9 Eylül Gazetesi'nden Mert Yasin Alpdündar'ın haberine göre; İklim değişikliği ile birlikte İzmir ve Ege Bölgesi’nde de sıcaklıklarda artışlar yaşanmaya başladı. Yaşanan sıcaklık artışı, enerji tüketiminde değişiklik, tarım ve su kaynaklarında stresin artması, halk sağlığının bozulması ve çeşitli afetlere neden oluyor. Konuyla ilgili araştırmalar yapan akademisyenler, İzmir’de ileri süreçlerde sıcaklıkların 4-7 derece arasında artma ihtimalinin olduğunu ifade ederken, sıcaklığın artması ile birlikte ‘su krizi’ yaşanabileceğine dair uyarılarda bulunuyor. 9 Eylül’e açıklamalarda bulunan TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) İzmir Şubesi Başkanı Koray Çetin Önalan, sıcaklıkların artışının en büyük sonuçlarından birinin orman yangınları olduğunu söylerken, ormanlık alanların yok olmasıyla birlikte İzmir’in taşkınlara karşı daha korumasız hale geleceğini vurguladı. Önalan ayrıca İzmir’deki yoğun betonlaşmadan kaynaklı artan sıcaklıkların, kentin merkezinde çok daha yoğun hissedileceğini vurguladı. TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) İzmir Şube Başkanı Dr. Hakan Çakıcı ise sıcaklık artışının yarattığı kuraklığın yanında yağışların beklenen zamanda yağmamasının da İzmir tarımını etkileyeceğini söylerken, ürün deseninin değişeceğini ve ürün kalitesinde düşüşler yaşanacağını belirtti.
İZMİR TAŞKINLARA KARŞI KORUMASIZ HALE GELİYOR
JMO İzmir Şubesi Başkanı Koray Çetin Önalan, “Sıcaklıkların artışının en büyük sonucunu biz bu yıl yaşadık. Orman yangınları. Yüksek kesimlerindeki orman alanlarının yok olmasıyla birlikte İzmir, taşkınlara karşı korumasız hale geliyor. Ağaçlık alanlar selleri engellemede çok büyük bir avantaj ama yok olursa kent, sellere karşı korumasız hale geliyor. Sıcaklık artışının yarattığı en büyük sorunun başında bu geliyor. Karşıyaka’nın üst kesimlerinde çok ciddi orman yangınları ile karşılaştık. Buradaki orman alanlarının yok olmasıyla birlikte kentin o bölümlerinde heyelanlara karşı da korumasız hale geldi” ifadelerini kullandı.
‘BETONLAŞMA HİSSEDİLEN SICAKLIĞI ARTIRIYOR’
“İzmir çok plansız bir kent. 4.5 milyonluk metropol alanını bu kent artık taşımıyor” diyerek sözlerine devam eden Önalan, “İzmir’in altyapısı 1 milyonluk nüfusu kaldırabilecek durumda ama nüfus devamlı olarak artıyor. Kent genişliyor, genişledikçe altyapı yetersiz kalıyor. Atmosferdeki sıcaklık artışıyla birlikte özellikle betonlaşan İzmir, sıcaklığı çok fazla hissediyor. Her yer beton ve ısı adaları oluşmuyor. Bizim kentin içerisinde Kültürpark gibi alanlar oluşturup, sıcaklık artışlarını kente en az şekilde yansıtmaya çalışmalıyız. Her taraf beton olursa 30 derecelik sıcaklıkta hissedilen sıcaklık 43 dereceye yükseliyor” diye vurguladı.
‘ÜRÜN DESENİMİZİ DEĞİŞTİRECEĞİZ’
ZMO İzmir Şube Başkanı Dr. Hakan Çakıcı ise sıcaklık artışını en çok hissedecek bölgelerin başında Güney Ege ve Batı Akdeniz’in geldiğini söylerken, sıcaklık artışı ile birlikte kuraklık ve yağış rejiminde değişikliklerin yaşanabileceğini ifade etti. Çakıcı, “İzmir ortalama 600-700 mm yağış alıyor. Bunun azalması söz konusu. Bunun da beklenen zamanda yağmadığını görüyoruz. Bunun üzerine sulamadan üretilen ürünler etkileniyor. Barajlarda su birikmediği için de sulama da yapılamıyor. Bazı ürünleri ekemiyoruz” diye söyledi. Pamuk, mısır gibi bol su isteyen ürünlerin yetiştirilmesinde sorunların ortaya çıkacağını söyleyen Çakıcı, “Her yıl kuraklığı daha yoğun hissediyoruz. Bunun için önlem alınmalı. Ürün desenlerini değiştireceğiz ya da mevcut suyu dikkatli kullanacağız. Sulama sistemlerini değiştireceğiz ve bunun için çiftçiyi destekleyeceğiz. Yüzey sularını kullanmak için yatırımlar yapılması gerekiyor” dedi.
