Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Kasım 2024 enflasyon verilerine göre, gıda fiyatlarındaki yıllık artış oranı yüzde 48,5 olarak kaydedildi. Ancak, bu veriler dar gelirli vatandaşlar için oldukça farklı bir anlam taşıyor. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Araştırma Merkezi’nin (DİSK-AR) yaptığı hesaplamalara göre, en düşük gelir grubundaki haneler, bu oranı neredeyse iki kat daha fazla hissediyor. Bu durum, toplumun alt kesimlerinin ekonomiden nasıl farklı etkilendiğini gözler önüne seriyor.
Dar gelirlinin hissettiği gıda enflasyonu iki kat fazla
DİSK-AR tarafından yayımlanan "Yoksulun enflasyonu daha da yüksek!" başlıklı rapor, resmi verilere dayalı olarak yapılan tespitleri içeriyor. TÜİK’in verilerine göre, Kasım 2024 itibarıyla yıllık gıda enflasyonu yüzde 48,57 olarak belirlenmişken, dar gelirli kesim için bu oran yüzde 86,2’ye kadar çıkmış durumda. Emeklilerde ise gıda enflasyonu yüzde 67, düşük gelirli ikinci yüzde 20’lik grup içinse bu oran yüzde 67,8. Bu veriler, enflasyonun toplumsal sınıflara göre nasıl farklı şekilde hissedildiğini net bir şekilde ortaya koyuyor.
Zengin ve yoksul arasındaki enflasyon farkı
TÜİK verilerine göre yoksul kesimler, zengin kesimlere göre çok daha yüksek gıda fiyatlarıyla karşı karşıya. Yüksek gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 34,1 ile düşük gelirli gruplardan çok daha az. Örneğin, en yüksek gelir grubundaki bireyler, gıda fiyatlarındaki artışı yüzde 34,1 oranında hissederken, en düşük gelir grubundaki vatandaşlar bu oranı yüzde 86,2 olarak yaşıyor. Bu durum, toplumda enflasyon farklarının ne kadar derinleştiğini gösteriyor.
Enflasyon verilerinin şeffaflığı tartışılıyor
TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranları, bazı çevreler tarafından şüpheli olarak değerlendirilmekte. 2022 yılından bu yana TÜİK, madde fiyat listesini açıklamıyor ve bu durum şeffaflık konusunda eleştirilere yol açıyor. DİSK, TÜİK’e karşı açtığı davayı kazanmasına rağmen, kurum yargı kararını uygulamıyor ve madde fiyatlarını gizlemeye devam ediyor. Bu, enflasyon hesaplamaları için kullanılan temel verilerin kamuoyu ile paylaşılmaması anlamına geliyor.
Kasım 2024’te en yüksek artış eğitimde
Kasım 2024 verilerine göre, TÜİK’in açıkladığı Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 47,09 artış gösterdi. Bu dönemde en yüksek fiyat artışı eğitim alanında gerçekleşti. Eğitim harcamalarındaki yıllık artış oranı yüzde 92,5 olarak kaydedilirken, ikinci sırada ise konut yer aldı. Konut harcamaları yıllık yüzde 74,45 oranında arttı. Üçüncü sırada ise lokanta ve oteller yer aldı, bu harcama grubundaki artış ise yüzde 60 oldu.
Gıda fiyatları ve enflasyon arasındaki fark
2005 yılındaki enflasyon verileriyle karşılaştırıldığında, gıda fiyatları ile genel TÜFE arasındaki fark giderek açılmakta. Kasım 2005’te gıda fiyatları, TÜFE ile benzer bir artış gösterirken, 2024 yılı itibarıyla gıda fiyatları endeksi, TÜFE’yi 1135 puan geride bırakmış durumda. Bu, gıda fiyatlarındaki artışın, genel enflasyondan çok daha hızlı olduğunu gösteriyor.
TÜİK’in verilerinin eksikliği
TÜİK’in verilerine dair eleştiriler, sadece gıda enflasyonu ile sınırlı kalmıyor. Hissedilen enflasyon konusunda da TÜİK’in bir açıklama yapmaması, birçok kişi tarafından eksik bir yaklaşım olarak görülüyor. Uluslararası kuruluşlar, halkın hissettiği enflasyonu düzenli olarak yayımlarken, TÜİK bu veriyi paylaşmıyor. DİSK, TÜİK’in halkın algıladığı enflasyonu da açıkladığı takdirde, enflasyon verilerinin daha doğru ve şeffaf olacağını savunuyor.