Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi'nde Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Mezuniyet Töreni'nde konuştu.
Erdoğan, "Öğrencilerimizin ve ailelerimizin heyecanına sevincine şahitlik etmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Başta dereceye giren kardeşlerim olmak üzere 2023-24 akademik yılını başarıyla tamamlayan tüm evlatlarımızı ayrı ayrı tebrik ediyorum. Eğitim hayatınız boyunca gerek mesleki olarak gerekse diğer hususlarda size destek olan hocalarımıza, komutanlarımıza emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.
Bugün 774 erkek, 82 kadın, 12 misafir olmak üzere toplam 868 subay ile 3034 erkek, 215 kadın astsubay öğrencimizi akademimizden mezun etmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Böylece farklı branş, uyruk ve rütbelerde toplam 4117 evladımızı yeni görev yerlerine uğurluyoruz. Bugüne kadar 691 subay, 28 bin 878 astsubayımız jandarmaya, 391 subay 1116 astsubayımız ise Sahil Güvenlik teşkilatımıza katıldı. Dost ve müttefik ülkelerden gelen 75 uluslararası öğrencimiz akademideki eğitimlerini başarıyla tamamlayarak ülkelerine döndü. Aynı zamanda ülkemizin fahri elçisi olan bu kardeşlerimizin eğitimleri ile temaruz ettiklerini ve çok iyi yerlere geldiklerini görüyoruz" dedi.
'OMUZLARINIZDA ŞANLI BİR TARİHİN YÜKÜ VAR'
Erdoğan, bugün mezun olanlarla birlikte jandarma ve Sahil Güvenlik teşkilatının daha da güçleneceğine inandığını vurgulayarak şöyle devam etti:
"İnşallah her biriniz, bugün burada olduğu gibi ailenizin ve milletimizin iftihar kaynağı olmaya devam edeceksiniz. Jandarma ve Sahil Güvenliğimiz, gerçekten ağır bir sorumluluğu yerine getiriyor. Her biriniz millet adına, memleket adına özel bir görevi kutsal bir görevi icra ediyorsunuz. Şunu hiçbir zaman unutmayın değerli kardeşlerim; omuzlarınızda sizleri görünce ellerini semaya açan, dua eden kalbi huzur dolan aziz milletimizin emaneti var. Omuzlarınızda mazlum ve mahsun gönüllerin ağırlığı var. Omuzlarınızda şanlı bir tarihin, aydınlık bir geleceğin yükü var.
Sıradan bir mesleğin değil; yükü ağır, vebali ağır, mesuliyeti ağır bir vatan görevinin neferlerisiniz. Her biriniz vatanı, milleti, bayrağı ve ezanı için gözünü kırpmayan kahraman bir milletin evlatlarısınız. Siz; uğruna bin yıldır nice canlar verilen bu aziz vatanın, yıldızlaşan millet aşkının, destanlaşan devlet şuurunun asil temsilcilerisiniz. Her birinizi tebrik ediyorum. Tek tek alınlarınızdan öpüyorum. Rabbime bu ülkeye, bu millete sizler gibi yüreği vatan aşkıyla dolu gençler verdiği için sonsuz hamd ediyorum."
'HUKUKUN DIŞINA ÇIKANIN GÖZÜNÜN YAŞINA BAKMAYIZ'
Erdoğan, Türkiye bugün tüm dünyada cesur ve vicdanlı bir duruş sergileyebiliyorsa bunun en önemli sebebinin son 22 yılda güvenlik alanında yakaladığı başarılar olduğuna dikkat çekerek, "Tam 40 yıldır milletimizin başına bela eden bölücü terör örgütüne karşı mücadelede tarihi kazanımlar elde ettik. Son olarak dün kırmızı kategorideki bir caniden de döktüğü bütün kanların hesabını sorduk. Bundan geriye gidişi kesinlikle söz konusu olmayacak. Terörü ülkemiz için bir tehdit kaynağı olmaktan çıkarana kadar azim ve kararlılıkla mücadelemizi sürdüreceğiz.
Bizim hukuka, kanuna riayet eden hiç kimseyle sorunumuz yok ama hukukun dışına çıkanın, kendini devletten, kamu otoritesinden üstün görenin de gözünün yaşına bakmayız. Vatandaşlarımızın canına, malına, namusuna, huzuruna kast edenlere kesinlikle müsamaha göstermeyiz. Mafyaymış, çeteymiş, insan kaçakçısıymış, teröristmiş, şehir eşkıyasıymış bunların hiçbirine aman vermeyeceğiz.
Emniyetimizin, jandarmamızın, Sahil Güvenliğimizin yakın işbirliği sayesinde suçun her çeşidi ile mücadelede son dönemde önemli mesafede kat ettik. İnşallah bunu çok daha iyileri taşıyacağız. Cezasızlık algısının, 'yapanın yanına kar kalıyor' algısının toplumda yerleşmesine hiçbir surette müsaade edemeyiz" diye konuştu.
'MİLLETİMİZ HUZUR VE GÜVEN İÇİNDE OLURSA DEVLETİMİZ DE GÜÇLÜ OLUR'
Erdoğan, "Sizden isteğim; vatandaşa hiçbir zaman 'Devlet nerede?' diye feryat ettirmemenizdir. Zor anında, dar anında, tehdit altında olduğu anda hızla vatandaşın yanında olduğu anda elinden tutacak devletinin gücünü hissettireceksiniz.
Bu millet bizim. Bu ülke hepimizin. İnsanımızın derdiyle dertlenecek, görev yaptığınız her yerde vatandaşla hemhal olacaksınız. Milletimiz huzur ve güven içinde olursa devletimiz de güçlü olur. Bu mücadelede size çok büyük sorumluluklar düşüyor. Bugünden itibaren vatan topraklarının her karışında, sarp dağlarda, puslu havalarda, fırtınalı denizlerde görev yapacaksınız. Kardeşliğimize, istiklalimize pusu kuran hain emellere sıradağlar gibi karşı duracaksınız. Sizden zalime Yavuz, mazluma Yunus olmanızı bekliyorum.
Vatanımızın güvenliğini emanet ettiğimiz siz kahraman jandarmalarımızdan ve Sahil Güvenlik personelimizden hangi şart altında olursa olsun sorumluluklarınızı en güzel şekilde yapmanızı istiyorum. Her birinize güveniyorum. Bugün nasıl ailelerinizin ve komutanlarınızın yüzünü ağartıyorsanız inşallah başarılarınızla da milletimizin güven kaynağı olacaksınız.
Şunu hiçbir zaman unutmayalım; biz 'tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet' aşkıyla geleceğe yürüyeceğiz. Gazi Mustafa Kemal’in Çanakkale’de, Kocatepe’de Mehmetimizle verdiği o mücadelenin devamı, inanıyorum ki sizler olacaksınız" dedi.