Madencilerin hayatının film yapılmasının güzel olabileceğini söyleyen Koçyiğit, “Ne zaman bir maden kazası haberi duysam kalbim çarpmaya başlıyor. Hepimiz çok zor bir iş yaptıklarını biliyoruz. Helal olsun onlara, iyi ki varlar” dedi.
İl Kültür Müdürlüğü ve Kent Konseyi’nin işbirliği ile düzenlenen ‘Yeşilçam Film Günleri’ kapsamında, 58 yıl önce Zonguldak’ta çekilen ‘Kadın Asla Unutmaz’ filminin yeniden gösterim etkinliği yapıldı. Filmin başrol oyuncularından Hülya Koçyiğit, gösterim kapsamında kente geldi. Valilik binası önünde yapılan gösterim öncesi Türk Sanat Müziği konseri verildi. Koçyiğit, zaman zaman mikrofonu alarak şarkılara eşlik etti. Daha sonra söyleşi yapmak için sahneye çıkan Koçyiğit, hayranlarının sevgi seliyle karşılaştı. Vatandaşlar Koçyiğit’in sahnede olduğu anları kayda alabilmek için birbiriyle yarışırken fotoğraf çektirmek istediler. Koçyiğit’e Vali Yardımcısı Muammer Balcı, 'Devrek Bastonu' hediye etti. Geçen günlerde yaşadığı talihsizlik nedeniyle yürümekte zorlandığını belirten Koçyiğit’e Vali Yardımcısı Balcı bastonu hediye ederken şifa diledi. Koçyiğit istirahat etmek için ayrılırken, etkinlik film gösterimiyle devam etti.
‘NE ZAMAN MADEN KAZASI HABERİ DUYSAM KALBİM ÇARPMAYA BAŞLIYOR’
Yıllar önceki Zonguldak ziyaretinde madencilerle bir araya geldiğini anlatan Koçyiğit, maden kazalarına üzüntü duyduğunu belirterek “O zamanlarda çok rica etmiştim. ‘Ne olur beni madenlere götürün, oradaki işçilere bir selam vermek istiyorum’ diye. Maalesef beni madenlerin derinliklerine indirmediler ama işçilerle birlikte bir öğle yemeği yediğimizi hatırlıyorum. Onlarla sohbet ettiğimi hatırlıyorum. O günden beri, ne zaman bir maden kazası haberi duysam kalbim çarpmaya başlıyor. Hepimiz çok zor bir iş yaptıklarını biliyoruz. Helal olsun onlara, iyi ki varlar" dedi.
MADENCİLERLE İLGİLİ FİLM YAPILMASINI İSTEDİ
Yeni bir film projesi olmadığını belirten Koçyiğit, madencilerin hayatını işleyen film yapılırsa güzel olabileceğini söyledi. Etkinliği değerlendiren Koçyiğit, “Sinemanın gücünü hep birlikte bugün yaşayacağız. 58 yıl önce çekilmiş bir film, bugün yeniden bugünün seyircileriyle buluşacak. Bu benim için olağanüstü bir heyecan ve duygusal bir an. Sinema öyle bir sanat ki, nesiller boyu yok olmadan izlenebiliyor. Türk sineması da böyle; geçmişten günümüze halkımızın iliklerine işlemiş bir sanat. Dün de vardı, bugün de var, yarın da olacak” diye konuştu.