Esat Oktay Yıldıran, 12 Eylül Darbesi sonrasında Diyarbakır Cezaevi’nde iç güvenlik komutanı olarak görev yapan ve Kürt siyasetçiler başta olmak üzere binlerce tutukluya işkence yaptığı iddia edilen bir Türk askeriydi. 1988 yılında İstanbul’da bir otobüste uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti. Yıldıran’ın ismi, son günlerde İzmir’in Buca ilçesinde bir okula verilmesiyle gündeme geldi. Bu karara tepki gösterenler, Yıldıran’ın işkenceci bir katil olduğunu ve bir okula adının verilemeyeceğini savundu. Peki, Esat Oktay Yıldıran kimdir, nerelidir, neden bu kadar tartışmalı bir isimdir? İşte, Esat Oktay Yıldıran’ın hayatı ve yaptıklarıyla ilgili bilgiler.

Askeri Kariyeri

Esat Oktay Yıldıran, 15 Şubat 1949 tarihinde doğdu. 1970 yılında Kara Harp Okulu’ndan piyade teğmen olarak mezun oldu. 1974 yılında Kıbrıs Barış Harekâtı’na katıldı1. 12 Eylül Darbesi sonrasında ise Diyarbakır Cezaevi’ne atandı. Burada 24 Şubat 1981’den 1983’e kadar yüzbaşı rütbesiyle güvenlik amiri olarak görev yaptı2. Diyarbakır Cezaevi, o dönemde PKK’ya karşı yürütülen operasyonlarda yakalanan binlerce Kürt siyasi tutuklunun bulunduğu bir yerdi. Yıldıran, cezaevindeki tutuklulara uyguladığı işkence yöntemleriyle tanındı. Tutuklulara elektrik vermek, copla dövmek, tırnak sökmek, cinsel tacizde bulunmak, köpek saldırtmak, idrar ve dışkı yedirmek gibi işkenceler yaptığı iddia edildi345. Yıldıran’ın işkence yaptığı isimler arasında Ahmet Türk, Celal Paydaş, Mustafa Çakmak, Orhan Miroğlu, Selim Çürükkaya, Şükrü Gülmüş, Nurettin Yılmaz ve Gültan Kışanak gibi Kürt siyasetçiler de vardı6. Ayrıca, cezaevinde PKK’nın kurucularından Kemal Pir, Mehmet Hayri Durmuş, Mazlum Doğan gibi isimler de öldü7. Yıldıran’ın işkencelerine dayanamayan bazı tutuklular ise kendilerini yakarak ya da asarak intihar etti8. Yıldıran hakkında şikayetler olmasına rağmen hiçbir soruşturma veya dava açılmadı.

Suikasti ve Sonrası

Yıldıran, Diyarbakır Cezaevi’ndeki görevinin ardından İstanbul’a tayin edildi. İstanbul 23. Piyade Tümeni’nde binbaşı rütbesiyle tabur komutanı olarak görev yaptı. 22 Ekim 1988 tarihinde ise eşi ve iki çocuğuyla birlikte Ümraniye’nin Sarıgazi semtindeki askeri lojmanların önündeki duraktan bir halk otobüsüne bindi. Aynı duraktan otobüse binen iki kişi, Yıldıran’ın oturduğu koltuğun arkasındaki sıraya geçti. Otobüs Kısıklı Meydanı’ndaki durağa geldiğinde durdu ve kapıların açıldığı sırada saldırganlardan biri ateş açtı. Arkasından açılan ateş sonucu mermilerden ikisi Yıldıran’ın boynuna ve sırtına isabet etti. Bir mermi de otobüste bulunan yolculardan birine geldi. Ateş açan iki saldırgan otobüsten inip kaçtı. Yıldıran ve vurulan diğer yolcu hastaneye götürüldü. Yıldıran kurtarılamadı ve hayatını kaybetti. Yıldıran’ın öldürülmesini PKK üstlendi. PKK’nın kurucularından "Laz Kemal" kod adlı Kemal Pir’in vasiyeti üzerine Yıldıran’ın öldürüldüğü iddia edildi. Yıldıran’ın cenazesi Edirnekapı Şehitliği’ne defnedildi.

Kaynak: haber merkezi