9 Eylül Gazetesi'nden Utku Çelik'in haberine göre, DİSK/Genel-İş Genel Başkanı Remzi Çalışkan ve Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy'un "hukuksuz" bir şekilde gözaltına alınması kamuoyunda büyük tepki topladı. DİSK 7 No'lu Şube, Bornova Merkez'de basın açıklaması düzenleyerek gözaltıları protesto etti. Basın açıklamasını DİSK 7 No'lu Şube Sekreteri Cihangir Kına okudu. Kına, hukuksuzluğa ve baskılara boyun eğmeyeceklerini vurguladı.
"Keyfiyetin ve hukuksuzluğun açık bir göstergesidir"
Kına, "DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Genel-İş Genel Başkanımız Remzi Çalışkan ile Mersin Şube Başkanımız Kemal Göksoy, dün gece hukuksuz bir şekilde, temel hak ve özgürlükler hiçe sayılarak gözaltına alındı. Adresleri belli olan, çağrıldıklarında ifade verebilecek durumda olan başkanlarımızın gece yarısı ev baskınlarıyla gözaltına alınması, hukukun değil, keyfiyetin ve hukuksuzluğun açık bir göstergesidir. Bu uygulama, hiçbir şekilde kabul edilemez ve hiçbir hukuki gerekçeyle açıklanamaz." dedi.
"Emeğin onurlu mücadelesine yapılan bir saldırıdır"
Kına, ülkede adaletsizlik ve hukuksuzluğun topluma kanıksatılmak istendiğini ancak bu duruma boyun eğmeyeceklerini belirterek "Genel Başkanımızın gözaltına alınması, bu tabloyu daha da çarpıcı bir şekilde gözler önüne sermiştir. Bu yalnızca Remzi Çalışkan’a değil, emeğin onurlu mücadelesine, işçi sınıfının hak arayışına ve demokrasinin özüne yapılan bir saldırıdır. Bu üye sayısı her geçen gün artarak 200 binlere yaklaşan Sendikamıza yönelik bir tür algı operasyonudur ve aynı zamanda toplumu korkutma ve sindirme politikalarının bir parçasıdır. Remzi Başkan, Abdullah Baştürklerden bugüne uzanan, siyasi baskılara boyun eğmeyen bağımsız bir sendikal mücadelenin onurlu temsilcisidir. O, hayatını işçilerin insanca yaşam haklarını savunmaya, sömürüsüz bir dünya için mücadele etmeye adamıştır. O, emeğin sesidir. O, demokrasinin, adaletin ve eşitliğin yılmaz savunucusudur. Hiçbir güç, Genel Başkanımızın bu değerler etrafında verdiği mücadeleyi sarsamaz, yolundan döndüremez. Genel Başkanımız Remzi Çalışkan, alnı açık, başı dik bir şekilde mücadeleye kaldığı yerden devam edecektir. Mersin Şube Başkanımız Kemal Göksoy da emek mücadelesinde her zaman ön saflarda yer almış, adalet ve demokrasi için verdiği kararlı mücadeleyle işçi sınıfının sesi olmuştur. Onurlu duruşuyla, sendikamızın ilkeleri doğrultusunda mücadelesini ısrarla ve inatla sürdüren Mersin Şube Başkanımızın da sonuna kadar yanındayız." diye konuştu
"Tek kılavuzumuz DİSK’in demokratik sınıf sendikacılığı"
Genel-İş, yarım asrı aşan tarihinde her türlü siyasi yapıdan bağımsız bir şekilde işçi sınıfının haklarını savunmuş ve şiddetin her türlüsüne karşı durmuş bir sendika olduğunu belirten Kına "Sendikamızın mücadelesi, adalet, demokrasi ve eşitlik temelleri üzerine kuruludur. Bizler, işçi sınıfının ekmeği ve geleceği için yılmadan mücadele eden bir geleneğin temsilcileriyiz. DİSK/Genel-İş, dün olduğu gibi bugün de yalnızca ve yalnızca üyelerinin ve kurullarının iradesiyle hareket eden ve kararlarını yetkili kurullarıyla birlikte alan demokratik sınıf sendikası kimliğini hep korumuştur. Bu çizgisini her türlü siyasi yapıya devlet otoritesine ve sermayeye karşı titizlikle sürdürmüştür. Tek kılavuzumuz DİSK’in demokratik sınıf sendikacılığı çizgisi ve üyelerimizin iradesidir. Bu süreçte, bazı çevrelerin asılsız iddialarla sendikamızı hedef almasını esefle karşılıyoruz. Unutulmamalıdır ki, emek mücadelesine zarar vermek isteyenlerin çabası, işçi sınıfının dayanışma ruhunu asla zayıflatamaz. Bu tür çabalar, yalnızca emeğin ve adaletin mücadelesine zarar vermek isteyenlerin gerçek niyetlerini gözler önüne sermektedir." ifadelerini kullandı.
"Emeğin ve demokrasinin ışığıyla yarınları birlikte kuracağız"
Kına, Genel-İş, 200 bine yakın üyesiyle emeğin hakkını savunmaya ve işçi sınıfının sömürüsüz bir gelecek hayalini gerçekleştirmeye kararlılıkla devam edeceğini belirterek "Genel-İş, Genel Başkanının ve Mersin Şube Başkanının yanındadır. Bu hukuksuzluğu kabul etmiyoruz! Genel Başkanımız ve Şube Başkanımız derhal serbest bırakılsın! Bilinmelidir ki, hiçbir baskı, hiçbir tehdit, işçi sınıfının emeği, ekmeği ve onuru için verdiğimiz mücadeleden bizi alıkoyamaz. Bu algı operasyonu Sendikamızın büyümesinden korkan demokrasi ve emek düşmanı çevreleri sevindirmesin. Bu saldırılar, yalnızca mücadele azmimizi güçlendirir. Dün olduğu gibi bugün de emeğin, adaletin ve eşitliğin yanında olmaya devam edeceğiz. Susmayacağız, boyun eğmeyeceğiz! Emeğin ve demokrasinin ışığıyla yarınları birlikte kuracağız" sözleriyle basın açıklamasını sonlandırdı.