Yağmur KARADAĞ/İzmir Sanayici ve İş İnsanları Derneği (İZSİAD) Başkanı Hüseyin Cengiz, enflasyonla mücadelede izlenmesi gereken yol haritasını, Suriye’de başlayan yeni dönemin İzmir iş dünyası için getirebileceği fırsatları ve dernek olarak 2025 yılında gerçekleştirmeyi planladıkları projelerini 9 Eylül Gazetesi’ne açıkladı.
KENTTE İŞ FIRSATLARININ NASIL YARATILABİLECEĞİ KONUŞULACAK
Suriye’de Heyet Tahrir eş Şam'ın (HTŞ) iktidarı ele geçirmesi ile birlikte başlayan yeni dönemin İzmir iş dünyası için önemli bir fırsat olduğuna dikkat çeken İZSİAD Başkanı Hüseyin Cengiz, “Maalesef yıkılan ve yok olmaya yüz tutmuş bir ülke yeniden ayağa kalkacak. Burada İzmir'in çok da fazla ilgi odağı olmayan ama ciddi bir pazar var. Yine piyasanın sıkıştığı yeni pazarlara ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde üyelerimizle Suriye pazarını buluşturmak için bir çalışma yapıyoruz. Bu açıdan, İzmir iş dünyasına da Suriye'nin kapılarını nasıl açabileceğimize ilişkin olarak Ticaret Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı ile görüşmelerimiz var. Bir ay içerisinde kentimizde Suriye ile İzmir arasında ticaretin nasıl olacağı üzerine bir toplantı planlamayı düşünüyoruz. İş fırsatlarının nasıl yaratılabileceği noktasında önemli çalışmalarda bulunacağız” dedi.
“SIKILAŞTIRILMIŞ PARA POLİTİKASINI DESTEKLİYORUM”
Enflasyonla mücadelede 2025 yılında izlenmesi gereken yol haritası hakkında da değerlendirmelerde bulunan İZSİAD Başkanı Hüseyin Cengiz, “Şu anda yapılan sıkılaştırılmış para politikasını destekliyorum. Para politikasını sıkılaştırırken aynı zamanda mali politikalar ve sosyal politikaların da bununla birlikte yapılması gerektiğine inanıyorum. Özellikle yabancı yatırımcının Türkiye'yi daha güvenilebilir bir liman olarak görebilmesi için vergi adaletinin, toplumsal birliğin sağlanması, insanların kendilerini daha güvende hissedebileceği bir ortam yaratılması gerektiğini düşünüyorum. Ülkenin tekrardan dışarıdan yabancı yatırımcının geldiği gün, katma değerli ürünü de bizim ürettiğimiz gün aslında ayağa kalkabilir. Bir yandan katma değeri yüksek ürüne üretip, inovatif ürünlere daha yakın durup, bir yandan da doğrudan yabancı yatırımcıyı ülkeye alarak ülkeye yeniden bir para girişinin ve sürdürülebilir bir para girişinin yapılması gerektiğine inanıyorum” dedi.
“TALEP DÜŞERSE FABRİKALARIN BACALARI DA TÜTMEZ”
Enflasyonla mücadelede tehlikeli alanın talebi düşürerek enflasyonu düşürme planı olduğunu ifade eden Başkan Cengiz, “Bu durumun doğru olmadığını düşünüyorum. Talep düşmemeli. Zira talebi düşürdüğümüz yerde fabrikaların bacaları da tütmemeye başlayacak. Çarklar yavaşlamaya başlayacak. Ve biliyorum ki bacaların tütmediği gün evlerdeki ocak da tütmeyecek. Bunlar birbirleriyle çok ilgili konular. Fabrikaların kapandığı günlerde işsizlik artmaya başlayacak. Bu durum oldukça tehlikeli. Bu açıdan, iki tarafın birlikte yürüyebileceği, bir yandan üretimin arttırılabileceği ve katma değerli ürünlerin üretebileceği bir yandan da ihracat yapılarak dış açığın düşürülebileceği bir enflasyonla mücadeleden yanayız” diye konuştu.
FİNANSMANA ERİŞİM AÇISINDAN ZORLU BİR YIL OLACAK
2025 yılını finansmana erişim anlamında zor geçeceğini öngördüklerini ifade eden İZSİAD Başkanı Hüseyin Cengiz, “Bu açıdan özellikle dernek üyelerimizin finansmana daha kolay erişimi için birkaç çalışma yapmaya başladık. Bu yıl, Sermaye Piyasası Kurulu ile finansal okuryazarlık ve halk arzı süreçlerini yönetebileceğimiz bir projemiz var. Aynı zamanda Ticaret Bakanlığı ile yaptığımız ön görüşmeler sonucunda önümüzdeki ay, Ticaret Bakanlığı yetkililerinin gelip anlatacağı teşvikler, hibeler ve yeni pazarlara ulaşımla ilgili yeni çalışmalarımız var” dedi.
İZMİR’İN MARKA DEĞERİ İÇİN KIYMETLİ KONGRE
İZSİAD olarak bu yıl gerçekleştirmek istedikleri ana projelerden birinin de Uluslararası İşletme Kongresi olacağını vurgulayan Başkan Hüseyin Cengiz, “Bu kongre daha önceden sadece akademik düzeyde yapılıyordu. Bu yıl bunu İzmir'e taşıdık. Kentimizde ilk defa bir iş dünyası örgütü olarak Yaşar Üniversitesi ile birlikte sanayi ile üniversite iş birliğini de içeren 3 günlük büyük bir kongre olacak. Dışarıdan yaklaşık olarak 400 katılımcının gelmesini bekliyoruz. Hem İzmir'in marka değeri için hem de üyelerimize yine yeni fırsatlar ve buluşmalar sunmak için kıymetli bir çalışma olacak” ifadelerini kullandı.