Psikolog İrem Uyar, "İnsanlar yaşadıkları sağlık sorunlarını internette arama motoruna yazıp aratarak hastalıklarını teşhis etmeye çalışıyor. Bireylerin sağlıkları hakkında internette tekrar tekrar arama yapmalarına 'Siberkondri' deniliyor. Daha önce hiç baş ağrınızın sebebini öğrenmek için internete baktığınızda beyin tümörüne sahip olduğunuzu düşündünüz mü? Sağlık problemlerinin internet ortamında aratılması sonucu ulaşılan bilgiler endişeleri daha da çok artırabilir" dedi.

İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ) İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi (İİSBF) Psikoloji Bölümü'nden araştırma görevlisi İrem Uyar, "Birçok soruya cevap aranan internet ortamı, sağlıkla ilgili şikâyetler olunca da ilk başvurulan yer oluyor. Çoğu kişi, fiziksel ya da ruhsal şikâyetlerini internette arama motoruna yazıp aratarak hastalığını teşhis etmeye çalışıyor hatta daha da fazlasını yaparak, tedavi yöntemleri de oluşturuyor" diye konuştu.

"TÜRKİYE'DE SAĞLIKLA İLGİLİ BİLGİ ARATANLARIN ORANININ YÜZDE 69 OLDUĞU GÖRÜLMÜŞTÜR"

Bireylerin sağlıkları hakkında internette tekrar tekrar arama yapmalarına 'siberkondri' denildiğini ifade eden Uyar, “Daha önce hiç baş ağrınızın sebebini öğrenmek için internete baktığınızda beyin tümörüne sahip olduğunuzu düşündünüz mü? Siberkondri yaşayan bireylerin sağlık kaygıları internet ortamındaki aramalarla artıyor ve bu kaygıları kontrol altına almak zorlaşıyor. İnternet ortamında, hastalıklar ve tedavi yöntemleriyle ilgili birçok içerik bulunuyor. Hâl böyle olunca da, herhangi bir sağlık probleminde çoğu kişi için ilk başvurulan yer arama motorları oluyor. Bireyler bu aramaları sağlıkları ve olası hastalık ihtimallerine karşı endişelerini gidermek amacıyla yapıyor. Sağlık problemlerinin internet ortamında aratılması sonucu ulaşılan bilgiler güvenilir olmayabileceğinden yanlış ya da eksik olabilir ve bu da endişeleri daha çok artırabilir. Türkiye'de sağlıkla ilgili bilgi aratanların oranının yüzde 69 olduğu görülmüştür. Bu oranın bu kadar yüksek olmasının nedenlerinin başında günümüzde internet erişiminin kolay olması geliyor. Birçok doktorun, diyetisyenin ve psikoloğun sosyal medya hesaplarını aktif kullanması ve sık sık paylaşım yapıyor olması da bireyleri etkiliyor" ifadelerini kullandı.

“KENDİLERİNE UYGUN OLAN BİR TEDAVİYİ REDDETMEYE YA DA YANLIŞ BİR TEDAVİ UYGULAMAYA NEDEN OLABİLİR"

Kişilerin, internetten edindikleri bilgilerin doğru olup olmadığını netleştirmek için tıbbi muayenelerden geçmek amacıyla sık sık sağlık kurumlarına, doktorlara başvurduğunu ifade eden psikolog Uyar, “Siberkondri yaşayan bireylerin sağlık kaygıları internet ortamındaki aramalarla artıyor ve bu kaygıları kontrol altına almak zorlaşıyor. Hastaların yüzde 72,95'inin doktora gitmeden önce internette hastalığı ile ilgili araştırma yaptığı ve yüzde 46,61'inin de doktorun önerdiği tedavi ile ilgili internette araştırma yaptıkları görülmektedir. Kişilerin bu davranışları da hem tıp merkezlerini ve sağlık çalışanlarını boş yere meşgul etmeye hem de kendilerine uygun olan bir tedaviyi reddetmeye ya da yanlış bir tedavi uygulamaya neden olabilir. Siberkondriyi kontrol altına almak için bireylerin interneti kaygı altında iken değil, gerçekten bilgiye ihtiyaçları olduğu anlarda kullanmaları; internette bilgi aradıkları süreyi kısaltmaları, edindikleri bilgileri eleştirel bir gözle değerlendirebilmeyi öğrenmeleri gerekiyor" dedi.

Kaynak: DHA