Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ülke tarihinin en kapsamlı sosyal ve ekonomik analizlerinden birini kamuoyuyla paylaştı. İlk kez resmi istatistik olarak yayımlanan Sosyoekonomik Seviye (SES) araştırması, Türkiye'deki 26 milyondan fazla hanenin tamamını mercek altına alarak, ülkenin refah haritasını detaylı bir şekilde ortaya koydu. Hanehalkını oluşturan bireylerin gelir seviyesi, ortalama eğitim süresi ve meslek bilgileri gibi kritik veriler kullanılarak hazırlanan bu çalışma, il ve ilçe bazında önemli bulgular içeriyor.
2022, 2023 ve 2024 yılı verilerinin kullanıldığı ve referans dönemi 2023 olarak adlandırılan araştırmaya göre, Türkiye'deki hanelerin sadece %1,1'i en üst sosyoekonomik seviyede yer alıyor. Hanelerin %11,0'ı üst, %16,4'ü üst altı, %19,7'si üst orta, %16,5'i alt orta, %18,6'sı alt ve %16,7'si ise en alt seviyede gruplandırıldı. Bu veriler, ülkedeki gelir ve refah dağılımının genel bir fotoğrafını sunuyor.
İstanbul ve Ankara'nın gölgesinde kalan Ege'nin incisi
Araştırmanın il bazındaki sonuçları incelendiğinde, Türkiye'nin üç büyük şehri arasında belirgin farklar göze çarpıyor. Ankara'daki hanelerin %2,5'i en üst seviyede yer alırken, bu oran İstanbul'da %2,4 olarak ölçüldü. Bu iki metropol, en zengin hanelerin yoğunluğu açısından ülkenin zirvesinde yer alıyor.
Ege'nin incisi İzmir ise bu sıralamada İstanbul ve Ankara'nın bir miktar gerisinde kalıyor. İzmir'deki hanelerin sadece %1,2'si en üst (A+) seviyede bulunuyor. Kentteki hanelerin sosyoekonomik dağılımı şu şekilde sıralandı: %12,4'ü üst, %17,6'sı üst altı, %18,8'i üst orta, %17,8'i alt orta, %17,1'i alt ve %15,0'ı en alt seviyede. Bu rakamlar, İzmir'in genel olarak orta ve üst-orta seviyelerde yoğunlaştığını, ancak en zengin dilimde İstanbul ve Ankara kadar pay sahibi olmadığını gösteriyor.
En zengin haneler sıralamasında İzmir'in yeri
Araştırma, en üst (A+) ve üst (A) sosyoekonomik seviye gruplarındaki hanelerin Türkiye içindeki dağılımını da ortaya koydu. Bu verilere göre, Türkiye'nin en varlıklı hanelerinin büyük bir çoğunluğu İstanbul'da yaşıyor. Ülkedeki en zengin hanelerin %28,6'sı İstanbul'da yer alırken, bu ili %11,5 ile Ankara takip ediyor.
İzmir, bu sıralamada %6,7'lik bir oranla üçüncü sırada yer alarak, Türkiye'nin en zengin hanelerine ev sahipliği yapan üçüncü büyük il oldu. Sıralamanın devamında ise %3,9 ile Bursa ve %3,3 ile Antalya geliyor. Bu veriler, Türkiye'deki ekonomik gücün ve refahın belirli büyük şehirlerde toplandığını net bir şekilde ortaya koyuyor.
İzmir'in refah şampiyonu: Güzelbahçe
Araştırmanın en dikkat çekici bölümlerinden birini ise ilçe bazındaki sıralamalar oluşturuyor. İlçeler, ortalama sosyoekonomik seviye skoruna göre sıralandığında, Türkiye'nin en gelişmiş ve refah seviyesi en yüksek ilçeleri de belli oldu. Listenin ilk sırasında Ankara'nın kalbi Çankaya yer alırken, onu sırasıyla Kadıköy (İstanbul), Beşiktaş (İstanbul), Etimesgut (Ankara), Nilüfer (Bursa) ve Bakırköy (İstanbul) takip ediyor.
Bu prestijli listede İzmir'den de bir ilçe yer almayı başardı. Güzelbahçe, ortalama SES skoruyla Türkiye'nin en gelişmiş yedinci ilçesi olarak kayıtlara geçti. Bu durum, Güzelbahçe'nin sadece İzmir içinde değil, ülke genelinde de yüksek bir yaşam standardına ve refah düzeyine sahip olduğunu kanıtlıyor. İlçe düzeyinde en üst ve üst seviyedeki hanelerin sayısı bakımından ise sıralama değişiyor. Bu kategoride ilk üç sırayı %4,1 ile Çankaya, %2,4 ile Kadıköy ve %1,9 ile Yenimahalle (Ankara) alıyor.
Haritanın diğer ucu: en düşük seviyeli ilçeler
Refah haritasının bir ucunda bu gelişmiş ilçeler yer alırken, diğer ucunda ise sosyoekonomik seviyesi en düşük olan bölgeler bulunuyor. Araştırmaya göre, ortalama SES skoru en düşük olan yedi ilçe sırasıyla Çamoluk (Giresun), Derebucak (Konya), Doğanşar (Sivas), Felahiye (Kayseri), Dikmen (Sinop), Pınarbaşı (Kastamonu) ve Bayramören (Çankırı) oldu.
Bu karşılaştırma, Türkiye'nin farklı coğrafyaları arasındaki sosyoekonomik uçurumu ve bölgesel gelişmişlik farklarını çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor. TÜİK'in bu kapsamlı çalışması, gelecekteki sosyal ve ekonomik politikaların şekillenmesinde önemli bir veri kaynağı olacak.
Raporun metodolojisi ve geleceği
TÜİK'in bu önemli çalışması, idari kayıtlara dayanarak hazırlandı ve Türkiye'deki hanelerin neredeyse tamamını kapsayarak, bugüne kadarki en geniş örneklemli araştırmalardan biri oldu. Verilerin güvenilirliği ve kapsamı, sonuçların doğruluğu açısından büyük önem taşıyor.
Bu konu ile ilgili bir sonraki haber bülteninin Ağustos 2028'de yayımlanacak olması, bu tür kapsamlı analizlerin belirli periyotlarla tekrarlanacağını ve Türkiye'nin sosyoekonomik değişiminin düzenli olarak izleneceğini gösteriyor. Vatandaşlar ve araştırmacılar, il ve ilçe düzeyindeki daha detaylı bilgilere TÜİK'in Coğrafi İstatistik Portalı (CİP) üzerinden erişebilecek.