ÖMER CEYLAN - Genç yaşına rağmen gazetecilik ve siyasette önemli tecrübeler edinen Uzun, sabahın erken saatlerinde kahvesini demleyerek güne başlayan bir belediye başkanı… Her gün belediyeye gelmeden önce kahvesini yudumlayarak günün temposuna hazırlanıyor. Narlıdere’nin dört bir yanında vatandaşlarla iç içe olmayı, onlarla sohbet etmeyi ve onların dertlerine çözüm üretmeyi görev biliyor. “Programımız yoksa mutlaka çarşıya pazara çıkarız,” diyor. Onun için belediyecilik, sadece bir yönetim görevi değil, aynı zamanda halkın nabzını tutmak, ilçeyi daha yaşanabilir bir yer haline getirmek demek. Peki, Narlıdere Belediye Başkanı Erman Uzun’un günlük yaşamı nasıl geçiyor? Hangi değerlere önem veriyor? Geçmişte ne gibi zorluklar yaşadı? Hangi isimlerden ilham aldı? İşte tüm detaylarıyla Erman Uzun’un hayatı ve belediye başkanlığı süreci...
Gün içinde neler yapıyorsunuz?
Sabah güne uyandıktan sonra ilk işim kahvemi demlemek olur. Önce kahvemi demliyorum, sonra hazırlanıyorum. İlk işimiz zaten eğer dışarıda bir işimiz yoksa mutlaka belediyeye gelmek oluyor. Belediyeye geldikten sonra rutin olarak başkan yardımcılarımızla bir araya geliyoruz ve günlük gündemimizi değerlendiriyoruz. Ardından programımıza göre dışarıda bir program varsa oraya gidiyoruz. Programımız yoksa mutlaka çarşıya pazara çıkarız ya da burada gelenimiz gidenimiz olur, onlarla ilgileniyoruz. Akşam olduğunda ise kimi zaman dışarıdaki programlara katılıyoruz. Fakat bazen akşamları eve gitmek de oluyor. Elimizden geldiğince insanlarla bir arada olmaya çalışıyoruz.
NARLIDERE’NİN ESKİ HALİNİ BİLENLERDENİM
Çocukluğunuz nasıl geçti başkanım?
Benim, babam da annemde emekli insanlar. Çocukluğumun tamamı Narlıdere'de geçti. İlkokul, ortaokul, liseyi Narlıdere'de okudum. İlkokulu 12 Eylül İlköğretim Okulu’nda okudum, şu anki adıyla Aziz Sancar İlkokulu. Ortaokul da aynı şekildeydi. Liseyi Narlıdere Mehmet Seyfi Eraltay Lisesi okudum. Üniversiteyi de Ege Üniversitesi’nde okuyunca Narlıdere’den hiç çıkmadım. Narlıdere’nin eski hallerini bilenlerdenim. İyi bir aile birlikteliğimiz vardı, abim bizden uzaktaydı sadece o şehirdışında okuyordu. Çocukluğumda, sabah kalkar, tatilse futbol oynar, akşam yatana kadar futbolla ilgilenirdik. Arkadaşlarımızla sahile gider, bisiklet sürer, bazen de gizli saklı Çatalkaya’ya tırmanırdık. Güvenlik zafiyeti yoktu, insanlar sokaktayken daha rahat olabiliyordu. Belki de son özgür büyüyen jenerasyon bizleriz.
Narlıdere’de en sevdiğiniz yer neresi başkanım?
Narlıdere dört tarafı cennet, çok güzel bir ilçe, mavisi masmavi, yeşili yemyeşil. Ama en huzur bulduğum yerlerden ikisi var: Birincisi Ali Onbaşı Deresi'ni takip eden dere boyu. Gerçekten Türkiye'nin en huzurlu yerlerinden biri. Diğer yer ise sahil bölgesi, sahil evleridir.
“ELEKTRONİK MÜZİK DİNLEMEM”
Hangi tür müzikleri dinlersiniz? Sevdiğiniz bir şarkıcı var mı?
Aslında müzik konusunda kendimi çok kalıplara soktuğumu söyleyemem. Rap müzik de dinlerim, Türk Halk Müziği de, Türk Sanat Müziği de, pop müzik de severim. Her müzik türünde sevdiğim sanatçılar var. Ama birini söylemek, diğerlerine haksızlık olur. Elektronik müzik dinlemem, onun dışında hemen her türü keyifle dinlerim.
Siz de gazetecisiniz. Politikaya girmeden önceki döneminizi özlüyor musunuz?
