Tugay'dan bir kadro revizyonu daha! Tugay'dan bir kadro revizyonu daha!

9 Eylül Gazetesi'nden Fevzi Efe Sekitmez'in haberine göre; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Egemenlik Binası’ndaki Çetin Emeç Toplantı Salonu'nda basın mensuplarına yönelik düzenlenen toplantıda, İzmir’i derinden etkileyen Yamanlar yangınıyla ilgili kapsamlı bir açıklama yaptı. Tugay, halkın aklındaki soruları yanıtlamak ve bilgi kirliliğini ortadan kaldırmak amacıyla yangınla ilgili verileri kamuoyuyla paylaştı.

'YANGIN HIZLA YAYILDI'

Başkan Tugay, Yamanlar yangınının başladığı andan itibaren hızlı bir şekilde yayıldığını belirterek, “14 Ağustos akşamı saat 21:00 civarında, Yamanlar bölgesindeki ormanlık alanda başlayan yangın, rüzgarın etkisiyle hızla yayıldı. Şehrimizde son dönemde yaşadığımız sıcak hava dalgası ve kuraklık, yangının bu denli hızlı yayılmasına neden oldu. Maalesef, dört gün süren yangında toplamda 4.300 hektarlık bir alan yok oldu. Yangının çıkış sebebi hakkında henüz net bir bilgiye sahip değiliz, ancak elektrik hatları gibi insan kaynaklı faktörlerin de araştırılması gerektiğini düşünüyorum,” dedi.

Tugay, yangına müdahale eden ekiplerin yoğun bir çalışma yürüttüğünü vurguladı. “Yangın sırasında itfaiye ekiplerimiz, şehrin farklı noktalarında çıkan 249 yangına müdahale etmek zorunda kaldı. Bunların 20’si orman yangınıydı ve Yamanlar yangını, bu yangınlar arasında en büyüğüydü. Ekiplerimiz, yangının yerleşim alanlarına sıçramasını engellemek için yoğun bir çaba sarf etti,” ifadelerini kullandı.

'SİZ KARIŞMAYIN DEDİLER'

Başkan Tugay yangınlara müdahale sırasında Orman Genel Müdürlüğü'nden talimat gelmemesi ve bazı noktalara biz gireceğiz 'siz çekilin denilmesi' ni eleştirirek şu şekilde konuştu:

Bir öz eleştiri yapmaları gerekiyor. Yangınlar sıkça ormanlarda çıkıyor ve hızlıca yayılıyor. Bu durumda ormanlık alanlara komşu olan yerleşim yerlerinin daha yüksek riske sahip olduğunu gösteriyor. Bu da yerleşim yerlerini daha yüksek önlemlerle donatmak ve orman-yerleşim yeri arasında yangın koridorları oluşturmak zorunda olduğumuzu gösteriyor. Dünyanın tüm gelişmiş ülkelerinde afetler yerel yönetimlerle yerinde çözülüyor. Bizim de afetleri yerinde çözmek için kapasitemizi artırmak zorundayız. Buna rağmen yerel yönetimlere yeterli güçte ekipman ve personel desteği verilmiyor. Yerel yönetimlere aktarmamız gereken kaynakları aktarmak yerine, merkezi hükümet sanki tam tersi yapıyor. Orman Genel Müdürlüğü "Siz karışmayın" diyerek bizi kenara çekmeye çalışıyor, ama bu yangında da gördüğünüz üzere merkezi yönetim bu afetleri yönetemiyor ve iş birliği ile koordinasyondan kaçınıyor.

Afetleri merkezi hükümet ve yerel yönetim koordinasyonu içerisinde yönetmeliyiz. Yangınların daha hızlı çözülmesi mümkün. Ankaradan talimat beklemek yerine, vatandaşın daha çok yüzünü döndüğü yerel yönetimlerle çözülmesi lazım. Bu yangınlar boyunca birçok vatandaşımız mağdur oldu. Sosyal Hizmetler ve İtfaiye Daire Başkanlığımız sahada bir ön değerlendirme yaptı ve bu değerlendirmeler sırasında bazı tespitlerde bulundu.

'İTFAİYE CANLA BAŞLA ÇALIŞTI'

Tugay, İzmir Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekiplerinin zorlu koşullarda gösterdiği fedakârlığa dikkat çekerek, “1577 personelimizle yangınlara müdahale ettik. Bunların 730’u itfaiye personeliydi. İtfaiye ekiplerimiz, yangın boyunca büyük bir fedakârlıkla çalıştı. 8 itfaiye erimiz yangın sırasında yaralandı, iki arkadaşımızda kemik kırıkları meydana geldi. Bir itfaiyecimiz, kolu kırılmasına rağmen, yarım saat boyunca yangına müdahale etmeye devam etti. Bu fedakârlıkları görmezden gelmek mümkün değil,” dedi.

