İran'ın nükleer programı, 1950'lerde ABD'nin yardımıyla Barış için Atom programının bir parçası olarak başlamıştır. O dönemde, Batılı ülkeler İran’a nükleer enerji sağlama konusunda destek verirken, bu durum 1979'daki İslam Devrimi’ne kadar devam etti. Devrimden sonra, İran hükümeti nükleer programı durdurdu ancak daha düşük bir Batı desteği ile yeniden hayata geçirdi.

Nükleer Tesisler ve Kapasite

İran'ın nükleer altyapısı, çeşitli araştırma merkezleri, uranyum madeni, bir nükleer reaktör ve uranyum zenginleştirme merkezlerini içermektedir. Ülkenin ilk nükleer santrali Buşehr, Mart 2008'de faaliyete geçmesi bekleniyordu; ancak, bu tesis 4 Eylül 2011 itibarıyla devreye alındı. İran’ın nükleer programının kapsamı, sivil amaçlar için nükleer enerji üretimi ile sınırlı gibi görünse de, bu durum uluslararası toplulukta endişelere yol açmaktadır.

Ümit Özdağ’dan Bahçeli’ye Sert Yanıt: 'Kendisi ve MHP İçin Çalışmadı' Ümit Özdağ’dan Bahçeli’ye Sert Yanıt: 'Kendisi ve MHP İçin Çalışmadı'

Uluslararası Toplumun Tepkileri

2008 yılında, Avrupa Birliği Ortak Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Javier Solana, İran hükümetine altı büyük dünya gücünün önerisini içeren bir teşvik paketi sundu. Bu paket, İran'ın sivil nükleer programını geliştirmeye yönelik destek sağlanmasını, yasal olarak geçerli nükleer yakıt kaynağı garantisi verilmesini ve ticaret kolaylıkları içermekteydi. Ancak, İran hükümetinin yanıtı olumsuz oldu. Hükümet sözcüsü Gulamhüseyin İlham, uranyum zenginleştirme işleminin askıya alınmasını içeren bir paketin müzakere edilmeyeceğini vurguladı.

Nükleer Silah İddiaları ve Gerçekler

İran, nükleer silah geliştirmekle suçlanmakta; ancak ülke yetkilileri, nükleer programının tamamen sivil amaçlarla olduğunu iddia ediyor. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA), İran'ın nükleer tesislerini denetlemekte, ancak bu denetimler sıklıkla tartışmalara neden olmaktadır. İran, IAEA'nın denetimlerine işbirliği yapmaya devam etmekle birlikte, bazı tesislerdeki faaliyetlerini gizli tutma çabaları da gözlemlenmektedir.

Son Gelişmeler ve Gelecek Beklentileri

Son günlerde, İran’ın nükleer programı etrafında artan gerilim, İsrail'in İran'a yönelik balistik füze saldırılarıyla daha da tırmandı. ABD'nin İran'a yönelik sert tutumu ve yaptırımlar, nükleer silah geliştirme ihtimali üzerinde baskı oluşturmakta. Ancak, İran'ın bu tür silahlara sahip olup olmadığı kesin olarak kanıtlanmamış durumda.

Kaynak: HABER MERKEZİ