Hırvatistan’da cumhurbaşkanı seçimi sonuçlandı. Sosyal Demokrat Partinin desteklediği mevcut Cumhurbaşkanı Zoran Milanovic, ikinci turda aldığı yüzde 74,66’lık oy oranıyla bir kez daha bu göreve seçildi. Devlet Seçim Komisyonu, sandıkların yüzde 99’undan fazlasının sayıldığını ve Milanovic’in rakibi Dragan Primorac’ı geride bıraktığını açıkladı.
Zafer konuşmasında halkın güvenine vurgu yaptı
Zaferinin ardından destekçilerine seslenen Milanovic, bu başarının son beş yıldaki çalışmalarının bir onayı olduğunu belirtti. Milanovic, “Bu zafer, halkın bana duyduğu güvenin bir yansımasıdır. Aynı zamanda devlet meselelerini ciddiye almaları gerekenlere halkın güçlü bir mesajıdır” dedi.
Milanovic konuşmasında anayasal görevlerine bağlı kalacağını belirterek, “Yetki değil, görev istiyorum. Anayasa bana eşit bir şekilde hareket etmeyi emrediyor. Dış politika ve güvenlik konularında işbirliği şart” ifadelerini kullandı.
Avrupa fonlarının önemine dikkat çekti
Milanovic, Avrupa Birliği fonlarının sonsuza kadar devam etmeyeceğine dikkat çekerek, bu kaynakların verimli kullanılması gerektiğini söyledi. Ayrıca Başbakan Andrej Plenkovic ile işbirliği mesajı vererek, “Hayalini kurduğumuz Hırvatistan için birlikte konuşmamız gerekecek” dedi.
Rakibi Primorac: "Farklı bir vizyon sundum"
İktidardaki merkez sağ Hırvat Demokrat Birliğinin adayı ve eski Eğitim Bakanı Dragan Primorac, seçim sonuçlarının ardından yaptığı açıklamada demokratik sürece saygı duyduğunu ifade etti. Primorac, “Daha iyi ve gururlu bir Hırvatistan vizyonu sundum. Ancak vatandaşlar kararlarını verdi” dedi.
Primorac, kampanya sürecinde destek veren Başbakan Plenkovic’e ve seçmenlerine teşekkür ederek, “Onur, ahlak ve gurur gibi değerler benim için her şeyden önce gelir. Ancak halk farklı bir tercihte bulundu ve buna saygı duymalıyız” şeklinde konuştu.
Milanovic’in zaferi Avrupa’da yankı buldu
Milanovic’in seçim zaferi, sadece Hırvatistan’da değil, Avrupa genelinde de dikkat çekti. Yeniden seçilen liderin önümüzdeki dönemde izleyeceği politikalar ve özellikle dış ilişkilerdeki tutumu, Hırvatistan’ın uluslararası sahnede konumunu etkileyecek.
