Eser Soygüder YILDIZ - Pek çok sivil toplum örgütünün bu konudaki ihtiyaçları dile getirirken, güncel durumda şiddetten koruyan tek yasal düzenleme olan 6284’ün kadınların elinden alınmaya çalışıldığını aktaran Kaşram, “Medeni Kanun’a, nafaka hakkımıza, eğitim hakkımıza el uzatıldığı bir süreci yaşıyoruz. Böyle bir dönemde bize düşen görev, kazanılmış haklarımızın hiçbirine dokundurtmamak için mücadeleyi büyütmek olacak” dedi.
Türkiye’de erkeklerin kadınları kontrol etmek, kadınlar üzerinde egemenlik ve baskı kurmak için şiddet uygulamaya devam ettiğini söyleyen Kaşram, her yıl yüzlerce kadının şiddet uygulayan partnerlerini yetkili makamlara bildirmiş olmasına rağmen kocaları, eski kocaları veya partnerleri tarafından öldürüldüğünü hatırlatarak, “Şiddetle mücadelede kadınların sıklıkla ekonomik bağımsızlıklarının olmaması, toplumsal baskılar ve yasal sistemdeki eksiklikler gibi yapısal sorunların ön plana çıkıyor. Bu noktada kamu ve yerel yönetimlere büyük görev düşüyor. Ancak ne yazık ki 2012’de kabul edilen 6284 Sayılı Ailenin Korunmasına ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun bu alanda önemli bir adım olarak görülürken; Türkiye 2021’de İstanbul Sözleşmesi’nden çekildi. Türkiye’de kadına yönelik şiddetle mücadelede önemli adımlar atılsa da aslında hem toplumsal hem de hukuki düzeyde çözülmesi gereken birçok yapısal sorun mevcut” vurgusunu yaptı.
Kadına şiddetle ilgili toplumun sessiz ve suskun kaldığı olaylarda, kadınların suskun olmadığına, seslerini yükselttiğine ve kadın hareketinin güçlendiğine dikkat çeken Esma Nur Kaşram, “Aslında erkek egemen sistem de bu yüzden saldırıyı artırıyor. Kadınların güçlenmesinden, bağımsızlığından rahatsız oluyor, eşitsizliği mutlak kılmak için araçları ellerinde tutmak istiyorlar. İşte bu nedenle de Kadın Dayanışma Vakfı gibi kadın haklarının korunması ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması adına çalışmalar yürüten pek çok sivil toplum örgütü, kadınlarla dayanışmayı sürdürmeye, deneyimlerini dinlemeye ve onların sözlerini çoğaltmaya devam edecek” dedi.
Kadınlar Şiddete Maruz Kaldığında Ne Yapmalı?
Kadın Dayanışma Vakfı Gönüllüsü ve Sosyal Çalışmacı Büşra Sünetci, kadınların şiddete karşı savunmasız kalmasını engellemek için alabilecekleri bazı temel önlem ve desteklerin olduğunu vurguladı. Büşra Sünetci, şiddete maruz kalan kadınların başvurabilecekleri kurumlar ile uygulayabilecekleri kritik önem taşıyan bazı adımları şöyle sıraladı:
- Şiddeti İhbar Etme: Şiddete veya şiddet tehdidine uğradığınızda şikâyetçi olabilir, 155 (Polis İmdat) ve 183 (Aile İçi Şiddet ve Kadın Destek Hattı) gibi acil yardım hatlarına başvurabilirsiniz.
- Hukuki Destek: Şiddete maruz kaldığınızda Baroların adli yardım merkezleri aracılığıyla hukuki destek alabilmeniz mümkündür. Maddi koşullarınız uygun değilse, Aile Mahkemelerine başvurular için yaşadığınız şehirdeki Baronun adli yardım bürosuna başvurarak ücretsiz avukat atanmasını isteyebilirsiniz.
- Sağlık Kurumuna Başvuru: Eğer fiziksel şiddete uğradıysanız, polisin/jandarmanın sizi darp raporu almanız için derhal hastaneye sevk etmesi gerekir. Polis/jandarma sizi hastaneye sevk etmezse, tutanak yazılmadan önce mutlaka hastaneye sevkinizi talep edin. Eğer doğrudan bir hastanenin acil bölümüne başvurduysanız, sizi muayene eden doktora yaşadıklarınızı anlatarak darp raporu alabilir ve hastane polisine şikâyetinizi iletebilirsiniz.
- Evden Uzaklaştırma Kararı Aldırma: Şiddet uygulayan kişiyle aynı evde yaşıyorsanız, bu kişinin evden uzaklaştırılması için size en yakın karakola, Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi’ne (ŞÖNİM), Cumhuriyet Başsavcılığı’na, Aile Mahkemelerine başvurabilirsiniz. 6284 Sayılı Ailenin Korunmasına ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’a göre, medeni durumunuz ne olursa olsun, şiddet uygulayan kişi birlikte yaşadığınız evden belirli süreyle uzaklaştırılabilir; işyerinize, varsa çocuğunuzun okuluna ve size yaklaşması engellenebilir.
- Güvenli Alanlar Yaratma: Şiddete maruz kaldığınız sürede, şiddet uygulayandan uzaklaşmak için güvenli bir alan yaratmanız önemlidir. Şiddet nedeniyle kalacak güvenli bir yeriniz yoksa, 6284 Sayılı Kanun’dan faydalanarak, varsa çocuklarınızla birlikte bir sığınakta kalabilirsiniz. Bunun için Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi’ne (ŞÖNİM), en yakın karakola, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’ne, belediyelerin kadın danışma merkezlerine ve kadın örgütlerine başvurabilirsiniz.
- Geçici Koruma Talebi: Şiddet uygulayan kişinin size zarar vermesinden endişeleniyorsanız, 6284 Sayılı Kanun kapsamında çeşitli koruma tedbirleri isteyebilirsiniz. Bunun için size en yakın karakola, Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi’ne (ŞÖNİM), Cumhuriyet Başsavcılığı’na, Aile Mahkemelerine başvurabilirsiniz.
- Gizliliği Korumak: Şiddet uygulayan kişiyle karşılaşma riskinizi en aza indirmek için gizliliği korumanız önemlidir. Telefon ve sosyal medya kullanımınız, adres ve iletişim bilgilerinizle ilgili önlemleri başta kendiniz sağlamalısınız. Eğer bir sığınakta kalıyorsanız adres ve telefon bilgileri gizli tutulur; sığınaklarda kalan kişilerin bilgileri kimseyle paylaşılmaz. İsterseniz yaşadığınız şehirden başka bir şehirdeki sığınakta da kalabiliriz.