9 Eylül Gazetesi'nden Fevzi Efe Sekitmez'in haberine göre; Yeni eğitim öğretim yılı öncesinde kamu okullarına kayıt yaptırmak isteyen veliler, binlerce liralık bağış talebiyle karşı karşıya. 
 
Millî Eğitim Bakanlığı, bağış taleplerini önlemek amacıyla adrese dayalı otomatik kayıt sistemini devreye soktu. Ancak birçok okul, kayıt işlemi sırasında velilerden yine de bağış talep ediyor. Bazı okullar, kırtasiye yardımı adı altında ücret talep ederken, bağış miktarları 40 bin liralara kadar dayanmış durumda. Kimi devlet okulları, bağış adı altında talep ettikleri ücretlerle adeta özel okullarla yarışıyor. Veliler, bu durum karşısında çaresiz kalırken, çocuklarının eğitimine devam edebilmesi için bu yüksek ücretleri ödemek zorunda kalıyorlar.


 
'PARAN YOKSA EĞİTİM DE YOK!'

Kayıt paralarının bu sene de ciddi bir problem olduğuna ve okulların ticari kaygı güden rekabet alanlarına dönüştüğüne dikkat çeken Veli-Der İzmir Şubesi Başkanı Necati Kalafat, "Duyduğumuz rakamlar 60 bin lira, 70 bin lira. Öğretmenliklerdeki kariyer sisteminden sonra bazı okullarda öğretmenler neredeyse piyasa koşullarında satılmaya başlandı. Öğrenciler öğretmenleri satın almak durumunda bırakılıyor; bir tercihte bulunduğunuz anda bu tercihin gerçekleşmesi için o parayı okula vermeniz gerekiyor. Bu durum ise okul aile birlikleri üzerinden meşrulaştırılıyor" dedi.

BDDK kredilerde risk ağırlığını düşürdü BDDK kredilerde risk ağırlığını düşürdü
Veli-Der İzmir Şubesi Başkanı Necati Kalafat


 
'EKONOMİNİN FATURASI YOKSUL HALK ÇOCUKLARINA KESİLİYOR'

Eğitim ücretlerinin pahalılaşması yüzünden çocuklarını okula gönderemeyen veliler olduğundan bahseden Kalafat, "Eğitim hayatı çok pahalandı. Servis ücretleri için bu sene 6 bin liradan bahsediliyor. Bir kılık kıyafet üç çocuklu bir aile için asgari ücrete denk düşüyor. Kırtasiye ücretleri verilemediği için çocuklarını okula göndermemeyi tercih eden velilerden haber alıyoruz. Ekonomik krizin faturası yoksul halk çocuklarına biçiliyor. Oysa en çok eğitime ihtiyacı olan çocukların bunlar olduğunu düşünüyoruz. Millî Eğitim Bakanlığı'nı açıktan uyarıyoruz. Sistemi yukarıdan aşağı, müfredatlarla, ÇEDES'lerle değiştirmeye çalışmak yerine okula gidemeyen öğrencilerin araştırılması yapılsa, özellikle kız çocuklarının durumu çok daha sağlıklı olur. Bu çocukların okula gitmemesinin, bu çocukların okulda aç kalmasının vebalini ödeyemeyecekler" ifadelerini kullandı.

VELİLERE AÇIK ÇAĞRI: 'ÖDEMEK ZORUNDA DEĞİLSİNİZ'

Başkan Necati Kalafat velilere açık çağrıda bulunarak; okullarda bağış adı altında istenen 'haraçları' ödemek zorunda olmadıklarını söyledi. Kalafat ayrıca nitelikli kamusal eğitime geçilmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi:
 
"Biz kamusal eğitim taraftarıyız. Kamusal eğitim ne demek? Biz aldığımız paraların 3-4 katı vergiyi devlete veriyorken devletin eğitim ve sağlık hizmetini nitelikli ve ücretsiz olarak sunması şarttır. Kendi paralarımızla hizmet alamıyorsak bu sistemin bir ayıbıdır. Ancak bu yapılmadıkça, Millî Eğitim'e bağlı okullardaki nitelik düşürüldükçe, öğretmen rekabeti başladıkça, okulların bütçesi azaltıldıkça ister istemez, okul müdürleri de, okullardaki idareciler de bunu paraya çevrilebilir bir şey gibi görüyorlar. Okullara güvenlik personeli gönderilmiyor, yeterli temizlik personeli gönderilmiyor. Onlar da bunu bahane ederek öğrenci başına 40 bin lira, 50 bin lira, 60 bin lira gibi paraları isteyebiliyorlar. Velilerimize açık çağrımızdır: Hiç kimse kayıt parası vermek zorunda değildir. Evine yakın adresine bağlı okulda en nitelikli eğitimi alacaklarının koşulları devlet tarafından sağlanmıştır. Bunun dışında istenenlerin tamamı suçtur. Hiçbir müdür o ya da bu gerekçeyle ya da okul aile birliği, velilerimizden para isteyemez. Bu durumda bizi arayıp, haklarını elde etmeleri konusunda yardım alabilirler."

Kaynak: Haber Merkezi