Sözcü yazarı Nedim Türkmen, merkezi yönetim bütçe açığı ve vergi gelirlerini değerlendirdiği yazısında Kurumlar Vergisi tahsilatının düşük kalmasının nedenlerini analiz etti. Türkmen, Ocak-Eylül döneminde 1 trilyon 74 milyar TL’lik bütçe açığı oluştuğunu ve vergi gelirlerinde geçen yıla göre %89.6’lık bir artış yaşandığını belirtti. Ancak bu artışın yanıltıcı olabileceğine dikkat çekti.
GEÇİCİ VERGİ ETKİSİ
Türkmen, vergi gelirlerindeki artışta Ağustos ayında verilmesi gereken geçici vergi beyannamelerinin Eylül ayına sarkmasının etkili olduğunu belirtti. Bu durum, Kurumlar Vergisi, Gelir Vergisi ve KDV’deki artışı şişirmiş gibi görünüyor. Yazısında, "Dahilde alınan KDV tahsilatının yıllık bazda %47.4 daralırken, kaynakta tevkif yoluyla kesilen KDV’nin %1.610 arttığını görüyoruz" diyen Türkmen, bu durumun otomotiv piyasasındaki durgunluğun etkisiyle ÖTV tahsilatını da olumsuz etkilediğini belirtti.
HEDEF TUTTURULABİLECEK Mİ?
Yılın ilk dokuz ayında bütçe yıllık vergi tahsilatı hedefinin ancak %69.30'una ulaşıldığını belirten Türkmen, son üç ayda 2 trilyon 273 milyar TL’lik vergi toplanıp toplanamayacağı sorusunu gündeme getirdi. Kurumlar Vergisi tahsilatındaki olumsuz tabloyu dikkate alarak, bu hedefin tutturulamayacağı görüşünde olduğunu ifade etti.
KURUMLAR VERGİSİNDE HEDEF %52’DE
Türkmen, yalnızca 17 Kasım 2024'te verilecek 3. dönem geçici vergi beyannameleri ile Kurumlar Vergisi tahsilatının yıllık hedefin yalnızca %52'sine ulaşılabildiğini ve bu durumun hedefi tutturmayı neredeyse imkansız hale getirdiğini vurguladı.
ZOMBİ ŞİRKETLER VE EKONOMİK DURGUNLUK
Kurumlar Vergisi performansının düşük kalmasının nedenleri arasında zombi şirketlerin batması, konkordato ve iflas dalgası, ekonomik durgunluk, cirosu düşük mükelleflerin enflasyon düzeltmesi kapsamı dışında bırakılması ve güçlü şirketlerin enflasyon düzeltmesi sonucu zarar beyan etmesi gibi faktörleri sıralayan Türkmen, 2025 yılında da benzer bir tablonun beklendiğini belirtti. Türkmen, 2025 yılı bütçe parametrelerini değerlendirerek, ÖTV ve KDV’de beklenen yüksek artış oranlarının, yükün yine ücretliler ve tüketicilere yıkılacağı anlamına geldiğini vurguladı.
