinden istifa etmişti. Bugün de 3 isim, düzenlendikleri basın toplantısında istifa kararları ve federasyonda yaşananlarla ilgili açıklamalarda bulundu.

Türkiye'de ulusal ve uluslararası düzenlenen birçok organizasyonda koordinatörlük görevi üstlendiğini belirten İsmail Nazlı, "Boks camiasına 2010 yılında Sayın Başkan Eyüp Gözgeç ile birlikte girdim. Bu süreçte ülkemizde 2 Olimpiyat Elemesi, 2 Dünya Şampiyonası, Avrupa Şampiyonaları ile sayısız uluslararası turnuva ve Türkiye Şampiyonalarının organizasyonunda Türkiye Boks Federasyonu Koordinatörü olarak görev aldım. Genel koordinatör olarak 2022 yılı sonlarında yaşanan bazı olumsuzluklardan dolayı istemeyerek emekli oldum. 2022 Dünya Şampiyonası'ndan sonra yapılan yanlışlar beni bu kararı almaya mecbur bıraktı. Yanlışı savunamayacağım için de severek yaptığım görevimden emekli olarak ayrıldım. Sayın başkan Eyüp Gözgeç tarafından yapılan hatalar, boks camiasına ve sporcusuna zarar verir hale geldi. En başarılı olduğumuz kadın boksunda ortada bir takım yok. Olimpik kategoride bulunan 6 sporcu, 6 farklı yerde hazırlanıyor. Bir kamp takım ortamı yok. Zaten erkek milli takımı da hiç yok gibi değer görüyor" diye konuştu.

"TÜRKİYE BOKS LİGİ'Nİ KURARAK BOKS SPORUNA VE SPORCUSUNA DESTEK OLMAK İSTEDİM"

Türkiye Boks Ligi'ni kurmak için çalışmalar gerçekleştirdiğini ve bunu başkan Eyüp Gözgeç'le paylaştığını dile getiren İsmail Nazlı, "Boks sporuna olan sevdam, camiaya olan saygım ve Türk sporuna hizmet aşkım hiç bitmedi. Nasıl faydalı olabilirim diye çalışırken Türkiye Boks Ligi'ni kurarak boks sporuna ve sporcusuna destek olmak istedim. Projemi hazırladım ve İstanbul'da lige sponsor olacak bir firma ile anlaştım. Bütün altyapıyı hazırladım. Tabii ki bu projenin uygulamaya geçebilmesi için Türkiye Boks Federasyonu'ndan izin almamız gerekliydi. Sayın federasyon başkanımızdan randevu istedim ve projemizi anlattım. Sayın başkan yap, ben destek olayım başka sponsorlar da bulalım dedi. Fakat bir gün sonra federasyondan bir arkadaşımıza beni aratarak çalışmakta olduğum ortağımdan ayrılmamı ve kendisine bir biat etmemi istedi. Ancak bu çerçevede ligin yapılmasına izin vereceğini söyledi. Ben Türk boksu için uğraş verirken sayın başkanın başka hesaplar peşinde olduğu aşikardır"şeklinde konuştu.

"SON 1.5 YILDIR BÜTÇE YETERSİZLİĞİ BAHANE GÖSTERİLEREK HARCIRAHLAR YA EKSİK YATIRILMAKTADIR YA DA YATIRILMAMAKTADIR"

Başkan Eyüp Gözgeç'in bütçe yetersizliğini bahane göstererek sporculara harcırahlarını eksik ödediğini ya da hiç ödemediğini belirten İsmail Nazlı, "Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde spora ve sporcuya çok büyük destekler verilmektedir. Kimse devlet para vermiyor diyemez. Bütçemiz yok diyemez. Bu tür söylemler öncelikle devletimizi ve hükümetimizi zor duruma düşürür. Sanki devlet para vermiyor, bu yüzden işler yapılamıyor imajı yaratır. Milli takıma seçilen sporcuların çoğu mevcut başkana yakın olan antrenörlerin sporcularıdır. Sayın başkanımız tarafından son 1.5 yıldır bütçe yetersizliği bahane gösterilerek harcırahlar ya eksik yatırılmaktadır ya da yatırılmamaktadır. Sporcu ailelerine ineğini, arabasını sattıran, kredi çektiren federasyonun hesabında

