“Parkinson hastalığı, hareket sistemini etkileyen ve ilerleyici bir nörolojik hastalıktır. Titreme, kaslarda sertlik, hareketlerde yavaşlama ve denge kaybı gibi belirtilerle kendini gösterir. Genellikle 60 yaş ve üzerindeki bireylerde görülse de, genç yaşta başlayan vakalar da mevcuttur,” diyen Doç. Dr. Halil Güllüoğlu, hastalığın erken tanısının önemine vurgu yaptı:
“Erken tanı, tedavi başarısını doğrudan etkiliyor. Özellikle el titremeleri, yüz ifadesinde donukluk, yazı karakterinde küçülme ve yürümede yavaşlama gibi belirtileri göz ardı etmemek gerekiyor. Bu belirtileri yaşayan bireylerin bir nöroloji uzmanına başvurmaları son derece önemli.”
Doç. Dr. Güllüoğlu, Parkinson hastalığında günümüzde medikal tedaviler kadar egzersiz ve destekleyici terapilerin de önem kazandığını ifade etti: “İlaç tedavileri, semptomları kontrol altına almakta oldukça etkili. Ancak fiziksel aktivite, dans terapisi, konuşma terapisi gibi yöntemlerle de hastaların yaşam kalitesi artırılabiliyor. Multidisipliner bir yaklaşım, Parkinson hastalarının hem fiziksel hem de psikolojik olarak güçlenmesini sağlıyor.”
Son olarak, toplumsal farkındalığın artması gerektiğine dikkat çeken Doç. Dr. Güllüoğlu, şu mesajla sözlerini tamamladı: “Parkinson hastalığı ile yaşamak mümkündür. Yeter ki doğru tedavi, bilinçli bir yaklaşım ve destekleyici bir çevre ile bu sürece birlikte yürüyelim. Bugün, Parkinson hastalığı hakkında bilgi edinmek ve bu hastalığı yaşayan bireylerin yanında olduğumuzu hissettirmek için çok kıymetli bir gün.”
