Haber - Utku ÇELİK

Selçuk, İzmir'in en güneyinde yer alan bir ilçe olup turistlerin yoğun ilgi gösterdiği bir açık hava müzesi gibi görünümündedir. Selçuk'un tarihi, M.Ö. 7000'li yıllara, yani Neolitik Dönem'e kadar uzanmaktadır. Efes Antik Kenti'nin kuruluşuyla başlayan bu tarih, M.Ö. 300'lerde Büyük İskender'in generali Lysimakhos tarafından kurulan Efes ile zirveye ulaşır. Efes, Helenistik ve Roma dönemlerinde Doğu ile Batı arasında bir geçiş noktası ve önemli bir liman kenti olarak büyük bir öneme sahipti. Bu döneme ait sur duvarları ve kentin güneyindeki Bülbül Dağı'nda hala ayakta duran kalıntılarıyla göz kamaştırmaktadır.

Selçuk, 1426 yılından sonra Osmanlı hakimiyetine girmiş ve aynı zamanda üç büyük dinin yayılması ve genişlemesinde de önemli bir rol oynamıştır. Hatta eski çağlarda putperestlik dünyasında paganizmin merkezi olarak da anılmıştır.

Tarihi ve kültürel zenginlikleriyle ünlü Selçuk, ziyaretçilerine birçok turistik mekan ve anıt sunmaktadır. Efes Antik Kenti, Artemis Tapınağı, İsa Bey Camii ve St. Jean Bazilikası gibi önemli yapılar, ziyaretçilere geçmişe dair muhteşem bir yolculuk yaşatmaktadır. Ayrıca, Selçuk'un tarihi dokusunu koruyan dar sokakları, geleneksel evleri ve şirin kafeleriyle de büyüleyici bir atmosfere sahiptir.

Selçuk'un kendine özgü lezzetleri de mutlaka denemeye değerdir. Yöresel yemekler arasında özellikle keşkek, boyoz, çöp şiş ve sulu köfte gibi lezzetler öne çıkmaktadır. Ayrıca, ilçenin çevresindeki doğal güzellikler de doğa severler için cazip seçenekler sunmaktadır. Dilek Yarımadası Milli Parkı ve Pamucak Sahili, muhteşem plajları ve doğal yaşam alanlarıyla ziyaretçilerini büyülemektedir. İşte, İzmir Selçuk Gezi Rehberi 2023 Selçuk'ta muhteşem gezilecek yerler

Selçuk gezilecek yerler

Gelin, Selçuk gezilecek yerler listesine bir bakalım:

Artemis Tapınağı

Artemis Tapınağı

Antik dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilen tapınak, kökenleri M.Ö. 7. yüzyıla kadar uzanan bir yapıdır. Bu tapınak, Lydia Kralı Croesus tarafından Bereket Tanrıçası Artemis'e adanmıştır. Tamamen mermerden inşa edilen bu yapı, pazar yeri ve dini bir kurum olarak kullanılmıştır. Ancak M.Ö. 356'da adını ölümsüzleştirmek isteyen bir Yunanlı olan Herostratus tarafından yakılmıştır ve tam da o gece Büyük İskender doğmuştur. Büyük İskender, Anadolu'yu fethettiğinde tapınağın yeniden inşa edilmesini teklif etse de bu teklif reddedilmiştir. Ne yazık ki, bu güçlü ve olağanüstü güzellikteki yapıdan günümüze sadece iki mermer sütun parçası ulaşabilmiştir.

Artemis, Sümer yazıtlarında ilk kez adı geçen ve ardından Homeros'un İliada kitabında bahsedilen bir tanrıçadır. Artemis, Amazon kadınları ve onların liderleri olarak düşünülen bir figür olarak tarihe geçmiştir. Homeros'un anlatısına göre, Artemis erkeklere denk bir yeteneklere sahip olan bir kadındır. Romalılar'daki adı Diana'dır.

Efes Antik Kenti

Efes Antik Kenti

Efes'in tarihi, M.Ö. 7000'li yıllara kadar uzanmaktadır. İlk yerleşim alanı olan Çukuriçi Höyük, bugün Selçuk ilçesinde yer almaktadır. Ancak şehir, M.Ö. 560 yılında Artemis Tapınağı'nın bulunduğu bölgeye taşınmıştır. Efes Antik Kenti, aynı zamanda Çukuriçi Höyük, Ayasuluk Tepesi (Selçuk Kalesi, St. John Bazilikası, İsa Bey Hamamı, İsa Bey Camii, Artemision) ve Meryem Ana Evi gibi yapılarla birlikte UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer almaktadır.

