İzmir Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (İZSU), kentin önemli su kaynakları olarak bilinen göllerin 2024 yılındaki doluluk oranlarını resmi olarak açıkladı. Açıklanan raporda yer alan bilgilere göre, İzmir'deki göllerin hem su seviyeleri hem de su hacimleri geçen yıllara oranla önemli ölçüde artış gösteriyor. Bu durum, kentin potansiyel kuraklık riskini azaltması açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
Tabloda Detaylar
İZSU tarafından paylaşılan tabloda, kentin farklı bölgelerindeki göllerin minimum ve maksimum su seviyeleri ile hacimleri detaylı bir şekilde yer alıyor. Tablo şöyle incelenebilir:
- Kemalpaşa Baraj Gölü: Yılın en düşük döneminde su seviyesi 101 metreden, en yüksek dönemde ise 146 metreye kadar yükseliyor. Gölün minimum hacmi 137 milyon metreküp iken, maksimum hacmi ise 7,7 milyar metreküp seviyesine ulaşıyor. Bu değerler, gölün su tutma kapasitesinin yüksek olduğunu gösteriyor.
- Başdeğirmen Baraj Gölü: Bu gölde minimum su seviyesi 23 metreyken, maksimum seviye 46,63 metre olarak ölçüldü. Yılın farklı dönemlerindeki su hacmi ise 375 bin metreküp ile 8,6 milyon metreküp arasında değişiyor.
- Yayladağ Baraj Gölü: Minimum su seviyesi 11,20 metre, maksimum seviye ise 19,80 metre olarak kaydedildi. Gölün en düşük su hacmi 500 bin metreküp, en yüksek hacmi ise 16,5 milyon metreküp olarak hesaplandı.
- Uçansu Baraj Gölü: Yılın en kurak döneminde su seviyesi 31 metreye kadar iniyor. Yağışların arttığı dönemlerde ise su seviyesi 60,5 metreye kadar yükseliyor. Gölün hacmi de minimum 19,6 milyon metreküp ile maksimum 306,6 milyon metreküp arasında seyrediyor.
- Gölcük Baraj Gölü: Bu gölde minimum su seviyesi 63 metre olarak ölçülürken, maksimum seviye ise 107 metreye ulaştı. Gölün su tutma kapasitesi ise minimum 11,96 milyon metreküp ile maksimum 155,35 milyon metreküp arasında değişiyor.
Olumlu bir gelişme
İZSU yetkilileri, göllerdeki su seviyesi ve hacim artışını olumlu bir gelişme olarak değerlendiriyor. Bu durum, kentin gelecekte yaşanabilecek kuraklık riskine karşı hazırlıklı olunmasına katkı sağlıyor. Yetkililer, su kaynaklarının korunması ve kullanımının bilinçli bir şekilde yapılması gerektiğinin altını çiziyor.