Merhaba Dergisi’nin düzenlediği ağırlıklı olarak gazeteciler ile okurların katıldığı “Merhaba Buluşmaları”na konuk olan Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç” İfade ve basın özgürlüğü ‘tek adam’ yönetimine dönüşen siyasal iktidarın tasallutunda. Cumhuriyetin ikinci yüzyılına basınımız giderek ağırlaşan siyasal, ekonomik ve hukuksal baskılarla kuşatma altında girdi. Kamu kaynaklarını kullanarak medyanın yüzde 90’ını tam kontrolüne alan iktidar, özerkliğini yitiren RTÜK ve BİK ile siyasallaşan yargıyı kullanarak, bağımsız ve özgür basını susturmaya çalışıyor” dedi.
Etkinlikte katılımcıların sorularına samimi cevaplar veren Türenç “Basın Konseyi halk adına kamusal görev yapıyor. Basın Konseyi’nin kuruluş çalışmalarında başından beri yer alan ve büyük gayret sarfeden kişi Hürriyet Gazetesi Başyazarı Oktay Ekşi’dir. Ben konseyin ilk kadın genel başkanıyım. Basın Konseyi’ne bir şikâyet halinde tarafların savunmaları ile yeterince inceledikten sonra üç karardan biri oylanır. Ya şikâyet yersiz bulunur. Ya da ilgili gazete ve gazeteci hakkında “uyarma” veya gazete ve gazeteci meslek ilkelerini ağır bir biçimde ihlal etmişse “kınama” yaptırımlarını şeffaf şekilde açıklar, paylaşır. Medya etiğinin 16 maddesi gazetecilerin anayasasıdır. Her gazeteci bu ve benzer maddeleri içselleştirmeli ve benimsemeli. Basın koridorunda etik değerler ışığında ilerlemek için otokontrol şart. Etik olmazsa medya olmaz. Medya etiğine bağlı kaldıkça da kimse bizi durduramaz” şeklinde konuştu.
Sevmedya Haber Merkezi Müdürü Yağmur Onurlubaş’ın günün anısına Pınar Türenç’e bir ödül takdim etmesi sonrası grup fotoğrafları çekildi.