Meryem Ana Evi ve Kilisesi

Meryem Ana Evi ve Kilisesi

Bu kutsal yer, inanışa göre Meryem Ana'nın Aziz Yuhanna ile birlikte son yıllarını geçirdiği düşünülen bir evdir. Bu ev ve çevresinde bulunan kilise, Hristiyanlar tarafından önemli bir hac yeri olarak ziyaret edilmektedir.

Meryem Ana Evi ve Kilisesi-1

Bu kutsal yer, inanışa göre Meryem Ana'nın son evi olduğuna ve Meryem Ana'nın burada vefat ettiğine inanılmaktadır. Ev, sadece Hristiyanlar tarafından değil, Müslümanlar tarafından da büyük bir ilgiyle ziyaret edilmektedir. Buraya gelenler arasında sağlık sorunlarına şifa arayanlar ve adaklarını yerine getirmek isteyenler sıklıkla bulunmaktadır. Bu kutsal mekânda, adaklar sunmak ve dualarını yerine getirmek amacıyla ziyaretçiler mumlar yakmaktadır.

St John (Aziz Yuhanna) Kilisesi ve Mezarı

St John (Aziz Yuhanna) Kilisesi ve Mezarı

M.S. 95 yılında, Hz. İsa'nın 12 havarisinden biri olan St. John (Yuhanna), sürgün edildiği Patmos Adası'nda bulunuyordu. Bu sürgün sırasında, St. John kendi İncili olan Yuhanna İncili'ni yazmaktaydı. Bu esnada, Tanrı kendisine göründü ve ondan gördüklerini yazmasını, aynı zamanda isimlerini saydığı yedi kiliseye göndermesini istedi. Tanrı şöyle buyurdu: "Gördüklerini kitaba yaz ve Ephesos, Smyrna, Pergamon, Thyateira, Sardeis, Philadelphia ve Laodikeia'daki yedi kiliseye gönder."

St. John, serbest bırakıldıktan sonra Efes'e geri dönmüş ve hayatının sonuna kadar burada yaşamıştır. Ömrünün son yıllarını Efes'te geçiren St. John için 3. yüzyılda mezarının üzerine bir Martyrion (Anıt Mezarı) inşa edilmiştir.

Selçuk (Ayasuluk) Kalesi

Selçuk (Ayasuluk) Kalesi

Selçuk (Ayasuluk) Kalesi, Ayasuluk tepesinde yer alıyor.

İsa Bey Camii

İsa Bey Camii

İsa Bey Camii, 1375 yılında Aydınoğlu İsa Bey tarafından inşa ettirilmiştir. Bu cami, Anadolu Beylikleri dönemine ait en eski eserler arasında yer almaktadır.

Yedi Uyuyanlar (Ashab-ı Kehf)

Yedi Uyuyanlar (Ashab-ı Kehf)

Yedi Uyuyanlar (Ashab-ı Kehf), hem Hristiyanlık hem de İslam inancında, yedi gençten oluşan bir grup insanın uyuduğu mağaraya atıfta bulunmaktadır. Ancak Müslüman inancına göre yedi genç Tarsus veya Afşin'deki bir mağarada uyumaktadır. Öte yandan Hristiyanlar ise Selçuk ilçesindeki bu mağarada uyuduklarına inanmaktadır.

 Yedi Uyuyanlar (Ashab-ı Kehf)

Hristiyan inancına göre, yedi Hristiyan genç Roma İmparatoru Gaius Messius Quintus Traianus Decius döneminde (M.S. 201-M.S. 251) tanrılaştırılan imparatora kurban sunmayı reddetti ve bu mağaraya sığındı. İmparator, mağaranın girişine duvar örterek gençleri tutsak etti. Gençler mağarada uyuyakaldılar. Uyandıklarında, gençlerden biri olan Yemliha ekmek almak için dışarı çıktı ve kullandığı paranın geçerli olmadığını ve o günkü imparatorun II. Theodosius (M.S. 401-M.S. 450) olduğunu fark etti. Bu durumda 1 gece değil 200 yıl uyuduklarını anladı. Yemliha mağaraya geri döndü ve arkadaşlarına durumu anlattı. Gençler tekrar uyuyup bir daha uyanmamaya karar verdiler. Bu efsane, Hristiyanlık'ta yeniden dirilme inancının bir kanıtı olarak kabul edilir.

Bizans Su Kemerleri

Ayasuluk tepesindeki kilise ve yerleşim yerlerinin su ihtiyacını karşılamak üzere yapılan kemerler var.

