Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), Türkiye Otel Lokanta Dinlenme Yerleri İşçileri Sendikası (TOLEYİS) ve beraberindeki heyet, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla ilk olarak Kazancı Yokuşu’na gelerek karanfil bıraktı. Heyet, daha sonra Taksim Meydanı’na da çelenk bıraktıktan sonra saygı duruşunda bulundu ve İstiklal Marşı’nı okudu.
“BUGÜNE KADAR HİÇBİR CEVAP ALAMADIK”
Kazancı Yokuşu’ndaki anma programı kapsamında TÜRK-İŞ ve TOLEYİS adına açıklama yapan TOLEYİS Sendikası Genel Başkanı Cemail Bakındı, “1 Mayıs’ımızın işçi sınıfının birlik, beraberlik ve dayanışma gününün bir yenisini daha burada kutlamak için gelmiş bulunuyoruz ama ne yazık ki bu kutladığımız yerde 1977 yılında 34 emekçi kardeşimiz katledildi. Her sene gelip onların katillerini ve cinayetlerini sorguluyoruz ancak bugüne kadar hiçbir cevap alamadık. Bugün de onların aziz ruhları önünde saygıyla eğiliyoruz. İşçi sınıfı, 1 Mayıs’ları asla unutmayacak” dedi.
“ARTIK BIÇAK KEMİĞE DAYANDI”
Bakındı, “Bize demokrasiyi, insanca yaşamı, kadınlara modern bir Türkiye’yi, seçme, seçilme hakkı veren ve bugünlere gelmemize vesile olan Ulu Önderimiz Atatürk’ün anıtının önüne çelenk bırakmaktan mutluluk duyuyorum. Kendisini, şehitlerimizi, gazilerimizi ve ebediyete intikal edenleri İstiklal Savaşı’nda ölen bütün şehitlerimizi, Çanakkale’deki şehitlerimizi rahmetle anıyorum.
1 Mayıs, 1886’da Amerika’da sekiz saatlik taleple başlayan hareketin çığ gibi büyüdüğü bugün insanca yaşamı aradığımız düzlüğe gelmemize vesile olan bir harekettir. Her sene kutlamaya çalışıyoruz. Henüz istediğimiz gibi özgürce, rahat rahat, kol kola, el ele, düğün gibi kutladığımız 1 Mayıs’ı gerçekleştiremedik. Bu, üzüntümüzdür.
İşçi sınıfının şu andaki en büyük sıkıntısı vergilerdir. Yalnız işçi sınıfının değil, dar gelirlerinin hatta ve hatta köylülerimizin, esnafımızın sıkıntı da olduğu günler yaşıyoruz. Parlamentoya baktığımız zaman umut içerisinde değiliz. Parlamentoda 380’e yakın işveren temsilcisi bulunuyor. Bir tek işçi temsilcisinin TÜRK-İŞ’ten olduğunu göremiyoruz. Talebimiz; hakça, adil ve eşit bir düzenin kurulmasıdır. Herkesin gücü nispetinde vergi ödeyebileceği bir düzenin kurulmasıdır. Biz bunu yıllardır haykırıyoruz. Türkiye'de 100 kişiden 61 kişi vergisini yerine getiriyor.
Çok partili sistemle ayak bastığımız özel sektörün oluşumuna da vesile olan liberal bir sistemle 1950 yılından beri geliyoruz. 74 yıldır bu ülkede kayıt dışılık sürüyor. 74 yıldır kayıt dışıyla yeni birtakım sermayeler oluşmakta. Bu itibarla 74 yıldır hala bekliyor ve haykırıyoruz. Bu işi kim bitirirse, adil bir vergi düzenini kim kurarsa ben kendi adıma bir işçi sınıfı lideri olarak söylüyorum ona da biz sahip çıkacağız. Artık bıçak kemiğe dayandı, çaresiziz” diye konuştu.
“ÖNCELİKLİ TALEBİMİZ, VERGİ SORUNUNUN ÇÖZÜLMESİDİR”
Türkiye’de var olan sorunların çözülmesi gerektiğini ifade eden Bakındı, “Dünyanın en kapitalist ülkesinde vergiler çok kazanandan çok, az kazanandan azdır. Bugünkü Türkiye’de birçok ekonomik sıkıntımız var. Siyaset yapmanın hiçbir manası yok. Herkes aklını ortaya koysun, siyasetçiler kucaklaşsın, Türkiye’nin sorunlarını çözsün. Öncelikli talebimiz, vergi sorununun çözülmesidir. Hem iktidardan hem muhalefetten bunu istiyoruz. Yapmayan sınıfta kalır. Başka yapabileceğimiz bir şey kalmadı” dedi.
“SAHALARA İNERİZ”
Sendikalaşmanın önünde çok ciddi engeller olduğunu söyleyen Bakındı, “Bu engellerin biri, toplu iş sözleşmesi yetkilerinin alınmasında. Sistem bilgisayara dökülmüş olmasına rağmen bir dilekçeyle mahkemeye başvuruyorsunuz. Bu dilekçeyle işçi, 2-3 sene yetki alamıyor. Toplu sözleşme yapamıyor. Bir an evvel toplu sözleşme yetkisinin bilgisayarlı sistem içerisinde yeni bir sisteme kavuşturulması lazım. 2028 seçimlerinde eğer taleplerimiz yerine getirilmezse biz de sahalara ineriz, bize bu hakkı vermeyenlerden hesap sorarız. Bunu burada açıkça söylüyorum” dedi.