Birlik Sağlık Sen Genel Başkan Yardımcısı Berna Boran, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu'nun aile ve çocuk sahibi olma üzerine yaptığı açıklamalara yazılı bir yanıt verdi. Boran, çocuk sahibi olmayan çiftlerin de aile olduğunu vurguladı ve sağlık çalışanlarının yaşadığı temel sorunlara dikkat çekti.

Kurtulmuş, Papa Franciscus'un cenaze törenine katıldı Kurtulmuş, Papa Franciscus'un cenaze törenine katıldı

Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu'nun, "Eğer çocuğunuz yoksa aile olamıyorsunuz, sadece karı koca oluyorsunuz" sözleri kamuoyunda büyük yankı uyandırırken, Birlik Sağlık Sen Genel Başkan Yardımcısı Berna Boran'dan sert bir açıklama geldi.

Boran, yaptığı yazılı açıklamada, “Bir kadın olarak aile kavramının değerini elbette biliyoruz ve önemsiyoruz. Ancak bu ifadeler, sağlık, ekonomik veya sosyal sebeplerle çocuk sahibi olamayan pek çok aileyi derinden yaralamıştır” dedi.

Whatsapp Image 2025 04 26 At 11.59.10

"Tedavi gören ya da evlat edinen aileler rencide edildi"

Boran, özellikle uzun yıllar tedavi görmesine rağmen çocuk sahibi olamayan çiftlerin ve evlat edinen ailelerin bu açıklamadan incindiğini belirtti. “Keşke bu ifadelerin yerine, çocuk sahibi olamayan ailelere destek vaat eden, çalışan annelere kreş desteği sunan, annelik izinlerini genişleteceğini müjdeleyen bir dil tercih edilseydi” dedi.

Berna Boran, devlet hastanelerinde kreş eksikliğinin büyük bir sorun olduğunu, mevcut kreşlerin ise yetersiz kaldığını vurguladı. Ayrıca hastanelerde, annelerin hasta çocuklarının başında refakatçi kalabilmesi için “ölüm riski taşımaktadır” ibaresinin gerektiğini ve bu şart sağlanmadığında annelerin çocuklarına refakat edemediğini hatırlattı.

"Deprem riski ve depreme dayanıklı olmayan hastaneler"

6 Şubat depremini hatırlatan Boran, Sağlık Bakanlığı'na bağlı birçok hastanenin depreme dayanıksız olduğuna dikkat çekti. “İzmir’de 12 devlet hastanesi acil yenilenmeyi bekliyor. Allah korusun, bir deprem daha olursa sağlık sistemimiz büyük bir risk altında” diye uyardı.

Boran, kanserojen etkisi bilinen ürünlerin serbestçe satılmasının da halk sağlığını tehdit ettiğini belirtti. "Koruyucu sağlık hizmetleri devletin asli görevidir. Ancak market raflarında kanser yaptığı bilinen pek çok ürüne rastlıyoruz. Neden hâlâ yasaklanmadılar?" diye sordu.

"Sezaryen oranları ve özel hastane endişesi"

Sezaryen doğum oranlarının yüksekliğine ilişkin bakanın açıklamalarına da değinen Boran, bilgilendirmenin önemine dikkat çekti. "Sezaryenin sadece gerekli olduğu durumlarda tercih edilmesi gerektiği doğrudur. Ancak devlet hastanelerinde sezaryenin zorlaştırılması, vatandaşları özel hastanelere yönlendirip yüksek ücretler ödemek zorunda bırakabilir" dedi.

"Sağlık çalışanları ağır şartlarda ailelerini korumaya çalışıyor"

Boran, sağlık çalışanlarının ağır çalışma koşulları, düzensiz mesai saatleri ve ekonomik sıkıntılar nedeniyle aile düzenlerini korumakta zorlandıklarını vurguladı. "Bu koşullarda çocuk sahibi olmak büyük bir endişe kaynağıdır" diye ekledi. Boran, "Çocuk sahibi olmayan çiftler, sorumsuzluk nedeniyle değil, geleceğe dair güvensizlik nedeniyle çocuk yapmaktan çekiniyor. Sosyal devlet anlayışının güçlenmesiyle bu korkular da ortadan kalkacaktır" ifadesiyle açıklamasını sonlandırdı.

Kaynak: BÜLTEN