İzmir ve çevresinde yaşayan pek çok kişi, özellikle gece saatlerinde veya sabaha karşı "deprem oluyor" hissiyle yatağından fırladığını belirtiyor. Yatağın beşik gibi sallandığı, başın döndüğü ve odadaki eşyaların titrediği yanılsamasıyla yaşanan bu kısa süreli panik, çoğu zaman Kandilli Rasathanesi veya AFAD'ın verileriyle uyuşmuyor. Peki, gerçek bir sismik aktivite yokken vücudumuz ve zihnimiz bize neden bu oyunu oynuyor? Yaşanan bu durum, özellikle 30 Ekim 2020'de büyük bir sarsıntı yaşayan bölge halkı için basit bir yanılsamadan çok daha fazlasını ifade ediyor. İşte uykudan deprem hissiyle uyandıran o gizemli durumun ardındaki bilimsel ve psikolojik gerçekler.

Her sarsıntı gerçek bir deprem mi?

Uykuda veya uyanıkken hissedilen her sarsıntı hissinin kaynağı yer kabuğundaki hareketlilik olmayabilir. Uzmanlar, bu durumu "hayalet deprem" veya "fantom deprem" olarak adlandırıyor. Bu his, gerçek bir depremin fiziksel etkileri olmaksızın, kişinin sarsılıyormuş gibi hissetmesi durumudur. Bu yanılsamanın birden çok nedeni olabilir. Bazen yoldan geçen ağır bir kamyonun yarattığı titreşim, üst veya alt kattaki bir komşunun çamaşır makinesinin sıkma programı veya hatta binanın yakınlarındaki bir inşaat çalışması bile, özellikle hassas kişiler tarafından deprem olarak algılanabilir. Ancak çoğu zaman, bu hissin kaynağı tamamen vücudumuzun ve zihnimizin içindedir.

Emre Karayel İkinci kez baba oluyor! Cinsiyet belli oldu
Emre Karayel İkinci kez baba oluyor! Cinsiyet belli oldu
İçeriği Görüntüle

Beynin bir oyunu: uykuda deprem hissinin bilimsel açıklaması

Geceleri yaşanan bu aldatıcı sarsıntı hissinin altında yatan birkaç yaygın fizyolojik neden bulunmaktadır. Bunlar genellikle zararsızdır ve vücudun normal işleyişinin bir parçasıdır.

  • Uyku Sıçraması (Hipnik Sıçrama): Tam uykuya dalma evresinde, vücudun aniden güçlü bir şekilde kasılarak kişiyi uyandırması durumudur. Genellikle bir yerden düşme hissiyle birlikte yaşanan bu durum, kasların ani ve istemsiz kasılmasıdır. Yarı uykulu bir haldeyken beyin, bu ani fiziksel sarsıntıyı dışarıdan gelen bir titreşim, yani bir deprem olarak yorumlayabilir. Bu, son derece yaygın ve tamamen normal bir reflekstir.

  • İç Kulak ve Denge Sistemi (Vestibüler Sistem): Vücudun denge merkezi olan iç kulak, bazen uyku sırasında beyne hatalı sinyaller gönderebilir. Özellikle pozisyon değiştirirken veya derin uyku evreleri arasında geçiş yaparken, vestibüler sistemde anlık bir dengesizlik veya baş dönmesi (vertigo) hissi oluşabilir. Bu baş dönmesi, beyin tarafından kolaylıkla bir "sallanma" hissi olarak algılanabilir.

  • Kan Basıncı Değişimleri: Uyku sırasında kan basıncında meydana gelen doğal düşüşler ve değişimler de bazen baş dönmesi ve dengesizlik hissine yol açarak deprem oluyor yanılsamasını tetikleyebilir.

Deprem travması ve psikolojik tetikleyiciler

Fizyolojik nedenlerin yanı sıra, uykuda deprem hissinin en güçlü tetikleyicilerinden biri de psikolojiktir. Özellikle İzmir depremi gibi büyük bir travma yaşamış kişilerde bu durum çok daha sık görülür.

Beyin, yaşanan travmatik bir olaydan sonra aşırı bir teyakkuz haline geçer. Bu duruma Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) adı verilir. Bu durumda beyin, çevredeki en ufak bir uyaranı bile potansiyel bir tehdit olarak algılamaya programlanır. Normalde fark edilmeyecek kadar hafif titreşimler, bir kapının çarpması veya hatta kişinin kendi kalp atışının yarattığı ritmik sarsıntı bile, beyin tarafından "tehlike" olarak etiketlenip deprem alarmını çalıştırabilir. Bu durum, kişinin sürekli bir anksiyete ve endişe içinde olmasına neden olur. Beynin bu "aşırı korumacı" modu, özellikle en savunmasız olduğumuz uyku anında daha belirgin hale gelir ve hayalet deprem hissini tetikler.

Ne zaman endişelenmeli, ne yapmalı?

Eğer siz de sık sık uykuda deprem hissi yaşıyorsanız, paniğe kapılmadan önce durumu analiz etmek önemlidir.

  1. Resmi Kaynakları Kontrol Edin: Uyandığınızda ilk iş olarak AFAD ve Kandilli Rasathanesi'nin web sitelerini veya mobil uygulamalarını kontrol edin. Eğer herhangi bir kayıt yoksa, hissettiğiniz şeyin büyük ihtimalle gerçek bir deprem olmadığını anlayarak rahatlayabilirsiniz.

  2. Çevresel Faktörleri Gözden Geçirin: Dışarıdan gelen bir ses veya titreşim olup olmadığını düşünün. Eviniz ana bir yola yakın mı? Yakınlarda bir şantiye var mı? Bu gibi faktörler, hissin kaynağını açıklayabilir.

  3. Fizyolojik Belirtileri Değerlendirin: Eğer bu hisse gün içinde de devam eden baş dönmesi, denge kaybı veya kulak çınlaması gibi belirtiler eşlik ediyorsa, bir Kulak Burun Boğaz (KBB) uzmanına danışarak vestibüler sisteminizle ilgili bir sorun olup olmadığını kontrol ettirmeniz faydalı olabilir.

  4. Psikolojik Destek Almayı Düşünün: Eğer bu hisler hayat kalitenizi düşürüyor, uyku düzeninizi bozuyor ve sürekli bir anksiyeteye neden oluyorsa, özellikle daha önce deprem travması yaşadıysanız, bir psikolog veya psikiyatristten destek almak, travma sonrası stresle başa çıkmanıza ve zihninizi sakinleştirmenize yardımcı olabilir. Unutmayın, bu hissi yaşayan tek kişi siz değilsiniz ve bu durum, yönetilebilir bir tepkidir.

Kaynak: haber merkezi