İzmir'deki depremde en fazla can kaybının yaşandığı Rıza Bey Apartmanı'nın yıkılmasına ilişkin 20 sanığın yargılandığı davada, binaya proje ve mimarlık hizmeti verdiği öne sürülen firmanın sahibi L.İ.K. hakkında yurt dışına çıkma yasağı verildi.
İzmir'de 30 Ekim 2020'deki depremde yıkılan ve 36 kişinin hayatını kaybettiği Rıza Bey Apartmanı'na ilişkin davanın görülmesine İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.
Duruşmaya daha önce tanık olarak da ifade veren tutuksuz sanıklar M.Ü.Y, E.Ç, L.İ.K, taraf avukatları ve müştekilerin yanı sıra, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla yapı müteahhidi H.H.Ö. katıldı.
Sanıklardan M.Ü.Y, binaya yapılan epoksi işlemi için bir teklifte imzasının olduğunu ancak bu işlemin ne zaman yapıldığını bilmediğini ileri sürdü.
Epoksinin bir güçlendirme işlemi olmadığını savunan M.Ü.Y, bunun kirişlerdeki 2 milimetreden küçük çatlakların onarılması anlamına geldiğini kaydetti.
Binaya proje ve mimarlık hizmeti verdiği öne sürülen firmanın sahibi L.İ.K. de müteahhitle herhangi bir anlaşmasının olmadığını belirtti.
L.İ.K. projede imzası bulunanların şirketten bağımsız bu çalışmayı yapmış olabileceğini ileri sürdü.
Yapı müteahhidi H.H.Ö. ise proje için L.İ.K. ile görüştüklerini, kendisine de ücret ödediğini kaydetti.
Depremde kızını kaybeden Kamil Doğan'ın, bir avukatın sorusundan sonra alkışla tepki vermesi nedeniyle mahkeme başkanı tarafından dışarı çıkması istendi.
Doğan, dışarı çıkmak istemeyince duruşmaya ara verildi. Doğan'ın salon dışına çıkmasından sonra tekrar başlayan mahkemede hakim bu kişiyi tekrar içeriye çağırdı.
Mahkeme heyeti, bugünkü duruşmaya katılmayan 2 sanığın ifadelerinin bir diğer duruşmada alınmasına ve L.İ.K'ye yurt dışına çıkma yasağı verilmesini kararlaştırdı.
Müştekilerden açıklama
Duruşmanın ardından Rıza Bey Apartmanı'nda hayatını kaybedenlerin yakınları adına açıklama yapan Hüseyin Bilgin Yücel, davadaki tüm sanıkların bir faciaya neden olduğunu savundu.
Yücel, "Hiçbirinin sorumluluğu diğerinin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Sorumluların tümü caydırıcı cezaları almazlarsa halkımız ölmeye devam eder. Deprem bu ülkenin gerçeği, depremler bulunduğumuz coğrafya nedeniyle hep var olacaklar. Ölümleri ancak tedbirleri alarak ve insan ölümüne neden olan sorumluları caydırıcı cezalara mahkum ederek engelleyebiliriz." dedi.
Dava süreci
İzmir'de 30 Ekim 2020'deki depremde yıkılan Rıza Bey Apartmanı'nda 36 kişi hayatını kaybetmiş, 17 kişi yaralanmıştı.
Binanın yıkılmasında sorumlulukları bulunduğu iddiasıyla 13 sanık hakkında "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebebiyet verme" suçundan dava açılmıştı.
Dönemin 2 belediye görevlisi hakkında da "görevi kötüye kullanma" suçundan 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası istemiyle 13. Asliye Ceza Mahkemesinde dava açılmış, İzmir Bölge Adliye Mahkemesinin bu dosyanın ana davayla birleştirilmesi kararı sonrası sanık sayısı 15'e, daha sonra da 20'ye çıkmıştı.
Davada tutuklu yargılanan 4 sanık hakkında önceki duruşmalarda tahliye kararları verilmişti.