Renk körlüğü, farklı renkleri ayırt etme becerisini etkileyen bir görme bozukluğudur. Kırmızı, yeşil ve mavi gibi temel renklerin algılanmasında yaşanan zorluklar, renk körlüğünün en yaygın belirtileri arasındadır. Peki, renk körlüğü dereceleri nelerdir? Genetik midir?

RENK KÖRLÜĞÜ NASIL ANLAŞILIR?

Renk körlüğü, aynı rengin tonlarını ayırt edememek gibi hafif bir şekilde seyredebileceği gibi, birbirinden farklı renkleri ayırt edemeyecek kadar şiddetli de olabilir. Renk körlüğünün en belirgin semptomu, yoğun olmayan renkleri ayırt etmekte güçlük çekmektir. Bazı durumlarda tüm renk tonlarının griye yakın algılanması da renk körlüğüne işaret edebilir.

RENK KÖRLÜĞÜ DERECELERİ NELERDİR?

Renk körlüğü, farklı şekillerde ve derecelerde ortaya çıkabilir. İşte renk körlüğü çeşitleri:

Sundurmadan kafasına kedi atladı Sundurmadan kafasına kedi atladı
  •     Protanopi: Kırmızı renge karşı duyarsızlık.
  •     Deuteranopi: Yeşil renge karşı duyarsızlık.
  •     Tritanopi: Mor, mavi ve sarı renge karşı duyarsızlık.
  •     Akromatopsi: Sadece siyah ve beyaz renklerin algılanabildiği tam renk körlüğü.

RENK KÖRLÜĞÜ TEŞHİSİ NASIL KONUR?

Renk körlüğü tanısı için renk körlüğü testi kullanılır. En yaygın kullanılan testler şunlardır:

  •     Ishihara Testi: Renkli noktalardan oluşan şekiller ve rakamlar kullanılarak yapılan test.
  •     Farnsworth Testi: Farklı renk tonlarını sıralama testi.
  •     Munsell D-15 Testi: Renk çiplerini sıralama testi.

Renk körlüğünün en sık nedeni genetik faktörlerdir. X kromozomunda taşınan genlerdeki bozukluklar, renk körlüğüne yol açabilir. Kalıtsal olarak aktarılan renk körlüğü, genellikle erkeklerde daha sık görülür. Bunun yanı sıra, bazı göz hastalıkları, ilaçlar ve travmalar da sonradan renk körlüğüne neden olabilir.

Renk körlüğünün tamamen ortadan kaldıran bir tedavisi yoktur. Ancak, bazı özel kontakt lensler ve gözlükler, renkleri ayırt etmeyi kolaylaştırabilir.

Kaynak: HABER MERKEZİ