"Avrupa'da sahipsiz hayvanlar" başlıklı dosya haberin altıncı bölümünde AA muhabirleri, Türkiye'de gündemden düşmeyen sahipsiz hayvanlarla ilgili Avrupa'daki uygulamaları ve yasal düzenlemeyi derledi.
Doğu Avrupa'da Estonya ve Letonya'da sahipsiz hayvanları 14 gün barınakta misafir edilmelerinin ardından sahiplendirilmemeleri durumunda uyutma hakkı bulunurken Polonya'da ise asıl çözüm olarak barınaklar ve yaygın kısırlaştırma ön plana çıkıyor.
Estonya'daki yasalara göre başıboş hayvanların yakalanması zorunlu kılınıyor. Yasadaki maddede "Sahipsiz bir hayvan yakalanmalı, sahibine iade edilmeli ya da yeni bir sahip bulunmalıdır." ifadesi yer alıyor.
Estonya Hayvanları Koruma Yasası'na göre, hayvanın sahibi tespit edilemezse ve yeni bir yuva bulunamazsa uyutulma uygulanması kabul ediliyor ancak bunun için de şartlar bulunuyor.
Buna göre sahipsiz bir hayvanın uyutulması, sahibini belirlemek için adım atıldığı andan itibaren iki hafta geçmeden gerçekleştirilemiyor. Bu 14 günlük süre zarfında hayvana uygun yaşam koşulları sağlanıyor ve gerekiyorsa tıbbi tedavi uygulanıyor.
Belirlenen sürede sahibi bulunamayan hayvanlar uyutulabiliyor. Bu da en az fiziksel ve zihinsel acıyla gerçekleştiriliyor.
Hayvanların barınaktaki 14'üncü gününe kadar tüm masraflarını belediye karşılıyor ancak sonrasında ya barınak karşılıyor ya da uyutma süreci başlatılıyor.
Konuyla ilgili AA muhabirine değerlendirmede bulunan Estonya'daki Hayvan Barınakları Sivil Toplum Kuruluşu Varjupaikade MTÜ'nün İletişim Başkanı Anni Anete Moisamaa, "14 gün kuralı" olmasına rağmen birçok barınağın bağış toplayarak hayvanları daha uzun süre hayatta tutmaya çalıştığını söyledi.
Moisamaa, 14 günden sonra yasal olarak uyutma hakkı bulunsa da bunun uygulanmasının çok yaygın olmadığını belirtti.
Estonya'da çoğu kişi kısırlaştırıp mikroçip taktığı ve sadece tasmayla gezdirdiği için başıboş köpeklerin neredeyse hiç olmadığının altını çizen Moisamaa, "'Burada serbest dolaşan köpek yok.' diyebiliriz. STK'lerimizin her gün uğraştığı ana sorunumuz evsiz kediler. İnsanlar kısırlaştırılmamış ve çip takılmamış kedilerini hala dışarıya bırakıyor ve bu da giderek daha fazla kedinin sokaklarda olmasına yol açıyor." diye konuştu.
Moisamaa, sahipsiz kediler konusunda da olumlu değişimler yaşandığına dikkati çekerek, bazı yerel yönetimlerin kedilere mikroçip takılmasını zorunlu kıldığını anlattı.
Kısırlaştırmanın önemi konusunda da kampanyalar yürütüldüğünü belirten Moisamaa, "Bu bölgelerde işlerin iyiye gittiğini ve barınakların aşırı kalabalık olmadığını görüyoruz. Hala yapacak çok işimiz var ama bence bizim için kilit noktalar, bilgi paylaşmak, evcil hayvan sahiplerini zihniyetlerini değiştirmeleri için eğitmeye çalışmak ve yerel yönetimlerimizle çalışmak." ifadelerini kullandı.
Moisamaa, Türkiye'deki sahipsiz hayvanlar konusunda halkı bilgilendirmenin öneminin altını çizerek sözlerini şöyle tamamladı:
"Yani köpeklere nasıl davranılması gerektiği, kısırlaştırmanın önemi, mikroçip takma gibi konularda farkındalık yaratmak gerekiyor. Estonya'da çok etkili olduğu gibi burada da hükümetin yardımı önemli. Elbette farkındalık yaratmak zaman alıyor ve zihniyetleri değiştirmek bir gecede gerçekleşmiyor. Şu anda sorun çok büyük olduğu için 'yakala, kısırlaştır, serbest bırak' yöntemi, köpeklerin üremesini sınırlamaya yardımcı olacak bir şey olacaktır. Türkiye, bunun için kesinlikle uygun iklime sahip."
Letonya'da 14 günün uzatılması isteniyor
Letonya yasaları da sahipsiz hayvanlar hakkında kesin kanun ve kurallar içeriyor.
Buna göre ülkedeki yerel yönetimler, hayvan barınakları kuruyor, hayvanların bakımını sağlıyor ve sahipsiz hayvanların barınması ve bakımı için gerçek veya tüzel kişilerin gözetiminde hayvan barınaklarıyla anlaşmalar yapıyor.
Letonya'da Hayvanları Koruma Kanunu'nun 50'nci maddesinde hayvanların hangi durumlarda uyutulacağına dair detaylara yer veriliyor.
