9 Eylül Gazetesi'nden Mert Yasin Alpdündar'ın haberine göre; İzmir Valiliği, İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir Ticaret Odası (İZTO), Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO), İzmir Ticaret Borsası (İTB), Ege İhracatçılar Birliği (EİB), Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) ve Ege Genç Sanayici İş İnsanları Derneği’nin katkılarıyla kurulan İzQ İnovasyon ve Girişimcilik Merkezi bünyesindeki İzmir’in ilk ‘Dijital Deneyim Merkezi’ faaliyete geçti. Özellikle eğitim müfredatı ile paralellikler yakalanabilen 7-14 yaşındaki çocuklar ve gençlerin bilim ve inovasyon dünyası ile tanışması sanal, artırılmış gerçeklik uygulamalarının olacağı merkez, İzmir’in ilk dijital deneyim merkezi oldu. Merkezin basın lansmanı İzQ İnovasyon ve Girişimcilik Merkezi’ne gerçekleştirilirken, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Çoştu, İzmir Milli Eğitim İl Müdürü Ömer Yahşi, İzmir Sanayi ve Teknoloji İl Müdür Vekili Yücel Yavuz, Milli Teknoloji Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı Vekili Damla Turan, İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, EİB Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer, ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Sibel Zorlu, EBSO Yönetim Kurulu Üyesi Ateş İlyas Demirkalkan, İZTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Emre Kızılgüneşler, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Barış Karcı ve iş dünyası temsilcileri lansmana katıldı.
‘AR-GE’YE AYRILAN KAYNAK 16 MİLYAR DOLARIN ÜZERİNDE’
Toplantıda konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Çoştu, Türkiye’nin bölgesinde, önemli sanayi altyapısına sahip nadir ülkelerden olduğunu vurguladı. Çoştu, Türkiye’nin teknoloji ülkesi konumuna eriştiğini vurgularken, “Türkiye 104 teknoparkta 10 binden fazla teknoloji firması, yenilik ve teknoloji üretiyor. 1600’den fazla Ar-Ge ve tasarım merkezi, 100 bine yakın Ar-Ge insan kaynağı sanayiye, doğrudan katma değere yönelik Ar-Ge faaliyetlerine imza atıyor. 20 yıl kadar önce 30 binin altında seyreden Ar-Ge insan kaynağımız, bugün 300 binlere ulaştı, 10 kat artıştan bahsediyoruz. Türkiye’nin Ar-Ge’ye ayırdığı kaynaklar bakımından muazzam bir ilerleme söz konusu. Aynı dönemlerde, milli gelirimiz içinde Ar-Ge’ye ayırdığımız kaynağı 1000’de 5’lerden, 100’de 1,42’lere ulaştırmış durumdayız. Rakam olarak 1,5 milyar dolar seviyesinde Ar-Ge’ye kaynak ayırırken, bugün 16 milyar doların üzerine çıkmış durumdayız. Bu performans ile İspanya, İtalya gibi gelişmiş ülkelerin önüne geçmiş durumdayız. Türkiye teknoloji ekosisteminde ve kapasitesinde de önemli bir noktaya ulaşmış durumda. Önümüzde çok daha parlak bir gelecek olduğuna inanıyoruz. Türkiye inşa ettiği kapasitesini kaldıraç olarak kullanmaya hazır” diye konuştu.
‘TÜRKİYE, TEKNOLOJİ MERKEZLERİNDEN BİRİ OLMAYA ADAY’
Çoştu, sözlerini şöyle sürdürdü;
“Bazı öncül alanlarda bunları değerlendirmeye başladık. Bunlardan birisi elektrikli araçlar, TOGG ile bu alana kuvvetli giriş yaptık. Doğru zamanda doğru teknolojilerle bu alanda yer sahibi olmak için önemli bir inisiyatif başlattık. Yine batarya teknolojilerinde, yenilenebilir enerji teknolojilerinde, güneş enerjisi hücrelerinde, çip teknolojisi gibi yenilikçi alanlarda Türkiye’nin önünde önemli fırsatlar olduğuna inanıyoruz. Türkiye, inşa ettiği kapasite ve teknolojinin sunduğu fırsatlarla geleceğin teknoloji merkezlerden bir tanesi olmaya en güçlü adaylardan biri olarak görüyoruz.
‘30 MİLYAR DOLARLIK TEŞVİK MEKANİZMASINI HAYATA GEÇİRİYOR OLACAĞIZ’
“Yakın zamanda Hit 30 Türkiye’nin Yüksek Teknoloji Yatırım Programı diye bir program ilan ettik” diyerek sözlerine devam eden Çoştu, “Bu programda biraz teknoloji alanlarında dünyanın yatırımlarını ülkemize kazandırmak için önemli bir insiyatif başlatmış durumdayız. 2030’a kadar Türkiye tarihinin en yüksek bütçeli teşvik mekanizmasını, 30 milyar dolarlık teşvik mekanizmasını hep beraber hayata geçiriyor olacağız. Mevcut sanayi altyapısı ve mevcut ekonomimizi de dönüşüme sokmamız gerekiyor. Halihazırda inşa ettiğimiz bu kapasiteyi yüksek katma değer üretme yolculuğunda geliştiriyor, dönüştürüyor olmamız lazım. Dijital ve Yeşil dönüşüm dediğimiz ikiz dönüşümü hep beraber gerçekleştiriyor olmamız lazım. Bakanlık olarak birkaç ay evvel hayata geçirdiğimiz iki önemli program bu anlamda ülkemizin gelişimine nitelikli katkı sağlayacak diye umuyoruz. Dijital dönüşüm ve Yeşil dönüşüm destek programlarını birkaç ay önce ekosistemimizin, sanayimizin, ekonomimizin istifadesine sunmuş durumdayız. Yapay zeka gibi yıkıcı teknolojiler önümüzde katma değer üretmek için sayısı kullanım senaryoları üretiyor. Geniş yelpazede katma değer üretme potansiyeli sağlıyor. Sınırsız sayıda girişimciye inovasyon faaliyetine ihtiyacımız var. Girişimcilik faaliyetlerini Türkiye yüzyılının ana itici gücü olarak konumlandırdık” ifadelerini kullandı.
