Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi yaban hayvanları biriminde görevli 2 öğretim üyesi, 5 doktora öğrencisi ve 8 gönüllü lisans öğrencisi tarafından doğada zarar gören ya da yardıma muhtaç hayvanların tedavileri gerçekleştiriliyor. Her yıl yaklaşık 1000 hayvanın tedavisinin yapıldığı birimde, hayvanların iyileşip doğaya salınma oranı yüzde 60’ın üzerinde. Son dönemde doğada bulunan 15 yeşilbaş ördek ve 1 kartalın da tedavisi tamamlandı. Hayvanlar, rehabilitasyon süreçlerinin ardından doğaya tekrar uyum sağlayıp sağlayamadıklarının takip edilmesi için bacaklarına halka takılarak doğal ortamlarına bırakıldı.
'BAŞARI ORANIMIZ YÜZDE 60'IN ÜZERİNDE'
Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Oytun Okan Şenel, amaçlarının her zaman birime gelen hayvanları tedavilerinin ardından yeniden doğada görebilmek olduğunu söyledi. Şenel, "Bazen çok ağır yaralanma ile gelen kanadını kaybeden kuşlar, bacağını kaybeden yırtıcı memeliler söz konusu olabiliyor. Hedefimiz yine onların da konforlu bir biçimde yaşamlarını sürdürebilmesi. Temasta olduğumuz iş birliği içerisinde olduğumuz rehabilitasyon misyonu olan hayvanat bahçeleri ile de doğaya salınamayacak hayvanların yaşamlarını uygun şekilde sürdürmelerini sağlamaya çalışıyoruz. Buradaki başarı oranımız yüzde 60’ın üzerinde diyebilirim; ama bu çok değişken bir parametre. Bir hayvan kanadını kaybettiyse artık onun doğada kendi başına yaşamını sürdürmesi mümkün olmayacağı için biz hayatının kalan kısmında bir değerimiz olarak onun hayatta kalmasını sağlamaya çalışıyoruz. Birimimize gelen hayvanların birçoğu ya nesli tükenme tehlikesi altında olan hayvanlar, bakanlık tarafından koruma altına alınmış olan hayvanlar. Onların bir bireyinin bile tekrar doğaya dönebilmesi bizim için çok önemli değer taşıyor" diye konuştu.
'TÜRKİYE RUMUZLU HALKA TAKIYORUZ'
Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Dr. Arzu Gürsoy Ergen ise rehabilitasyonu tamamlanan hayvanların doğaya salındıktan sonra hayatta kalmalarının çok önemli olduğunu söyledi. Ergen, "Biz bunu tespit edebilmek için Doğa Koruma ve Milli Parkalar tarafından temin edilen üzerinde 'Türkiye' rumuzlu halkaları kullanıyoruz. Bu halkaları hayvanların bacaklarına takıyoruz. Doğaya bırakıldıklarında uyum sağlayabiliyorlar mı kalabiliyorlar mı yaşama devam edebiliyorlar mı bunların takip edilmesi gerekiyor. Bunları da üzerindeki araba plakası gibi her bir bireye farklı kodla takılan; ama 'Türkiye' rumuzu olan halkaları takarak onların takiplerini yapabiliyoruz. Doğada halkayı gören birisinin bildirmesi ile birlikte bu türün, bireyin aslında ne kadar hayatta kaldığı, ne kadar yaşadığı ortalama olarak tahmini olarak bir yaş bilgisini bulabiliyoruz. Ya da rehabilitasyondan sonra doğaya ne kadar adapte olabildiğinin bilgisini elde edebiliyoruz" ifadelerini kullandı.