Hayvanın tedavi edilemez bir hastalığı varsa, yaşlanma sürecinde geri dönüşü olmayan sağlık durumları ortaya çıkmışsa, saldırganlığı nedeniyle insanlar veya diğer hayvanlar için tehlikeli hale gelmişse, bulaşıcı hastalıklarla mücadele programına alınmışsa veya hayvan sahibi talep etmişse uyutuluyor.
Barınaktaki 14 günlük sürede eski sahibi bulunamamış veya sahiplendirilememiş sokak hayvanını 15'inci günden itibaren uyutmak, yasal bir hak olarak öne çıkıyor.
Yerel medyadaki haberlerde karşı yorumlar yer alırken uyutmanın doğru seçenek olduğu ancak 14 günlük sürenin en azından bir ay olması gerektiğine dair fikirler de ön plana çıkıyor.
Polonya'da en yaygın çözüm barınaklar
Polonya'da sahipsiz hayvanlara ilişkin duruma en kalıcı çözüm barınaklar olarak gösteriliyor.
Ülkede çoğunlukla terk edilen ve sokakta bulunan sahipsiz hayvanların görüldüğü andan itibaren atılacak adımlar belirlenmiş durumda.
Buna göre Polonya'da sahipsiz hayvanların korunması, bakımı ve yakalanması belediyelerin sorumluluğunda. Vatandaşlar, sokakta sahipsiz hayvan görmeleri durumunda "Eko Patrol" adı verilen belediyeye bağlı özel ekipleri arıyor. Bu ekipler, önce çip kontrolü yapıyor ve hayvanda çip varsa sahibine iade edilmesini sağlıyor.
Üzerinde çip bulunmayan hayvanlara insanlara zarar vermemeleri için çip takılıyor, sonra karantina, aşılama ve kısırlaştırma adımları uygulanıyor. Hayvanlar, barınaklara yerleştiriliyor.
Her yıl barınaklardaki hayvanların yaklaşık yarısı sahiplendiriliyor ancak bir o kadar hayvan da sokağa bırakıldığından yine büyük kısmı belediyelerin bütçesiyle finanse edilen barınaklara dönüyor.
Polonya Veteriner Müfettişliğinin Haziran 2023'te yayımladığı ve 2021'e dair verilerin bulunduğu son rapora göre ülke çapında toplam 82 bin 316 köpek ve 33 bin 367 kedi barınaklarda yaşıyor.
Polonya'da sokak hayvanları için yaklaşık 230 barınak bulunuyor. Bunlardan 105'i belediyeler, 73'ü girişimciler, 52'si de hayvan koruma kuruluşlarınca yönetiliyor.
Polonya yasalarına göre bir hayvanı uyutarak hayatına son vermek, çok geçerli bir sebep olmadıkça uygulanmıyor. Yasalar, toplu uyutmayı yasaklıyor.
Barınağa getirilen evsiz hayvan, açık ve tedavi edilemeyecek bir yaraya sahipse, kurtulamayacağı bir hastalığı varsa, görme engelli bir yavruysa veya çevreye ciddi tehdit oluşturuyorsa bu durumda uyutulabiliyor.
Hayvanlara eziyet eden kişi para cezasına çarptırılabiliyor hatta iki yıla kadar hapisle cezalandırılabiliyor.
Kanunda hayvana uygulanan kasıtlı şiddet ve çektirilen acı için "özel zulüm" kavramı yer alıyor.
Cins köpekler çoğunlukta
Toplam 900 evsiz hayvanın barındığı ve başkent Varşova'da bulunan Paluchu Hayvan Barınağı'nı ziyaret eden yetkililerden bilgi aldı.
Bu barınak, Varşova Belediyesince işletiliyor ve 650 köpekle 250 kediye ev sahipliği yapıyor.
Yetkililer, 900 hayvanın tamamının sokaktan toplandığını anlattı. Sokaklarda görülen hayvanlar için vatandaşların doğrudan "Eko Patrol" ekiplerine bilgi verdiğini belirten yetkililer, bu nedenle sokaklarda hayvan görülmediğini dile getirdi.
Mikroçipi bulunmayan hayvanların önce iki haftalık karantinada tutulduklarını, semptomlarının gözlemlendiğini kaydeden yetkililer, aynı hayvanların fotoğraflarının hem barınak etrafında hem de internet sitelerinde yer aldığını ifade etti.
İlçe belediyelerinin de bir barınakla sözleşme imzalamak zorunda olduğuna dikkati çeken yetkililer, sahipsiz hayvanlar için en garanti çözümün şu an için yaygın kısırlaştırma ve barınaklar olduğunun altını çizdi.
Polonya'da zorunlu kısırlaştırma uygulamasının da gündemde olduğunu belirten Paluchu Hayvan Barınağı yetkilileri, en temel ve net çözümün yoğun kısırlaştırma olabileceğini söyledi.
Varşova'da bulunan bu barınakta hayvanların en sevdikleri oyuncaklar kafeslere asılıyor. Çalışanların yanı sıra görevliler, 7 gün 24 saat hayvanlarla ilgileniyor ve düzenli bakımını sağlıyor. Barınakta çoğunluğu "cins" olarak bilinen özel türler olan köpekler, özellikle dikkati çekiyor.