Hamamlar

Selçuk'ta, bilinen yedi eski Türk hamamı bulunmaktadır. Bu hamamlardan en önemlisi, Saadet Hatun Hamamı olarak adlandırılmaktadır ve Aydınoğulları Beyliği soyundan gelen seçkin bir aileye aittir. 16. yüzyıla tarihlenen bu hamam, geleneksel Türk hamamlarının birçok özelliğini bünyesinde barındırmaktadır. Soğuk, ılık ve sıcak olmak üzere üç ayrı bölümden oluşmaktadır. Hamam, aynı zamanda kervansaray ile birlikte (yakınındaki Efes Müzesi'nin konferans salonu olarak kullanılmaktadır) ve Ayasuluk Mescidi ile bir külliye oluşturmaktadır.

Efes Müzesi

Efes Müzesi

Efes Müzesi'nde, Artemis heykeli başta olmak üzere birçok heykel sergilenmektedir. Eros heykelleri, Sokrates başı ve çeşitli mitolojik tanrı heykelleri gibi eserler de koleksiyonun önemli parçaları arasında yer almaktadır.

Şirince

Şirince

Şirince, adı gibi gerçekten şirin bir Rum köyüdür. Eski adı "Tepedeki Efes" olarak bilinen köyün, Aydınoğulları döneminde kurulduğuna inanılmaktadır. 19. yüzyılda Osmanlı yönetimi altındaki bu Rum köyü, 1924'teki mübadele ile terk edilmiş ve Selanik ve çevresinden gelen Türk ailelerine ev sahipliği yapmıştır.

2000'li yılların başında, basın kıyamet haberleriyle sarsılmıştı. Kâhinler, Maya takviminin sonunun 21 Aralık 2012 günü olacağını ve o günün kıyametin kopacağı gün olduğunu iddia ediyorlardı. İnsanlar, o günün ne getireceğini merak ve korkuyla bekliyorlardı. Ancak söylentilere göre, Dünya üzerinde kurtulabilecek birkaç yer vardı ve Şirince de bunlardan biriydi. Sonunda, o gün geldi ve geçti, ancak kıyamet kopmadı. Bununla birlikte, Şirince'nin adı ve ünü hala duyulmaya devam etti.

Şirince, meyve şarapları, karadut suyu ve tarihi evleriyle ünlü bir köydür. Yaban mersini şarabı en popüler olanlarından biri olsa da, böğürtlen, vişne, ahududu, çilek, elma, şeftali, ayva, kavun, nar, kivi gibi birçok farklı şarap çeşidi bulunmaktadır. Bu özellikleriyle Şirince, kendine özgü bir cazibeye sahip bir köydür.

Şirince-1

Şirince'ye ulaştığımızda, ara sokaklarda keyifli bir gezintiye çıktık. Evlerin güzelliklerini daha iyi yakalayabilmek için köyün tepesine doğru tırmandık. St. John Kilisesi'ni ziyaret ettik ve muhteşem manzaralı kafesinde oturup çayımızı yudumladık.

Şirince'ye adım attığımızda, sokak aralarında keyifli bir gezinti yapmak için yola koyulduk. Evlerin göz alıcı güzelliklerini fotoğraflamak için köyün tepelerine doğru ilerledik. Ardından St. John Kilisesi'ni ziyaret ederek, manzaralı kafesinde oturup çaylarımızı yudumladık. Buradan şahane panoramik manzarayı seyrederken, ruhumuz dinlendi ve anın tadını çıkardık.

Şirince – St John Kilisesi

Şirince – St John Kilisesi

Şirince'de bir matematik köyü bulunuyor. Bu yer, çam ve zeytin ağaçlarıyla çevrili ve tamamen bilime adanmış bir alanı kapsıyor. Her yaz, dünyanın dört bir yanından öğrenciler ve profesörler burada bir araya geliyor ve televizyonsuz, gazetesiz, sakin bir monastik yaşam tarzında yoğun matematik çalışmaları yapıyorlar.

Selçuk, ülkemizin en değerli miraslarından biri olmasıyla gerçekten paha biçilmez bir mutluluk sunuyor. Şirince gibi özel bir köye sahip olması, bu bölgenin zenginliklerini daha da artırıyor. Tarihi dokusu, doğal güzellikleri ve matematik köyü gibi benzersiz özellikleriyle Selçuk'un keşfedilmeye değer bir yer olduğunu söylemek mümkün. Ziyaretçiler için unutulmaz bir deneyim sunuyor.

Editör: Utku Çelik