20 milyon Türk Lirası üzerinde para bulunmakta ve 2023 yılı bütçesinden alınmayan yaklaşık 15 milyon Türk Lirası bulunmaktadır. Devletimiz, federasyonlara bütçe verirken bu bütçenin Türk sporuna ve sporcusuna harcanması için vermektedir. Federasyon kasasındaki parayı bankalarda REPO yaparak değerlendirirken, sporcuların kendi imkanı ile Avrupa ve Dünya Şampiyonalarına gönderilmesi suçtur. Türkiye Cumhuriyeti Devleti sporcusunu maçlara gönderemeyecek kadar aciz bir ülke değildir. Federasyon başkanımız sporculara Ankara Ulucanlar'da bulunan bir ayakkabıcıdan alınan pazar malı ayakkabılar vermektedir. Maalesef sporcularımızın büyük kısmı bu malzemeleri kullanmayıp, kendi imkanları ile aldıkları malzemeleri kullanmaktadır. Bütün bunlar uluslararası arenada ülkemizin prestijini sarsmaktadır. Yapılan bu kanun dışı uygulamalar ülkemizde boks sporunun gelişmesine ve geniş kitlelere ulaşmasına engel olmaktadır. Bütün bu uygulamaları yapmak Türk sporuna ve sporcusuna ihanet etmektir" diye konuştu.

"BU YANLIŞLARA DUR DEMENİN ZAMANI GELMİŞTİR"

Başkan Eyüp Gözgeç'in Erzurum'da yapılan şampiyonadaki kanuna aykırı işlemde kendi adını kullandığını belirten İsmail Nazlı, "Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a ve Spor Bakanlığımıza çağrıda bulunuyoruz. Bütün bu yanlışlara dur demenin zamanı gelmiştir. Türkiye Cumhuriyeti'ni temsil eden, şanlı bayrağımızı göndere çektirmek, İstiklal Marşımızı tüm dünyaya dinletmek, ülkemizi dünyanın zirvesine çıkarmak için mücadele eden sporcularımız her şeyin en iyisine layıktır. Sayın başkanın düzenlediği basın toplantısında yaptığı usule aykırı işlemleri açıkça itiraf etmiştir. Federasyonda birçok konuda usule ve yönetmeliklere aykırı hareket eden başkan, Erzurum'da yapılan şampiyonadaki kanuna aykırı işleminde benim adımı kullandı. Ancak şunu belirteyim, mutemet ülkelerden katılım ücretlerini döviz alım belgesi ile toplar, kanuni süresi içinde yani en geç 7 gün içerisinde federasyonun resmi banka hesabına yatırır. Bu konular ortaya çıktıktan sonra üzülerek sayın başkanımızın bunların benim tarafımdan ortaya çıkarıldığını birçok yerde söylediğini duydum. Buradaki asıl konu bu paranın zimmete geçirilmesi veya yok edilmesi değildir. Problem kanunlar ve yönetmelikler gereği 7 gün içerisinde federasyonun resmi hesabına yatırılması gereken paranın zamanında yatırılmamasıdır. Bu da kanunen suçtur. Spor tahkim kurulundaki cezanın karşılığında 24 ay ceza ve spordan ömür boyu mendir" dedi.

"TEFTİŞ KURULU, FEDERASYONDA İNCELEME YAPMIŞ VE SAVUNMA İSTEMİŞTİR"

Eski asbaşkanlardan Yılmaz İlkay Arın tarafından açılan davanın devam ettiğini dile getiren İsmail Nazlı, sözlerini şöyle tamamladı:
"Eski asbaşkan tarafından açılan bir dava var. Mahkeme süreci başladıktan sonra Teftiş Kurulu, federasyonda inceleme yapmış ve savunma istemiştir. Her ne hikmetse sayın başkan ek süreleri de geçirmesine rağmen teftiş kuruluna cevap dahi vermemiştir. Başkanın bu davranışı nedeniyle mahkemenin, Spor Bakanlığı Teftiş Kurulu'na iki defa ihtar gönderdiğini öğrendik. Mahkemeye cevap verilmemesi hem Gençlik ve Spor Bakanlığımızı hem de Teftiş Kurulu Başkanlığımızı kanunlar önünde zor durumda bırakmaktadır. Bütün bu olumsuzluklar karşısında spordan bahsetmek, Türk sporunun gelişiminden, başarıdan bahsetmek ne kadar doğru olur kamuoyunun taktirlerine bırakıyoruz. Son olarak şunu belirteyim şu an boks branşında alınan madalyalar tamamen sporcu ve antrenörlerin bireysel çabaları sonucu alınan madalyalar olup, federasyonumuzun bu başarılardaki katkısı yok denecek kadar azdır. Bu toplantıya bakıldığında kendinde suç görmeyen ve kural tanımayan başkan yüzünden istifa eden yöneticilerimiz buradadır."

