Medicana Sağlık Grubu Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanlarından Uzm. Dr. Mehmet Yan, "Çocukta uzun süren ve sebebi bilinmeyen ateş, gece terlemesi, kilo kaybı, kemik ağrısı ve halsizlik gibi şikayetler varsa; muayenesinde bunlara eşlik eden ciltte küçük küçük döküntüler, şişmiş lenf nodları, dalak ve karaciğerde büyüme, eklem bölgelerinde hassasiyet varsa aklımızın bir köşesinde de lösemi bulunmalı" dedi.
Medicana International İzmir Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Yan, Türkiye'de her yıl 2 bin civarında çocuk kansere yakalandığını belirtip, tahmin edilen yıllık vaka sayısının 2 bin 500-3 bin arasında olduğunu dile getirdi. Uzm. Dr. Yan, lösemi hastalığı, erken tanısı ve ne gibi durumlarda şüphe edilmeli konusunda merak edilenlerle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Löseminin, çocuklarda en sık görülen kanserlerin başında geldiğini ve tüm çocukluk çağı kanserlerinin neredeyse üçte birini oluşturduğunu belirten Uzm. Dr. Yan, "Lösemi, öncelikli olarak kemik iliğine ve daha sonra da tüm organlara yayılabilir. Ama bizi sevindiren en önemli konu, artık lösemi hastalığında ciddi yol kat edilmiş olması. Uluslararası tedavi protokollerinin geliştirilmesiyle birlikte akut lösemide 5 yıllık sağ-kalım oranları yüzde 90'ların üzerine çıktı. Ülkemizde çocukluk çağı kanserleri için her yıl bildirilen yeni kanser vakası 2 bin civarında olup, tahmin edilen yıllık vaka sayısı 2 bin 500-3 bin arasında. Maalesef ki o aradaki fark, tanı alamayan veya geç tanı alan vakalar. Bu nedenle öncelikle ailelere, ardından da biz hekimlere farkındalığın artırılması için görev düşüyor. Çünkü bu hastalıkta erken tanı, tedavinin ilerlemesinde çok büyük bir öneme sahip" ifadelerini kullandı.
'ERKEN TANI ÖNEMLİ'
Löseminin sıklıkla 2-5 yaşlarında tanı aldığına ve erken tanının önemine vurgu yapan Uzm. Dr. Yan, "Lösemi bulguları başlangıçta birçok hastalığın belirtileri ile karışabilir, bu nedenle de maalesef ki tanı konulması gecikebilir. Bir diğer önemli durum da lösemi, çocuk hematoloji-onkoloji uzmanları için sık görülen bir hastalık olmasına rağmen, bir çocuk doktoru ya da aile hekiminin günlük pratiğinde son derece nadir görülen bir hastalık. Bu nedenle hekimlerin aklına gelmesini de zorlaştırıyor. Toplumumuzda yer edinmiş, kötüyü akla getirmeme düşüncesi de işin içine girince bazı vakalarda tanıya geç gidilebiliyor. Yapılan çalışmalara göre bir hekimin 20 yıllık pratiğinde sadece bir kez kanserli çocuk denk gelmekte" diye konuştu.
'SEBEBİ BULUNAMAYAN VE UZUN SÜREN ATEŞE DİKKAT'
Uzm. Dr. Yan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Peki her ateşte aklımıza lösemi mi gelsin? Tabi ki hayır. Sebebi bulunamayan ve uzun süren bir ateş hali; yine aynı şekilde kilo kaybı da öyle. İshal ve kusma gibi durumlardan sonra olan bir kilo kaybından bahsetmiyoruz. Son 1-2 ay içerisinde yüzde 10'dan fazla olan bir kilo kaybı durumu bizi endişeye sokmalı. Ancak sebebi bilinemeyen ve doktorda şüphe uyandıracak boyutta olan cilt döküntüleri, kanama odaklarına eşlik eden bu şikayetler varsa ciddiye alınmalı. Lösemi tanısı alan hastalara bakıldığında en önemli şikayetleri geçmeyen ateş yüksekliği, karın ağrısı ve karında şişkinlik olsa da nadir olarak sadece burun kanaması veya kilo kaybının olduğu vakalar da bildirilmiş. Bu nedenle saydığımız şikayetler tek başına da olsa uzun süre devam ediyorsa, her ihtimale karşı çocuğunuzu bir doktorun görmesinde fayda var. Hastadan şüphelenen doktorun aldığı basit birkaç tetkik neticesinde kan sayımında bazı hücre sayılarının fazlalığı veya azlığı nedeniyle parmak ucundan kan alınıp ileri bir inceleme yapılır. Bunun neticesinde şüpheyi destekler bulgular ortaya çıkarsa bir sonraki basamak için hasta Çocuk Hematoloji ve Onkoloji Uzmanı'na yönlendirilir. O noktada gerekirse kemik iliği örnekleri dahi alınıp, ileri incelemelerle tanı konulur ve hastalığın alt tipi belirlenir."
'ERKEN TANI ALAN HASTALARIN İLERLEYİŞİ OLUMLU'
Lösemi hastalığında erken tanı alan hastaların ilerleyişinin çok olumlu olduğunun altını çizen Uzm. Dr. Yan, günümüzde tedavisinde büyük ilerlemeler kaydedildi ve birçok lösemi türü tedavi edilebilir hale geldiğini, kemoterapi, hedefe yönelik tedaviler, ışın tedavisi ve kemik iliği nakli gibi yöntemlerle löseminin tedavi edilebildiğini belirtti. Uzm. Dr. Yan, yine de buna gerekli tetkiklerin yapıldıktan sonra Çocuk Hematoloji ve Onkoloji Uzmanlarının karar verdiğini ama yapılan çalışmaların erken tanı alan hastaların ilerleyişinin çok olumlu olduğunu gösterdiğini söyledi.