Manisa'nın Şehzadeler ilçesinde bulunan 1517 rakımlı Spil Dağı Milli Parkı, 120'den fazla endemik bitki türüne ev sahipliği yapmaktadır. Havaların ısınmasıyla karlar erimeye başlayınca, baharın habercisi olarak bilinen kardelenler de parkta çiçek açmaya başladı.
Her yıl ilk cemre ile birlikte açan kardelenler, bu yıl da ilk cemrenin düşmesinden birkaç gün önce karların arasından çıkarak görsel bir şölen oluşturdu. Spil Dağı Milli Parkı'nda kardelen toplamanın yasak olduğu ve bu yasağı ihlal edenlere 109 bin 593 TL para cezası verildiği bilinmektedir.
Manisa'nın Şehzadeler ilçesinde yer alan 1517 rakımlı Spil Dağı Milli Parkı'nda, 120'den fazla endemik bitki türüne ev sahipliği yapmaktadır. Parktaki kardelenlerin iki farklı renkte olduğunu belirten Spil Dağı Milli Parkı Müdürü Halil Ernalçacı, baharın müjdecisi olarak kabul edilen kardelenlerin sarı ve beyaz renklerde açtığını söyledi. Ernalçacı ayrıca, Spil Dağı Milli Parkı'nın Manisa ve İzmir arasında yer aldığını ve farklı flora ve faunasıyla doğal güzelliklerle dolu bir cenneti andırdığını belirtti. Kardelenlerin açma zamanının ilk cemreden bir hafta önce ya da bir hafta sonra olabileceğine dikkat çeken Ernalçacı, kardelenlerin korunması gerektiğini ve koparmanın cezasının 109 bin 593 TL olduğunu hatırlattı.
KOPARMANIN CEZASI 109 BİN LİRAYA YÜKSELDİ
Doğa Koruma ve Milli Parklar görevlileri, Spil Dağı Milli Parkı'ndaki kardelenlere zarar verenleri tespit etmeye çalışıyor. Kardelenlere zarar verilmesi durumunda, Çevre Kanunu'na göre geçen yıl 80 bin 460 TL olan idari para cezası bu yıl 109 bin 593 TL'ye yükseltildi. Doğal çevrenin korunması ve biyolojik çeşitliliğin tahrip edilmesinin önlenmesi amacıyla bu tür önlemlerin alındığı belirtildi.
Kardelen Çiçeği Hikayesi ve Anlamı
Rivayetlere göre kardelen çiçeğinin 2 farklı öyküsü vardır. Bu hikayeler ise şöyledir:
1. Hikaye
Günlerden bir gün, kardelen çiçeği Güneş’e aşık olur. Aşık olduğu Güneş’i hiç görmemesine rağmen, onun hayaliyle yaşar. Güneş’i gördüğü anda canından olacağını bilmesine rağmen onu görmeyi çok ister. Güneş’i görmek için Allah’a dua eder ve bir defa da olsa görmek istediğini dile getirir. Allah’ın huzuruna çıkan kardelen çiçeği, Güneş’i kısa bir süre için de olsa görmek istediğini yalvarırcasına anlatır. Allah ise kardelenin narin yapısını bilir ve ona şöyle der: “Ey kardelen bilmez misin ki sen narin bir çiçeksin ve güneşle karşılaştığın an canından olabilirsin. İyi düşün sana iki gün mühlet veriyorum, ya güneş ya canın!” Kardelen çiçeği, geçen süre sonunda Güneş’e olan aşkından vazgeçmez ve onu görmek için can attığını söyler. Canından olacağını bile bile Güneş’i göreceği günü iple çeker. Allah; kardelenin cesaretinden dolayı onu tebrik eder ve canından olacağı için de çok üzülür. Gün gelir, Güneş tepede görünür. Ancak bu zaman da kar da toprakların tamamını sarmıştır. Karları delip Güneş’e selam verecekken narin yapısını dayanamaz ve orada can verir. Bu hikayeyi nesilden nesle aktaran büyükler, sevgide kardelen gibi cesur olmayı öğütler.
2. Hikaye
Yıllar yıllar önce birbirini çok seven ve diğer çiçeklerden kıskanan iki çiçek varmış. Bu çiçekler, bembeyaz güzelliğiyle dikkat çeken kardelenmiş. Bu çiçeklerden erkek olanı; her çiçeğin açtığı mevsimde açmamayı karların ortasında açıp tüm kırlarda tek kalmayı hayal etmiş. Sevdiğine de fikrini anlatmış ve hiçbir çiçeğin açmaya cesaret edemediği kış gününde açmak için sözleşmişler. Baharın güzel günleri bitmiş, yazın sıcakları geçmiş beklenen kış gelmiş. Erkek çiçek bembeyaz karlarla dolu olan toprağı delmiş ve sevgilisine kavuşmak için açmış. Ancak bakmış ki sevdiği çiçek henüz ortalarda görünmüyor. Sevdiğini göremeyen erkek çiçek, karları deldikten sonra onca soğuğa dayanamamış ve yenik düşmüş. Sevdiğine verdiği sözü tutan çiçeğe kardelen adı verilmiş. Sevgilisini yarı yolda bırakan çiçeğe de hercai ismi verilmiş. Bu hikayeyi anlatan kişilerin vermek istediği mesaj ise; sevgiliye verilen sözün sonuna kadar tutulması ve sevgiye sadık kalınması olarak anlatılmış.