Özlediğim noktalar var, yok değil. Yaşadığımız her dönemin güzellikleri ve sorumlulukları var. Geçmişte daha rahat bir hayatım vardı, daha az göz önündeydik, sorumluluklarımız daha azdı. Şu anki görevimiz çok onurlu, çok sorumluluk gerektiren bir görev. Bugün daha baskılı bir ortamda yaşamaya başladık ama yine de çok anlamlı bir görevdeyiz. Bazı noktalarda rahat hareket edemiyoruz, zaman zaman arkadaşlarım davet ediyorlar beni, otuz üç yaşındayım. Onlar gayet sosyal bir şekilde hayatlarına devam ederlerken ben ya bürokratik ya diplomatik bir işle meşgulüm. Ya da çarşıda pazarda vatandaşın içindeyim. Bunun onuru, mutluluğu bambaşka, rahat rahat sosyalleşmenin güzelliği de bambaşka. Her dönemin kendine has zorlukları ve güzellikleri var.
İlham kaynaklarınız var mı başkanım?
Evet, ilham aldığım birçok insan var. Her alanda benden iyi benden ileri insanları her zaman takdir etmiş ve ilham almışımdır. Gazetecilik mesleğinden örnek vermek gerekirse, Uğur Mumcu ve Metin Göktepe benim için büyük ilham kaynağıydı. Onlar hakkında okuduklarım ve hayatlarında verdikleri mücadele, bana çok şey kattı. Ayrıca, futbol oynadığım zamanda da da ilham aldığım futbolcular oldu. Ancak siyaset dışında, en büyük ilham kaynağımız elbette Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Çoğu insanın mucize diyebileceği şeyleri başardı. Onun büyük fedakarlıkları ve başarıları bizlere motivasyon kaynağı oluyor.
“KEDİNİN KARİZMASI BAŞKA”
Kedileri mi yoksa köpekleri mi daha çok seviyorsunuz?
Bu benim en kararsız kaldığım konulardan bir tanesi, kararsızım çünkü kedilerin ve köpeklerin farklı güzellikleri var. Her ikisini de çok seviyorum ama kedinin karizması bambaşka. Hayvanlar gerçekten büyük dost.
Haksızlığa uğradığınızı düşünüyor musunuz?
Evet, haksızlığa uğradığımı düşündüm. Defalarca haksızlığa uğradığım oldu. Örneğin, büyük bir medya kuruluşunun sınavlarına girmiştim, yazılı bir sınavdı. Bu medya kuruluşunun sınavını rahat rahat atlattım. Herhalde en yüksek alan ben olurum diye düşünürken, puanımın hesaplanmadığını söylemiştiler bana. Neden almadılar bilmiyorum, fakat gazeteci olmak isteyen bir genç olarak büyük bir hayal kırıklığına uğraşmıştım.
Zorlandığınız anlar oldu mu peki?
Türkiye Cumhuriyeti sınırlarında zorlanmayan insan sayısı çok azdır herhalde. Eğitim hayatımız zorluydu, ticari yaşantımız zorluydu, politik yaşamımız yine zorluklarla doluydu, şimdi belediye başkanlığı yapıyoruz herhalde hayatımın en çok zorlandığım dönemini şimdi yaşıyorum. Zorlanmadan bir şey olmuyor, her zaman zorlandığımız anlar olacak.
Bilgisayar oyunlarıyla aranız nasıl?
Genel olarak futbol oyunlarını tercih ediyorum. İyi bir Football Manager oyuncusuyum. Hala oynarım. Şubatta Football Manager2025 çıkacakmış galiba onu da edineceğim. Evde vaktim kaldığında, yatmadan önce bir iki saat oyun oynamaktan keyif alıyorum. Playstation da ise iyi bir PES oynayıcısıydım da şimdi yeni oyunlar sarmıyor, yenilgiye de pek tahammülüm yok. Genelde kaçıyorum.
Başkanım mizacınız dışarıdan sert duruyor, fakat öyle değil?
Annemle, babama çekmişim bu konuda. İkisi de dışarıdan sert mizaçlı insanlar ama çok cana yakındırlar. Bana oldu olası bu yorum geliyor, tanıyanlar sert olmadığımı bilirler.
BAŞKANIN EN’LERİ
EN SEVDİĞİNİZ YEMEK?
Barbunya
EN SEVDİĞİNİZ FİLM?
En çok iz bırakan film, çocukluk travmam olan “Yeşil Yol”
EN KORKTUĞUNUZ ŞEY?
Başarısızlık
EN SEVDİĞİNİZ YER?
Narlıdere
SAHİP OLDUĞUNUZ EN DEĞERLİ ŞEY?
Tabi ki ailem.
EN MUTLU OLDUĞUNUZ AN?
Yeğenimin doğduğu gün.
EN SEVDİĞİNİZ KİTAP?
Fareler ve İnsanlar
