Büyükşehir Belediyesi’nin MERCİ Öğrenci Danışmanlık Merkezi’nde psikolojik danışmanlık, eğitimsel ve mesleki rehberlik ile oyun terapisi hizmetleri sunulmaya devam ediliyor. 4 yıl önce hayata geçirilen ve binlerce öğrenciye hizmet veren merkezde görev yapan psikolog ve rehberlik uzmanları hem eğitim öğretim dönemlerinde hem sınav dönemlerinde ve hem de sonrasında öğrencilere ve velilere destek sunuyor. Sosyal Hizmetleri Dairesi Başkanlığı bünyesinde hizmet veren MERCİ Öğrenci Danışmanlık Merkezi’nde Psikolog Özlem Özkan, 2024-2025 eğitim-öğretim döneminin başlamasıyla 1. sınıfa başlayan çocukların okula uyum sürecine ilişkin tavsiyelerde bulundu.
‘ÇOCUĞUMUZUN OKULA VE ÖĞRETMENE GÜVEN DUYMASINI BEKLİYORUZ’
Okul öncesi ve kreş deneyimi olmayan çocukların kaygı duymalarının normal olduğunu, okula alışma süreçlerinin değişkenlik gösterebileceğini ifade eden Özkan, “Çocuğumuzun okula ve öğretmene güven duyması ve ebeveyninden aşamalı olarak ayrılmasını bekliyoruz. İlk günden itibaren ayrılma süresini yavaş yavaş kademeli olarak sağlamalıyız. Velilerimiz okulun bahçesinde bekleyebilirler. Çocuğu öğretmenine teslim ederken öğretmenin rolü ve kendisiyle kuracağı ilişki adına ona güven verici açıklamalarda bulunmak önemli olacaktır. Okula kaçta gideceği ve çıkacağı, okuldan onu kimin alacağı, okulda kimden yardım isteyebileceği, okulda neler yapacakları konusunda da sade ve anlaşılır bir dille bilgilendirme yapmak önemli olacaktır” dedi.
Okula uyum sürecinde ebeveynlerin de çocuklar kadar kaygılı olabileceğini söyleyen Özkan, “Oryantasyon süreci dediğimiz şey aslında üç aşamalı bir süreç. Çocuğun, ailenin ve okul üçgeninin oryantasyonu. Ebeveynlerden ilk olarak istediğimiz şey okulla ilgili bilgi edinmeleri. Okulun rutinleri neler, bu süreçte kendileriyle kim muhatap, psikolog nasıl çalışıyor gibi oryantasyon sürecine dair kafalarındaki bütün sorulara cevap bulabilirlerse kendileri de sürece hakim olacakları için çocuklarının kaygısını olabildiğince azaltacaklardır” diye konuştu.
Özkan, çocukların ailelerinin jest ve mimiklerini çok iyi okuduğunu, çocuklarını okula bırakırken kaygılı bir ifadeye sahip olmamalarını, kendilerinden emin ve sakin bir şekilde hareket etmelerini gerektiğini söyledi.
‘EN ÖNEMLİ ŞEY MUTLAKA ÇOCUĞUN OKULA DEVAMLILIĞINI SAĞLAMAK’
Özkan, ebeveynlerin çocuklarına karşı şefkatli ve anlayışlı bir tutum sergilemesi gerektiğini belirterek, “Çocuğun duygusuna eşlik etmek çok kıymetli. Onu anladığınızı göstermek ve şefkatli bir tutum sergilemek çok önemli. Bu süreçte yapılması gereken en önemli şey mutlaka ve mutlaka çocuğun okula devamlılığını sağlamak. ‘Bekleyelim, geçer’ şeklinde bir yaklaşım tarzı benimsersek ya da kısa süreli de olsa çocuğu okula göndermezsek oryantasyon sürecini uzatmış olacağız. Eğer uyum süreci bir aydan daha uzun sürerse ve çocuk ayrılma kaygısını çok yoğun bir şekilde yaşıyorsa o noktada bir uzman desteği önemli olacaktır” ifadelerine yer verdi.