ESKİ ASBAŞKAN RECEP ÇINAR: BENİ İSTİFAYA GÖTÜREN DE BU İŞE EMEK VEREN İNSANLARIN FERYATLARI OLDU

Türkiye Boks Federasyonu'ndaki asbaşkanlık görevinden 5, 6 ay önce istifa ettiğini dile getiren Recep Çınar, "Türkiye Boks Federasyonu'ndan istifa etmemle alakalı yaptığım bir açıklamada, 'Bazı konuları ne sümen altı ederim ne de kendimle mezara götürürüm. Türk boksunun hayrına olacaksa çeneme kilit vurmam, ama zamanlamayı iyi yapmak lazım' diye konuşmuş ve bugüne kadar da susmuştum. Türkiye Boks Federasyonu'ndan neden istifa ettim, öncelikle onu sizlerle paylaşmam lazım diye düşünüyorum. Türkiye Boks Federasyonu'nun sosyal medya hesabından 3 Ağustos'ta yapılan açıklamada, "21-30 Temmuz 2023 tarihleri arasında düzenlenen Yıldızlar Avrupa Şampiyonası'na kendi imkanları ile katılan ve dereceye giren sporcularımıza Türkiye Boks Federasyonu Yönetim Kurulu tarafından birinciye 10 bin TL, ikinciye 7 bin 500 TL ve üçüncüye ise 5 bin TL gıda ve malzeme yardımı verilmesi kararı alınmıştır' diye bir bilgi paylaşıldı. Benim ne böyle bir karardan ne de böyle bir açıklamadan kesinlikle haberim yok, imzam yok, dahası bana bu konuda bilgi de verilmemiştir. Federasyon başkanı sporcular için böyle bir şey yapıyoruz diye bizi ne aradı ne de sordu. Dolayısıyla bazı sporcu yakınlarından ve özellikle bu işe emek veren antrenörlerden tepki aldım. Benim normal hayatta kaldıramayacağım eleştiriler ve tepkiler de oldu. Benim spor yazarı olduğumu bildikleri için, deyim yerindeyse kum torbasına çevirdiler. Dolayısıyla da beni istifaya götüren de bu işe emek veren insanların feryatları oldu. Bunun da bilinmesin de yarar var" ifadelerini kullandı.

"O ÇATI ALTINDA DAHA FAZLA DURMAMAM GEREKTİĞİNİ ANLADIM"

Başkan Eyüp Gözgeç hakkında daha önce birkaç dava açıldığını ifade eden Çınar, "Mevcut federasyon başkanı, yanılmıyorsam 2010 yılında göreve gelmiş ve bugüne kadar kendisi hakkında 6, 7 dava açılmış. Hangi konuda açılmış girin internete karşınıza çıkar. Diyeceksiniz ki, bugüne kadar neden sustunuz ya da istifa etmediniz. Haklısınız. Akıl tutulması bir ruh haliyle sabrettim ve en önemlisi de beni boks federasyonuna öneren önemli bir devlet adamını incitmemek ve mahcup etmemek için istifa etmedim. Ancak, gelinen noktada benim orada durmamın hem mesleğim olan spor yazarlığına hem de soy ismime olan saygıma zarar vereceğini anladığım için, o çatı altında daha fazla durmamam gerektiğini anladım" dedi.

YAVUZ CAN: İSTİFA GEREKÇELERİMİZ HEMEN HEMEN AYNI

Türkiye Boks Federasyonu'nda birçok yanlışın yapıldığını ve bu kadar yanlışın yapıldığı yerde bulunmasının doğru olmadığını dile getiren Yavuz Can, "İsmail Nazlı ve Recep Çınar'ın anlattığı konulara bire bir vakıfım. Aynı şeyleri tekrarlamama gerek yok. Federasyonda alınan karar defterinde bir boşluk bırakıyorlar. O boşluktan sonra imza açılıyor. Buraya biz de yönetim kurulu olarak imza atıyoruz. Ben aile şirketi yöneten bir insanım. 610 insan çalıştıran firmanın sahiplerinden birisiyim. Burada bunu ikaz etmemize rağmen bir şey değil o diye geçiştirdiler. Daha sonradan anladık ki alınan kararların dışında, yönetim kurulu karar almış gibi bu boşluklar dolduruldu. İstifa gerekçelerimiz hemen hemen aynı. Bir de şu konu var. Fenerbahçe Spor Kulübü, milli takıma boksör gönderiyor. Bu boksörlerin masraflarını (yol, uçak, otel konaklamaları) federasyon ödemedi. Kemal Danabaş beni aradı. 'Yavuz böyle bir durum var. Biz sadece boksta milli takıma sporcu göndermiyoruz. Gönderdiğimiz sporcular için biz bedel ödemiyoruz. Bunu federasyon bizden neden talep ediyor' dedi. Ben de 'Kemal Bey merak etmeyin. O konuyu biz halledeceğiz. Siz hiçbir şey göndermeyin' dedik ve kendi cebimizden bu bedelleri ödedik. Böyle yanlışlıklar var. İneğini satanlar var, İsmail Bey anlattı. Anlatılanların haricinde çok daha konular var. Ancak çok fazla girmenin bir anlamı yok. Zaten internette her şey açık ortada. İstifa gerekçelerimiz hemen hemen aynı. Bu kadar yanlışın olduğu yerde bizim bulunmamız doğru mu sizce" şeklinde konuştu.

Kaynak: DHA