Dr. Mahfi Eğilmez, kişisel blogunda yayınladığı 'Gerçek Ötesi' başlıklı yazısında, 1992 yılında oyun yazarı Steve Tesich’in “Yalanlar Hükümeti” makalesiyle literatüre giren bu kavramın, günümüz tartışmalarında ne denli önemli bir yere sahip olduğunu belirtti. Eğilmez, Oxford Sözlüğü’nün bu terimi “Kamuoyu oluşturmada, duyguların ve inançların, gerçeklerden daha etkili hale geldiği durum” olarak tanımladığını hatırlattı.
Eğilmez, 'gerçek ötesi' kavramının bireylerin algısını nasıl şekillendirdiğini vurgulayarak, “Gerçek ne kadar açık olursa olsun, gerçek ötesi bir algıya saplanmış bireyleri ikna etmek neredeyse imkânsızdır” dedi.
Ekonomik veriler ve algı arasındaki çelişki
Eğilmez, yazısında ekonomik veriler üzerinden bu kavramın etkilerini örnekledi. “Ekonomide gerçekleri saklamak kolay değildir çünkü insanlar bu durumu her gün yaşayarak deneyimliyor” diyen Eğilmez, enflasyon ve işsizlik rakamlarının, hükümetin açıkladığı verilerle bireylerin yaşadığı gerçekler arasında büyük bir fark olduğunu ifade etti.
Enflasyonun ve işsizliğin resmi açıklamaların ötesinde olduğunu dile getiren insanların, bazı durumlarda ekonomik gerçeklere rağmen çelişkili düşüncelere sahip olduğuna dikkat çekti. Eğilmez, “Bazıları geçinemediğini ifade etse de, Almanya’nın bizi kıskandığına inanıyor. Almanya’daki kişi başına düşen gelirin bizdekinin dört katı olduğunu söylediğinizde ise size kuşkuyla bakıyorlar” diye ekledi.
Fanatizmin gerçek ötesine etkisi
Eğilmez, fanatizmin eleştirel düşünceyi ortadan kaldırarak bireylerin taraf olduğu her şeyi doğru kabul etmesine neden olduğunu belirtti. “Bu durumda, gerçeği ne kadar anlatırsanız anlatın ya da kanıtlarla ortaya koyun, bazı bireyler yine de gerçek ötesini tercih edecektir” diyen Eğilmez, bunun toplumsal ve bireysel düzeyde ciddi sonuçlara yol açtığını savundu.
Fanatizmin, bireyin aklını esir alarak tedavisi zor bir ruhsal hastalığa dönüşebileceğini ifade eden Eğilmez, gerçek ötesinin toplumsal bir sorun olarak ele alınması gerektiğini vurguladı.
