İzmir'in Alsancak semtinde, İnanç Öktemay (44) ve Özge Ceren Deniz (23) su birikintisine bastıktan sonra elektrik akımına kapılıp hayatını kaybetti. Yaşanan vahim olay kamuoyunda ciddi tepkilere yol açarken, Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu da konuya ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Elektrik üretiminden, dağıtımına kamulaştırma tekelininn tekrar kurulması gerektiği vurgulanan açıklamada, "Kalıcı çözümü için üretimden, dağıtıma kadar tüm süreçleri yönetecek dikey entegre bir kamu tekeli yeniden kurulmalıdır. Geçiş sürecinde ise kamu kaynaklarının sonu belirsiz bir biçimde özel sektöre kaynak transfer edilmesi yerine kamulaştırma işlemlerini yürütecek Kamulaştırma İdaresi Başkanlığı kurulmalıdır" dedi. 

'ÖNLEM ALINMAZSA BENZER FACİALARIN YAŞANMASI KAÇINILMAZ'

Şube tarafından yazılı açıklamada öncelikle Özge Ceren Deniz ve İnanç Öktemay’ın yakınlarına başsağlığı dilendi. Önlem alınmaması durumunda benzer faciaların yaşanılmasının kaçınılmaz olduğu ifade edilirken, "

Alsancak`ta yaşanan facia, elektrik şebekesinde su taşkınlarına karşı alınması gereken önlemlerin ihmal edildiğini ortaya çıkarmıştır. Kasım 2023`de deniz suyunun yükselmesiyle yaşanan taşkın nedeniyle bölgeye bir süre elektrik verilememişti. Deniz taşması sonucu çok sayıda trafo merkezi su altında kalmış, bazı sokaklara günlerce enerji verilememişti. Özelleştirme sonrası ilimizdeki elektrik şebekesini devralan GDZ Elektrik Dağıtım AŞ, bölgeyi yeraltı kablolarını bir süre yer üstüne taşıyarak enerjilendirebildi. O dönem trafo merkezleriyle dağıtım panoları, dağıtım panoları ile binalar arasındaki besleme kablolarına yapılan ekler incelenmelidir. Bölgede acilen varsa uygun olmayan kabloların değiştirilmesi ve taşkında hasar alan trafo merkezleri ile dağıtım panoların yenilenmesi için çalışma başlatılmalıdır. Olay sonrası sahaya giden EMO İzmir Şubesi`nin oluşturduğu teknik heyetinin ilk tespitlerine göre, olayın gerçekleştiği sokakta trafo merkezlerinden dağıtım panosuna giden kablolarda izolasyon hatası olduğu belirlenmiştir. Bu izolasyon hatasından kaynaklı olarak suyla temas eden iki yurttaşımızın hayatını kaybettiği düşünülmektedir. Türkiye Elektrik Dağıtım AŞ (TEDAŞ) ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu`nu (EPDK) acilen bölgedeki eksikleri tespit ederek, gidermek için göreve çağırıyoruz. Kasım 2023`de yaşanan taşkının ardından yaptığımız uyarılara rağmen önlem alınmaması nedeniyle yaşanan facianın bir daha yaşanmaması için tüm kamu kurumlarını göreve davet ederek, gerekli teknik desteği vermeye hazır olduğumuzu vurgularız.  " ifadeleri kullanıldı. 

'Kamulaştırma İdaresi Başkanlığı kurulmalı'

"Elektrik dağıtım şirketlerinin kullandığı altyapı kamu malı, verdikleri hizmet de kamu hizmetidir" sözlerini kullanan şube yönetim kurulu üyeleri açıklamasına şöyle devam etti; 

"

Elektrik dağıtım şirketlerinin kullandığı altyapı kamu malı, verdikleri hizmet de kamu hizmetidir. Dağıtım şirketleri görev sürelerinin sonunda kamuya devretmeleri gereken elektrik şebekesini günün teknolojisine göre yenilemek zorundadır. Tüm dünyada dağıtım şebekelerinde dijitalleşme çalışmaları yapılırken, ülkemizde ise can ve mal güvenliğini tehlikeye sokacak şekilde geriye gidilmesi kabul edilemez. Dağıtım şirketleri elektrik enerjisini kaliteli, güvenli ve sürekli bir şekilde ulaştırılmasından sorumludur. Odamızın hesaplamalarına göre, 4 kişilik bir ailenin asgari yaşam standartlarını için aylık 230 kWh enerji tüketmesi öngörülmektedir. Bu tüketimin aylık faturası 1 Temmuz 2024 itibariyle 476.6 TL`dir. Ortalama faturanın yüzde 66`sı yani 314 TL`si dağıtım bedeli adı altından bu şirketlere aktarılmaktadır.  Son elektrik zamları ile birlikte bu kadar yüksek oranda kamu kaynağının dağıtım şirketlerine aktarılmasına rağmen maliyeti düşük tutmak için sahada yeterli yatırımı yapmayan ve İzmir`de dün yaşanan şiddetli yağışlar sonrasında da görüldüğü üzere halkımızın can ve mal güvenliğini tehlikeye atan bu şirketlerin acilen idari ve mali yönden denetlenmesi gerekir. Geçtiğimiz ay Diyarbakır ve Mardin illerini etkileyen yangında 15 yurttaşımız hayatını kaybetmişti. Çınar Cumhuriyet Başsavcılığı`nın ön raporunda yangının "elektrik kaynaklı" olduğu tespit edilmişti. Şebeke sorunlarının, aşırı sıcaklarda yangına, yağışlarda ise "elektrik kaçağına" neden olması normal kabul edilmemelidir. Özelleştirme sonrası dağıtım şirketlerindeki teknik yeterlilik büyük oranda azalmış, deneyimli kadrolar uzaklaştırılmış, maliyet düşürmek için hizmetlerin çoğu taşeron firmalara devredilmiştir.  Kaderine terk edilen elektrik şebekesinde teknik denetim eksiklikleri olduğuna vurgu yaparak, kamuoyunu uyarıyoruz. Kalıcı çözüm için üretimden, dağıtıma kadar tüm süreçleri yönetecek dikey entegre bir kamu tekeli yeniden kurulmalıdır. Geçiş sürecinde ise kamu kaynaklarının sonu belirsiz bir biçimde özel sektöre kaynak transfer edilmesi yerine kamulaştırma işlemlerini yürütecek Kamulaştırma İdaresi Başkanlığı kurulmalıdır.

." 

Kaynak: HABER MERKEZİ