Küresel iklim değişikliği sonucu Doğu Karadeniz bölgesindeki yağış rejimi düzensizleşti. Son yıllarda artan sıcaklık ve yağışların azalması, ani ve lokal yağışların sıkça görülmesine neden oluyor. Bu durum, sel, taşkın ve heyelan riskini artırıyor. Bölgedeki onlarca gölet ve baraj, iklim parametrelerinde yerel değişimlere yol açıyor.
Barajların Etkisi ve Nem Artışı
Özellikle yaz mevsiminde bölgedeki barajlar, havadaki nemi daha da artırarak ani yağış potansiyelini yükseltiyor. Barajlardaki nemin ileriki günlerde yağışları daha da tetikleyebileceğini belirten uzmanlar, iklim değişikliği ve olası afet risklerine karşı önlem alınması gerektiğini vurguluyor.
Hidrolojik Fonksiyonlu Ormanlar Önerisi
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Heyelan Uygulama ve Araştırma Merkezi Üyesi Prof. Dr. Turgay Dindaroğlu, barajların her bölgede iklime farklı etkileri olduğunu belirtiyor. Barajların su yüzeylerinin nem oranlarını artırarak yağış potansiyelini artırabileceğini dile getiriyor. Bu nedenle, baraj havzalarında yöreye özgü bitki türlerini barındıran hidrolojik fonksiyonlu ormanların kurulmasını öneriyor. Bu ormanlar, ani yağışların etkilerini azaltırken erozyonu da önleyecek.
Doğru Arazi Kullanımının Önemi
Prof. Dr. Dindaroğlu, baraj havzalarında doğru arazi kullanımının büyük bir öneme sahip olduğunu belirtiyor. Bilinçsizce yapılan tarımsal faaliyetlerin sel ve taşkınlara neden olduğuna dikkat çekiyor. Bu nedenle, baraj havzalarının doğru yönetilmesi gerektiğini ve hidrolojik fonksiyonlu ormanların barajların ömrünü uzatacağını ifade ediyor.
Ekolojik Güvenliği Sağlayan Yöntem
Hidrolojik fonksiyonlu ormanlar, barajların ekolojik güvenliğini sağlamanın yanı sıra iklimi regüle edip, yağışların olumsuz etkilerini azaltıyor. Bu önemli adım, bölgenin afet risklerine karşı daha dirençli olmasına katkı sağlıyor.
