Fes, adına yazılan birçok hikaye ve tartışma ile tarih sahnesindeki yerini alıyor. Batı dillerinde 'fès, fez' gibi farklı isimlerle de anılan bu başlık, aslında nereden çıktığı ve kimin olduğu konusunda birçok farklı teoriye sahip. Hadi gelin, bu gizemli başlığın izini sürerken, moda dünyasının bu eşsiz parçasının hikayesini birlikte keşfedelim. Peki, Hep Osmanlı'yı Temsil Ettiğini Düşündüğümüz Fes Bir Devlet Simgesi mi ve Aslında Kime Ait?
Fes: Osmanlı'dan Modern Dünyaya
Günümüzde Osmanlı Devleti'nin sembollerinden biri olarak kabul ettiğimiz fesin bizdeki tarihi için çok olmasa da biraz geriye gitmemiz gerekir. Yapılan araştırmalara göre Türkler fesle 16. yüzyılda Cezayirli denizciler vasıtasıyla tanışır.
Yeniçeri Ocağı ve Fes
Fesin resmi bir başlık olarak kabul edilmesi ise Yeniçeri Ocağı'nın kaldırılması sonrasına rastlar. Bu başlık, Serasker Hüsrev Paşa vesilesiyle Osmanlı'ya getirilir ve II. Mahmud'un isteğiyle resmi başlık olarak kabul edilir. Böylece fes Yeniçeri'lerden sonra kurulan yeni ordunun, Asâkir-i Mansûre-i Muhammediyye'nin de resmi başlığı olur.
Fes ve Cumhuriyet Dönemi
1925'te Cumhuriyet'in kıyafet devriminden sonra çıkan özel bir kanunla yasaklanarak en azından bizim topraklarımız için geçmişin romantik bir simgesi olarak kalır fes. Laf aramızda, en çok da yasaklayana yakışmış öyle değil mi?
Fes'in Kökenleri ve Anlamı
Evliya Çelebi'ye göre fes ismini Fas'ın Fes şehrinden alıyor ve Anadolu'nun Frig külahıyla oldukça benzerlik taşıyor. Yani Rum ve Macar işi değildir ve Akdeniz'in ortak serpuşudur (şapkasıdır). Ayrıca dine ve âdete de aykırı değildir.
Fes: Günümüzde ve Dün
Günümüzde ise fesin kullanımı git gide azalsa da hala Mısır, Endonezya, Malezya gibi bazı ülkelerde kullanılmaya devam ediyor.