Sabah saatlerinde Tayland-Kamboçya sınırında yer alan Preah Vihear tapınağı yakınlarında başlayan çatışmalar, kısa sürede çok sayıda ölü ve yaralıyla sonuçlandı. Tayland Kraliyet Ordusu (RTA), ilk ateşi Kamboçya birliklerinin açtığını duyururken, Kamboçya ise Tayland’ın provoke ettiğini ileri sürüyor.
Tayland Sağlık Bakanlığı'nın ilk açıklamalarına göre, Sisaket, Surin ve Ubon Ratchathani eyaletlerinde 12 kişi hayatını kaybetti, 14 kişi de yaralandı. Ölenler arasında askerler de bulunuyor. Öte yandan sınır hattındaki köylerden 30 ila 40 bin sivilin tahliye edildiği açıklandı.
Okullar kapatıldı, jetler havalandı, karşılıklı suçlamalar büyüyor
Tayland Eğitim Bakanlığı, sınırda artan çatışmalar nedeniyle bölgede bulunan 582 okulun geçici olarak kapatıldığını duyurdu. Bazı okullar ise geçici sığınaklara dönüştürüldü. Tayland Savunma Bakanlığı Sözcüsü Surasant Kongsiri, çatışmaların en az 6 farklı sınır noktasında sürdüğünü belirtti.
Tayland Hava Kuvvetleri, 6 adet F-16 savaş uçağıyla Kamboçya'nın sınır hattındaki bazı askeri hedeflerine saldırı düzenlediğini doğruladı. Bangkok yönetimi, Kamboçya'yı sivil hedeflere saldırmakla da suçladı. Özellikle Phanom Dong Rak Hastanesi'nin hedef alındığı iddiası, iki ülke arasında gerilimi daha da tırmandırdı.
Kamboçya tarafı ise iddiaları reddederek, ilk ateşi Tayland birliklerinin açtığını ve Kamboçyalı askerlerin meşru müdafaa hakkını kullandığını açıkladı. Savunma Bakanlığı, Tayland'ın Preah Vihear tapınağına giden yolu bombaladığını iddia ederken, Başbakan Hun Manet, “Barışçıl çözümlerden yana olduk ama silahlı saldırıya silahlı karşılık vermek zorunda kaldık” açıklamasını yaptı.
Uluslararası Adalet Divanı'na başvuru gündemde
Sınır hattı boyunca 817 kilometrelik alanda yıllardır süren mülkiyet anlaşmazlığı, 2008 yılında Preah Vihear tapınağı etrafında patlak veren çatışmalarla dünya kamuoyunun gündemine gelmişti. Haziran 2025’te taraflar bir süreliğine barışçıl çözüm arayışına girmiş ancak kısa sürede yeniden silahlar konuşmaya başlamıştı.
Kamboçya, Tayland’ın sınırdaki kontrol noktalarını tek taraflı olarak kontrol altına almasının ardından konuyu Uluslararası Adalet Divanı’na taşıdığını duyurdu. Tayland ise söz konusu başvurunun "provokasyon ve algı yönetimi" olduğunu savundu.
