26 Eylül Mezotelyoma Farkındalık Günü kapsamında İzmir’de düzenlenen etkinlikte, İzmir Afet Bilinci, Çevre ve İklim Farkındalığı Derneği (İZ-AFED) Başkanı Servet Ertaş, asbestin çevre ve halk sağlığı üzerindeki etkilerini ele aldı. Asbest maruziyetinin özellikle deprem sonrası yıkımlarla birlikte ciddi bir halk sağlığı riski oluşturduğunu ifade eden Ertaş, yıkımların yönetmeliklere uygun yapılmaması durumunda bunun ikincil bir afete dönüşebileceğine vurgu yaptı.
30 EKİM DEPREMİNDE YIKIMLARIN TEHLİKESİ ARTTI
İZ-AFED Başkanı Ertaş, 30 Ekim 2020 İzmir depremi sonrası yıkılan yaklaşık 2 bin binanın çevre ve halk sağlığı açısından riskli bir süreçle yıkıldığını belirtti. Yıkımların yönetmeliklere uyulmadan, çevre güvenliği sağlanmadan yapılmasının büyük tehlike oluşturduğunu ifade eden Ertaş, bu süreçte asbest tozlarının çevreye yayılma riskinin arttığını belirtti. "Yıkımlar sırasında toz perdesi, güvenlik filesi gibi koruma önlemleri alınmadı. Yıkım firmaları süreci hızlandırmak adına kurallara uymadan işlemlerini gerçekleştirdi," dedi.
BELEDİYE DENETİMLERİ EKSİK KALDI
Ertaş, bina yıkımlarının denetim sorumluluğunun belediyelere ait olduğunu, ancak birçok yıkımın denetlenmediğini belirtti. "Yıkım ruhsatlarını veren belediyeler, çevre ve halk sağlığını korumak adına denetim yapmıyor. Bu durum, yıkımların kara düzen bir şekilde gerçekleşmesine ve halk sağlığının tehlikeye atılmasına yol açıyor," dedi.
ASBESTİN YARATTIĞI KANSER RİSKİ
Etkinlikte konuşan Ertaş, mezotelyoma hastalığının asbest maruziyeti sonucu ortaya çıktığını, özellikle İzmir gibi deprem bölgelerinde yıkımların daha büyük bir halk sağlığı tehdidi oluşturduğunu ifade etti. "Asbestin kullanımı Türkiye’de 2010 yılında yasaklandı, ancak bu madde halen birçok binada bulunuyor. Asbest tozlarının yayılması akciğer zarı kanseri gibi ölümcül hastalıklara yol açıyor," dedi.
BİNA YIKIMLARI YÖNETMELİĞE UYGUN YAPILMALI
Ertaş, bina yıkımlarının çevre ve halk sağlığına zarar vermeden yapılması gerektiğini, ancak İzmir’de yaşanan yıkımların büyük bir kısmında bu kurallara uyulmadığını söyledi. "Yıkımların güvenli bir şekilde yapılması, çevre güvenliği sağlanarak, asbest gibi tehlikeli maddelerin yayılmasının engellenmesi gerekmektedir. Biz, kentsel dönüşüme karşı değiliz; ancak bu dönüşüm, insan sağlığını tehlikeye atacak şekilde yapılmamalı," diye konuştu.
BELEDİYELERE DENETİM ÇAĞRISI
Son olarak Ertaş, tüm belediyelere bina yıkımlarını denetleme çağrısında bulunarak, çevre ve halk sağlığını koruma konusunda daha fazla sorumluluk almalarını istedi.