Tugay ayrıca, itfaiye ekiplerinin yangının yayılmasını önlemek için yaptığı kritik müdahaleleri anlattı. “Yangın, TOKİ evlerine ve Karşıyaka Küçük Sanayi Sitesi’ne sıçrama riski taşıyordu. İtfaiye ekiplerimiz, dumandan nefes almanın imkânsız olduğu bir ortamda, yangının bu alanlara yayılmasını engelledi. Sancaklı köyünde ise, yangının ortasında kalmasına rağmen, neredeyse hiçbir konut etkilenmedi. Ekiplerimiz, yangının yerleşim yerlerine sıçramasını engelleyerek büyük bir başarıya imza attı,” ifadelerini kullandı.

'ELEKTRİK HATLARI DEĞERLENDİRİLMELİ'

Tugay, yangınların çıkış sebepleri hakkında da konuşarak, elektrik hatlarının bu süreçte önemli bir rol oynayabileceğini belirtti. “Yangınların neden çıktığı konusunda pek çok spekülasyon var, ancak son yangınlarda, özellikle Menderes'teki yangında, bir elektrik telinin kopmasının ardından yangının başladığını bizzat valimiz açıkladı. Bu, elektrik hatlarının yangınlara yol açabileceğini gösteriyor. Bu konunun mutlaka değerlendirilmesi gerekiyor. Elektrik hatları, ormanlık alanlarda yangın riskini artırabilecek unsurlar arasında yer alıyor ve bu nedenle bu konuda daha dikkatli olunması gerektiğini düşünüyorum,” dedi.

TUNÇ SOYER NEDEN YANGIN SÖNDÜRME UÇAĞI ALMADI?


Cemil Tugay, geçmiş dönem Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer döneminde uçak alımı için toplanan paralar ile belediyenin hangi alımları yaptığını açıkladı. Soyer döneminde uçak alımı için kampanya düzenlemiş fakat AK Parti uçak alınamaması sonrasında sık sık eleştiride bulunmuştu.

Tugay şunları ifade etti: Eleştirildiğimiz bir konuya benden önceki dönemde olmasına rağmen cevap vermeye ihtiyaç duyuyorum. Tunç Soyer zamanında uçak alımı bir kampanya başlatılacağı bu kampanyada bir miktar para toplandığı hale uçak alınmadığı hale bir eleştiri var biliyorsunuz. Bilgileri aldım. Bir bağış kampanyası başlatılmış. Paranın kullanımı ile ilgili pek çok madde bildirilmiş biri de hava aracı alınması olmuş. Toplamda 1 milyon 700 bin TL olmuş. Bu rakam uçak alımı yetersiz bir rakamadır ve uçak alamazsınız. O günkü şartlarda belediyemiz yetkilileri bu para ile 50 tane römork almışlar yangın tipi römork ve 50 çeşit bitki fidanı alınmış ve 200 dönümlük yere dikilmiş, 2 tane de prefabrik yapı alınmış. Nerelerde kullanıldığı ile ilgili bilgi de valiliğe iletilmiş. Cevabı devlet makamlarında olan bir bilgiyi insanların kafasında soru işareti oluşturacak şekilde siyasetçiler tarafından paylaşılmasının etik olmadığını düşünüyorum. Bununla kimsenin uçak alması 

'İMARA AÇMAYACAĞIZ'

Yangın sonrası halk arasında oluşan endişelere de değinen Tugay, yanan alanların imara açılmayacağını vurguladı. “Yangın sonrası vatandaşlarımızda şöyle bir endişe oluştu: ‘Acaba bu alanlar imara açılacak mı?’ Halkımız, yanan bölgelerin imara açılmaması gerektiğini düşünüyor ve biz de bu konuda halkımızla hemfikiriz. İzmir’in konut ihtiyacı, mevcut yerleşim alanları dışında imar açılarak karşılanacak bir ihtiyaç değil. Yanan alanları imara açmak gibi bir düşüncemiz yok, aksine bu bölgelerde yoğun bir ağaçlandırma çalışması yapacağız. Eğer ki bir kişi bile bu alanları imara açmak için girişimde bulunursa, bunun karşısında duracağım ve kim olduğunu açıklayacağım,” ifadelerini kullandı.

'VATANDAŞLAR MAĞDUR EDİLMEYECEK'

Başkan Tugay, yangın nedeniyle mağdur olan vatandaşlara yönelik yapılan çalışmaları da anlattı. “Yangınlar, özellikle bölgesel olarak büyük acılar yaşatıyor. Bu nedenle, yerel yönetimler olarak vatandaşlarımızın mağduriyetlerini gidermek için çalışıyoruz. Evsiz kalan 5 ailemize geçici konaklama sağladık ve iki konut için prefabrik ev kurma çalışmalarını başlattık. Ayrıca, hayvanları telef olan üreticilerimize canlı hayvan desteği, zeytin ağaçları zarar gören üreticilerimize ise fidan dağıtımı yapacağız. Ancak bu konuda devletin daha fazla devreye girmesi gerektiğini düşünüyorum,” dedi.

Muhabir: Fevzi Efe Sekitmez