Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR), vergilendirme ve vergi dilimleri konusunda önemli bir rapor yayımladı. 2024 yılına ait gelir vergisi tarifesinin ilk dilimi 110 bin TL olarak belirlenirken, yeni yıl itibariyle yeniden değerleme oranı ile birlikte bu dilimin 158 bin TL'ye çıkacağı öngörülüyor. Ancak DİSK-AR, Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan bu oranı daha yüksek belirlemesini talep ediyor.
Vergi dilimlerinin belirlenmesinde Cumhurbaşkanı'na yetki talebi
DİSK-AR, raporunda, Cumhurbaşkanı'nın vergi dilimlerini belirleme yetkisini kullanmasını istiyor. Mevcut sistemde, Gelir Vergisi Kanunu ve Vergi Usul Kanunu gereği, Cumhurbaşkanı'nın yeniden değerleme oranına bağlı olarak bu dilimleri yarısına kadar artırma yetkisi bulunuyor. Bu durumu hatırlatan rapor, 2025 yılı için vergi dilimlerinin belirlenmesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yetkisini kullanarak ilk dilimi 237 bin TL'ye çıkarabileceğini vurguluyor.
Raporda, 2000 yılından itibaren uygulanan tarife dilimlerinin yeniden değerleme oranına paralel olarak artmış olsaydı, 2025 yılı için ilk dilimin 415 bin TL olması gerektiği belirtiliyor. Ancak mevcut durumda, vergi dilimlerinin yeniden değerleme oranlarının çok altında kaldığına dikkat çekiliyor.
Çalışanlar ciddi alım gücü kaybı yaşıyor
DİSK-AR'ın araştırmasında son yıllarda artan enflasyonun etkisiyle çalışanların alım gücünde ciddi kayıplar yaşandığı vurgulandı. Özellikle yılın ikinci yarısında vergi ve kesinti yüklerinin artması, ücretlerin düşmesine neden oldu. Bu durumun, çalışanların yaşam standardını olumsuz etkilediği ifade ediliyor. Raporda, yüksek enflasyon ve vergi yükü arasında sıkışan ücretlilerin gelişen pahalılık karşısında daha da zorlandığı aktarılıyor.
Adil bir vergi sistemi talebi
Raporda yer alan bir diğer önemli talep ise adil bir vergi sisteminin oluşturulması gerektiği. DİSK, 2025 yılında yıl kayıplarının kısmen de olsa telafi edilebilmesi için Cumhurbaşkanının yetkisini kullanarak vergi dilimlerini yukarıya çekmesini öneriyor. Bu düzenleme, çalışanların ikinci ve üçüncü dilimlere girmesini geciktirebilir ve vergi yükünü bir miktar hafifletebilir. Ancak bu düzenlemenin tek başına yeterli olmayacağına dikkat çekiliyor.
Asgari ücret istisnası ve damga vergisi
Raporda ayrıca asgari ücret istisnasının, çalışanlar lehine olacak şekilde matrahtan indirim yolu ile uygulanması gerektiği vurgulandı. Mevcut sistemde, asgari ücret istisnasının vergiden değil, matrahtan indirilen bir miktar olarak düzenlenmesi gerektiği ifade ediliyor. Ayrıca, işverenlere uygulanan SGK prim desteğinin çalışanlar için de geçerli olması gerektiği belirtiliyor.
Son olarak, raporda damga vergisinin de kaldırılması gerektiği ifade ediliyor. Bu verginin çağ dışı olduğu ve artık kaldırılması gerektiği savunuluyor.
DİSK'in talepleri sıralandı
DİSK-AR'ın raporunda vergide adaletin sağlanabilmesi için şu acil talepler sıralanıyor:
- Gelir vergisi tarife dilimleri, yeniden değerleme oranına paralel olarak (asgari ücret artışından az olmamak kaydıyla) artırılmalıdır.
- Asgari ücret istisnası, vergiden değil, matrahtan indirim yoluyla uygulanmalıdır.
- Asgari ücret sonrası ilk gelir vergisi tarife oranı ücretliler için yüzde 10’a düşürülmelidir.
- İşverenlere uygulanan 5 puanlık SGK prim desteği, çalışanlara da uygulanmalıdır.
- Damga vergisi kaldırılmalıdır.