9 Eylül Gazetesi’nden Mert Yasin Alpdündar’ın haberine göre; İzmir Körfezi Çalıştay'ına konuk olarak katılan Olav Holingsaeter, “Tatlı su kaynakların, denize karışım noktasında meydana gelen kirlilik deniz yüzeyinde de görülüyor. Hava kabarcığı perdesi, alg patlamalarının körfez etrafında yayılmasını engelleyebilir. Ve problemin izole edilmesi sağlanabilir. Burası 2 bin 400 metrelik ve 2 bin metrekarelik bir alan görülüyor. Ve iki tane kompresöre ihtiyaç duyulmakta. Eğer sıcaklık aşağıda daha soğuk ise yüzey sıcaklığını da düşürecektir. Ayrıca yüzeye daha temiz suyun taşınabilmesi sağlanabilir. Eğer nehir kaynaklı bir problem var ise; hava kabarcığı perdesi bir bariyer oluşturarak, buradaki atıkları toplayabilir. Buradaki alglerin toplanıp, kurutulması da mümkün. Ve biokütle ve biokömür de elde edilebilmesi mümkün” diye konuştu.