‘2030 YILINA KADAR 100 BİN GİRİŞİM ORTAYA ÇIKARTACAĞIZ’
Çoştu, “2020’den önceki 10 yıllık dönemde girişim sermayesi yatırımları sadece bu yıl ilk 10 ayda gerçekleşti. Türkiye girişimcilik ekosisteminin kabuğunu kırmış durumda. Türkiye, girişimcilik ekosisteminde daha fazlasını yapma potansiyeline sahip. Girişimcilik insan kaynağıyla gerçekleşiyor. Girişimcilik ekosistemimizde hedefimiz ülkeden 2030 yılına kadar 100 bin girişim ortaya çıkartacağız. Türkiye için gerçekçi bir hedef olduğuna inanıyoruz. Çünkü Türkiye muazzam bir genç nüfusa sahip. Dünyada bu avantajımızla rekabet avantajı elde ediyoruz. Bunu çok iyi değerlendirmemiz lazım. İnsan kaynağı geliştirme faaliyetler milli teknoloji hamlesinin kalbinde yer alıyor” diye vurguladı.
‘İZMİR, BÜYÜK POTANSİYEL VAADEDEN ŞEHİRLERİMİZİN BAŞINDA GELİYOR’
İzmir’in girişimcilik ekosisteminde son dönemde elde ettiği başarılar ile çekim merkezi olduğunun altını çizen Çoştu, “İzmir’in bu anlamda çok büyük bir potansiyeli var. Yatırımlar boyutunda İzmir, Türkiye’nin 3’üncü büyük ekosistemine sahip. Son dönemde bunun daha fazla geliştiğine şahit oluyoruz. Sadece girişimcilik boyutunda değil, iş dünyasının farkındalığı bakımından öncü şehirlerinden bir tanesi. İzmir’in melek yatırımcı ağı Türkiye’nin en aktif ağlarının başında geliyor. İzmir iş dünyası, STK, insan kaynağıyla büyük bir potansiyel vadeden şehirlerimizin başında geliyor” dedi.
‘ÇOCUKLARI BİLİM VE İNOVASYON DÜNYASIYLA BULUŞTURACAK’
İzQ Dijital Deneyim Merkezi’nin çocukları, bilim ve inovasyon dünyası ile buluşturacağını ifade eden İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, “Bu merkezde İzmir ve çevre iller başta olmak üzere Türkiye’nin her yerinden geleceğin girişimcileri ve bilim insanları olacak çocuklarımızın doğrudan yaşayacakları ilham verici deneyimlerle ilgi alanlarında bir bilim yolculuğuna çıkmalarını istedik. Dileğimiz bu projenin örnek olması ve benzerlerinin tüm yurda yayılmasıdır. Merkezimizi özellikle çocuklara yönelik planladık. Onları kendi özgün ve yenilikçi fikirlerini geliştirmeye teşvik edebilmek için bir yolculuğa çıkarmayı hedefledik. Bu merkezde hedefimiz eğitime gönül veren kişi ve kuruluşlar, STK’lar ve belediyelerin katkıları il ve ilçe milli eğitim müdürlerimizin desteği ile sosyo-ekonomik açıdan imkanları kısıtlı çocuklarımız da dahil olmak üzere her yıl daha fazla sayıda çocuğumuzun bu eğitimlerden geçmesini sağlamak ve onların içindeki bilim ve teknoloji cevherini ortaya çıkarmaktır” ifadelerini kullandı.
‘TÜM GELİR ÇOCUKLARIN EĞİTİMİNE HARCANACAK’
Özgener, “Kar amacı gütmeyen bu sosyal sorumluluk hareketi ile sağlanan tüm gelir yine binlerce çocuğumuzun eğitimine harcanacaktır. Çünkü gelecekte onların bilim ve teknoloji alanlarında çözümler bulmak için o sınırsız hayal güçlerini kullanmalarını, buluşlar yapmalarını, başarıncaya kadar denemelerini ve gelişmelerini istiyoruz. Bu nedenle, her bir istasyonda mobilite, lojistik ve deniz ticareti, uzay bilimleri, yeni nesil dijital teknolojiler gibi birçok farklı temaları çocukların ilgilerini çekecek şekilde interaktif ekranlar, tabletler, VR gözlükler ve pedagojik yöntemlerle oyunlaştırarak anlatıyor ve bireysel olarak deneyimlemelerini istiyoruz” dedi.